Alt keser konumlarının norm değerlerde olduğu bireylerde sabit ortodontik tedavinin gingival biyotip ve dişeti çekilmeleri üzerine etkilerinin değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu araştırmanın amacı, dişeti çekilmelerinin etiyolojisi arasında yer alan dişeti biyotipinin ortodontik tedaviye bağlı değişiminin değerlendirilmesidir. Araştırmaya ortodontik tedavi başlangıcında alt keser dişleri Steiner'a göre norm konumda bulunan ve tedavileri 2017 yılı haziran ve eylül ayları arasında tamamlanan hastalar dahil edilmiştir. Alt çene keser bölgesindeki dişeti kalınlıkları serbest dişeti oluğunun apikali ve mukogingival birleşimin koronali olmak üzere iki noktada değerlendirilmiştir. Alt keser dişlerde meydana gelen ön arka yöndeki hareketin değerlendirilmesi amacıyla tedavi başlangıcında ve tedavi sonunda alınan lateral sefalometrik radyografiler kullanılmıştır. Sabit ortodontik apareylerle tedavi edilen, tedavi başlangıcında keser dişleri normal pozisyonda olan olgularda ortodontik tedavi sonunda dişeti çekilmesi gözlenmemiştir. Ortodontik tedavi sonucunda keser dişlerde gözlenen ön-arka yöndeki hareket ile serbest dişeti oluğunun apikali seviyesinde bulunan dişeti kalınlığı arasında negatif yönlü bir ilişki tespit edilmiştir. Araştırmanın bulgularına göre aşırı miktarda protrüze edilen alt keser dişlerde dişeti çekilmesi meydana gelmesinin olası olduğu düşünülmektedir. Ortodontik tedavi planlaması yapılırken alt keser dişler bölgesinde dişeti biyotipinin dikkate alınması faydalı olacaktır. The aim of this study was to evaluate the orthodontic treatment-related change in the gingival biotype, which is among the etiology of gingival recessions. Patients whose lower incisor teeth were in the norm position according to Steiner at the beginning of the orthodontic treatment and whose treatment was completed between June and September 2017 were included. Gingival thicknesses in the lower jaw incisor region were evaluated at two points, apical level of the free gingival sulcus and the mucogingival junction. The lateral cephalometric radiographs taken at the beginning of the treatment and at the end of the treatment were used to evaluate the anterior-posterior movement of the lower incisors. At the end of the orthodontic treatment, gingival recession was not observed in the investigated cases. As a result of the orthodontic treatment, there was a negative correlation between the anterior-posterior movement observed in the incisor teeth and the gingival thickness at the apical level of the free gingival sulcus. According to the findings of the research, it is thought that it is possible for the gingiva to be recessed in the lower incisor teeth protruded in excessive amounts. When planning orthodontic treatment, it is useful to consider the gingival biotypes in the lower incisor areas.
Collections