Dirâsetu`ş-şâhidi`n-nahvîşi`ru şuarâi`n-nakâid enmûzecen
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Arap Nahiv âlimleri, dînî bir çıkış noktasına istinâden, uzun bir zamandan beri dillerine özen göstermişlerdir. Çünkü Kur'ân-ı Kerîm ve tefsîrinde Arapçanın derin bir önemi vardır. Bu âlimler, Arapçayı yanlışlardan ve lisan bozulmasından korumak için, bu dilin belli kaideler üzerine inşâ edilmesinin zorunluluğuna inanmışlardır. Buradan yola çıkarak, onların dilbilgisi kaidesini inşâ etme husûsunda sahip oldukları kanıyı destekleyen kanıtlara kesin bir sûrette ihtiyaç duyulmuştur. Onların kaideleri gerek Hikmetli Zikirden (Kur'ân-ı Kerîm'den), gerekse ilgili dönemlerin şiirlerinden alınmış olan kanıtlar üzerine kurulmuştur. Çünkü şiir, Arapların hayatında hep hâzır olmuştur. Tâ ki onu `Dîvânu'l-Arab (Arapların Dîvanı)` olarak adlandırmışlardır. Nahiv kitapları hiciv şairlerinin şiirleri ile dolup taştığından ve bu şiirler Arap Dilinin temellendirilmesinde delil olarak gösterildiğinden ötürü ben de, bu şiirlerin, bu araştırmanın eksenini oluşturmasını istedim. Ayrıca gördüm ki bu, bahsedilen kanıtlarla ilgili inceleme ve gözlemi içeren uzun bir bahis dahilinde üzerinde durmaya, hakkında araştırma yapmaya, derinlemesine incelemeye değer bir konudur. Nahivcilerin bu husustaki sözleri, bu sözlerin anlamları, bazılarının rivayetlerindeki farklılık, bunun kanıtın kalması veya yok olmasına olan etkisi, bazı şiirlerin hiciv şairlerine nisbet edilmesi noktasındaki ihtilaf vesâir hususların beyânı ekte gelecektir. Şahidin tanımı, şevahid getirme ve nakaid gibi bazı terimlerin anlamlarının verildiği girişten sonra çalışmayı şu üç bölüme ayırdım: Şahidin zaman ve mekânı, şiiri söyleyen hakkında bilgi ve nahiv kitapları ile şiir divanlarında bulunan rivayetlerin ihtilafı gibi konuları içeren ve üç kısımlık şiirle istişhadın şartlarını içeren birinci bölüm; ikinci bölümde ise nakaid şairlerinin şiirleri ile istişhada ayırdım. Bu da üç kısma ayrılmaktadır. Birinci kısım Cerir'in şiirleri ile istişhad, ikinci kısım Ferazdak'ın şiirleri ile istişhad, üçüncü kısımda ise Ahtal'ın şiirleri ile istişhad konuları bulunmaktadır. Üçüncü bölümü ise nakaid şiirlerinin ortaya çıkış sebeplerine ayırdım. Bu da üç kısma ayrılmaktadır. Bunlar; birinci kısımda Ferazdak'da lafzî ta'kîd olgusu, ikincisinde şiir zaruriyetinin olgusu, üçüncü kısımda ise şazz ve nevâdir olgusunu ele almaktayım. Bütün bunlardan sonra ulaştığım önemli sonuçlar ve kaynakça ile çalışmamı sonlandırdım. Üç hiciv şâiri (Cerîr, Ferezdek ve Ahtal), şiirleriyle kendi dönemlerinde gündemi meşgul etmişlerdir. Hatta o derece ki Arapça âlimleri, fikirlerini üretmek için onların sözlerini dört gözle bekliyor; o sözlerin içinde mevcut olan dil, nahiv, sarf, mânâ vesâir hususları tevil edebilmek için bu kavilleri elek felek ediyor, derinlemesine inceliyorlardı. Şüphe yok ki böyle şâirler, baba ve dedelerinin diline dâir daha önceden gelmiş olan bilgilere ne kadar güçlü bir biçimde muttalî olduklarına işâret eden şiirleriyle ve yüksek seviye lisanlarıyla meşgul olmaya ve bunları araştırmaya devam edeceklerdir. Bu, üzerine Arapçanın kaidelerinin inşâ edildiği fasîh lisâna da bir kanıt olarak yayılmıştır. Bu sûretle onların şiiri, lisandaki sapmaları düzeltmeye, onu bozulma ve hatalara karşı korumaya yaptığı katkıdan ötürü bu dilin şerefine nâil olmuştur. Araştırmanın birinci faslında şiir kanıtını delil olarak sunmanın kurallarını; ikinci fasılda hiciv şâirlerinin divanlarını işledim. Sonra üçüncü fasılda, hiciv şâirlerinin âlimlerin kitaplarında geçen şiirlerini ele aldım. Bu âlimleri, `birinci ve ikinci öncüler ` ve `sonradan gelenler` şeklinde kısımlara ayırdım. Her bir öncü grubun ortaya çıktığı merhaleye örnek olarak, her öncü gruptan iki veya üç bayrak şahsiyete yer verdim. Bundan sonra dördüncü fasılda ise, konuyu üç bahise yayarak nahivcilerin hükümlerini düzenlemeye yer verdim. Birinci bahsin konusu: bu hükümlerden lafzî güçlüğe delâlet edenlerdir. İkinci bahis, bu hükümler içerisinde, şiirsel zorunluluktan dolayı caiz olan hükümleri işlemiştir. Üçüncü bahis ise, tuhaf olan ve nâdir görülen hususlara hamledilenler hakkındadır. Bu çalışmada, konuyu takip etme, enine boyuna inceleme, analiz etme ve ondan doğan sonuçları çıkarma