Gelenekselci ekolün sanat felsefesi anlayışı
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu tez, Gelenekselci Ekolün sanat felsefesi anlayışını konu edinmektedir. Yirminci yüzyılda ortaya çıkmış bir düşünce okulu olan Gelenekselci Ekol, özünde kadim varlık, Tanrı ve insan anlayışlarının modernist dünyada tekrar hatırlanması için bir yol gösterici niteliğindedir. Çok katmanlı, bütünlüklü ve sistemli bir felsefe kuran Gelenekselciler, sanatı da Hakikat'in tezahürlerinden biri olarak görerek felsefelerinin odağına yerleştirmişlerdir. Bu ekole göre sanat, kökeni bakımından İlahidir. Sanatın işlevi ise insana yüksek hakikatleri ve bizatihi insanın teomorfik yapısını bildirmek, bu bakımdan insanın tekâmülünün aracı olmaktır. Gelenekselci ekolün yaklaşım tarzı yalnız kutsal ve geleneksel sanatları açıklamakla kalmayıp, kutsal dışı sanatı da natüralizm ve profanlaşma eğilimiyle açıklamakta; ayrıca sanatçı, deha, üslup, gelenek gibi sanatla yakinen ilişkili kavramları da tutarlı bir şekilde açıklama başarısına sahiptir. Bu nedenlerle Gelenekselci Ekolün sanat felsefesi anlayışı ve sanatın hakikatle ilişkisi dikkate değerdir. Philosophia Perennis'in en önemli iddiaları Tek Olan'dan hiyerarşik ve katmanlı bir şekilde tecelli eden varlığın, o Tek Olan'ın temsilleri oluşu ve metafizik yapısı gereği gündelik dile gelmeyen bu varlığı ifade edebilmek için ancak teşbihi de içeren sembolist bir dil kullanımının gerekliliğidir. Bu bakımdan bizzat varlık sembolisttir, onun bir cüzü olan sanat da bu sembolist dili kullanarak simgelere başvurur. Bu sebeple tezimizde sanat felsefesinde temsile yaklaşımlardan bahsedilerek Gelenekselci Ekolün tutumu belirlenmiş, ayrıca tutarlı bir bütünlük yakalamak adına Gelenekselci Ekolün sanat felsefesinden bahsetmeden önce Metafizik, Varlık, Bilgi ve İnsan yaklaşımları irdelenmiştir. Sanatın ne'liği, işlevi ve anlamının Philosophia Perennisçiler tarafından açıklanmasının ardından onlara getirilen eleştiriler ve problematikler ele alınarak bu yaklaşımın başarısı test edilmiştir. This study concerns Traditionalist School's understanding of the philosophy of art. Traditionalist School, as emerged in the 20th century, is a guiding light to remember the primordial understanding of Being, God and Human in a modernist world. In their systematic, holistic and multi-dimensional philosophy, art has a central importance as for being the exteriorization of the Truth. According to this school, art has a divine source whereas the function of the art is to reveal the higher truths and the theomorphic nature of man per se. By that, it functions as a means for man's spiritual evolution. Traditionalist School's approach explains not only the sacred and the traditional art but also profane art in terms of naturalism and the tendency towards profanation still it manages to explain the related concepts like artist, genius, style and tradition with success. Because of abovementioned reasons, Traditionalist School understands of the philosophy of art and the relationship between art and the Truth worth exploring. The most noteworthy arguments of the Philosophia Perennis considering Being as the exteriorization of the One in a hierarchical and layered manner, and because of the metaphysical structure, this Being cannot be expressed in daily language but symbolism. In this regard, the Being itself is symbolist so that art as a component of the Being refers to symbols by using the symbolist language. In this study, we tried to mention different approaches to art as representation to identify the Traditionalist School's rightful approach. Second, for the sake of completeness, we tried to examine Traditionalist School's understanding of Metaphysics, Ontology, Epistemology and Philosophy of Man. Later, what the art is, what the function of art is and what the meaning of art is examined according to the Philosophia Perennis. Lastly, some problematics and the criticisms towards them is studied to show the success of the Traditionalist School.
Collections