üzerine kurulmuş olan `analize dayalı tanımsal yöntemi` esas aldım. Anahtar kelimeler: nahiv, şiir, ta'kid/düğüm, lahn/hata, delil getirme, nakaid, istişhad, şahid. An Abstract Arabic grammar scholars have long been interested in their language from a religious point of view of the Arabic language of great importance in the Holy Quran and its interpretation, and belief in the need to set language rules to work out in order to preserve th melody and damage of language. Hence, there is evidence that supports what they are going to build the grammatical base. Their bases are based on evidence from the Holy Quran and poetry from the age of protest. As the poetry had presence in the life of the Arabs until it was called the Diwan of the Arabs. Since the syntax books are full of poetry of the poets of the extremes, and the quotations with it in setting Arabic language rules to work out, I liked this poetry to be a research medium. I saw that it deserves to stand on it, to research it and to study it with a deep investigation on the subject and their meanings and the different accounts of some of them and the impact of the survival of the witness or its absence, and the proportion of some of them to the poets of the extremes, and other subjects that will be explained later.. I divided the research into three categories preceded by an introduction that included some definitions, such as the definition of the witness, principles, and the meaning of extremes … and in the first section I discussed the controls of the protest by poetic witness and which consists of three chapters; Time and place of witness, knowledge of who said the poetry, and the difference of the novel among the grammarians and poets' books, and the second section I discussed with the principles by the poetry of the extremes poets, which is also divided into three chapters; the first chapter dealt with the principles of Jarir's poetry and the second chapter dealt with the principle of Farzadeq's poetry ,and the third chapter dealt with Al-Akhtal' poetry. In the third section, I dealt with the phenomena which manifested in the extremes' poetry and it was also divided into three chapters. The first chapter dealt with the phenomenon of verbal complexity at Farazdak, and the second chapter dealt with the phenomenon of poetic necessity, and third chapter dealt with the phenomenon of anomalies and scarcity, then I concluded the research with the most important results which I found, and a list with the most important sources and references. The three poets of the three extremes (Jarir, Farzadeq and Al-Akhtal) made the world busy with their poetry in their time. Even Arab scholars were waiting for their sayings to work their minds and turn them on their clear meaning, so that they could interpret their language.There is no doubt that these poets will remain preoccupied researchers with their poetry and their high level of language, which is based on the knowledge of the above language of the parents and grandparents was an extension of the language is clear witness; based on the rules of Arabia; to earn their poetry honor of this language contribution to the evaluation of warp language and preserve the damage of melody , this research is dealing with the objection principles by poetic witness in the first chapter, and the poets of the extremes in the second chapter, and then dealt in the third chapter poets in the books of scientists, which divided them to the first and second generations and late And took two or three flags from each of the exiles for example, for the stage in which all the exiles appeared! After that, I moved in the fourth chapter to evaluate the rulings of the grammarians, divided into three sections. The first of them was: What brought these sentences to the verbal complexity; and the second dealt with what is permissible from these rulings on the poetic necessity. The third is what led to anomalies or scarcity.The analytical descriptive approach, which is based on the tracking, investigation and analysis of the material, has been adopted and the results derived from what have been developed.Key words: nahw, poem, arabic – melody- protest - extremes - quotations - witness – principles.
Collections