Yakın dönem isbât-ı vâcib çalışmaları
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
`Yakın Dönem` ismi, içinde bulunduğumuz zaman dilimine göre yakın dönemde yapılmış isbât-ı vâcib çalışmalarını ifade edebilmek için tercih ettiğimiz bir adlandırmadır. Biz, `Yakın Dönem İsbât-ı Vâcib Çalışmaları` adlı bu tez araştırmasında 19. Yüzyılın ikinci yarısından 20. Yüzyılın ilk yarısına kadar yaklaşık yüz yıllık dönem içinde isbât-ı vâcib çerçevesinde eser veren üç düşünürün Allah'ın varlığını ispatlamada klasik ve modern hangi delilleri kullandıklarını, mevcut delilleri geliştirme anlamında bir katkı sağlayıp sağlamadıklarını ve ne gibi özgün deliller geliştirdiklerini araştırdık. Tezimiz bir giriş ve üç bölümden oluşmaktadır. Girişte araştırmanın amacı, önemi, kapsam ve sınırlılıkları, yöntemi, kaynakları ve görüşlerini incelediğimiz üç düşünürün kelâm ilmi açısından konumlarını ele aldık. Temel amacımız, yakın dönem düşünürlerinin isbât-ı vâcib çalışmalarını ortaya çıkarmak olmakla birlikte birinci bölümde kavramsal zemin oluşturmak için isbât-ı vâcib geleneğini ve isbât-ı vâcib terminolojisini inceledik. Burada kelâm tarihinde Allah'ın varlığını ispatlamak için ortaya konulan literatür tanıtıldı ve örnek olarak Kâtibî ve Tûsî'nin birbirlerine yazdıkları isbât-ı vâcib risaleleri incelendi. İsbât-ı vâcible ilgili temel kavramlar kapsamında varlık, mahiyet, vucub (zorunluluk), imkân, imtinâ' (imkânsızlık), kıdem, hudûs, devr, teselsül, illet, fâil, delâlet, istidlâl ve ispat kavramları tanımlanıp incelendi; ayrıca vâcibü'l-vucûd ve isbât-ı vâcib terkipleri açıklandı. `Yakın Dönemde İsbât-ı Vâcib Delilleri` adlı ikinci bölümde üç düşünürün isbât-ı vâcibde kullandıkları delilleri inceledik. Bu çerçevede her düşünürün çeşitli eserlerine gerektikçe başvurduk, ama özellikle Harpûtî'nin Tenkîhu'l-Kelâm'ı, Filibeli'nin Allah'ı İnkâr Mümkün mü adlı kitabı ve İzmirli'nin Yeni İlm-i Kelâm'ı adı geçen düşünürlerin görüşlerini tespit açısından en çok başvurduğumuz eserler olmuştur. Hudûs, imkân, gâye ve nizâm delilleri üç düşünürün de küçük farklarla kullandığı klasik deliller olurken, fıtrat ve vicdan, inâyet ve itkân, ihtirâ ve ibda, ahlâk, kemâl ve kabul-i âmme delilleri bazı düşünürler tarafından kullanılmışken bazıları tarafından kullanılmamıştır. Batılı filozoflara dayanarak sadece İzmirli'nin kullandığı modern deliller inhisar, sonsuz, künhî (özsel), ezelî hakikatler ve psikolojik güçler delilleridir. Filibeli, Kur'anî bir referansla kısmen hudûs, gâye ve nizâm delillerine benzer şekilde kâinat delili de denebilecek âfâk delilinden ve vicdan delilini kastederek enfüs delilinden bahsetmiştir. `İnkârcıların İtirazlarına Verilen Cevaplar` adlı üçüncü bölüm, üç düşünürün kendi çağlarındaki inkârcılar tarafından ortaya atılan şüphe ve itirazlara cevap vermek için geliştirdikleri açıklama ve karşı delilleri konu almaktadır. Kelâm sistematiğine uygun isbât-ı vâcib delili geliştirme ve kullanma konusunda öne çıkmayan Filibeli, inkârcılara cevap verme konusunda daha yüksek başarı sağlamıştır. Tez çalışmamız, en azından, üç düşünürü benzer ve farklı yönleriyle ele alması itibarıyla kelâm araştırmalarına mütevazı bir katkı olarak değerlendirilebilir.Anahtar Kelimeler: Delil, Hudûs, İmkân, İsbat-ı Vacib, Yakın Dönem The term `Recent Period` is the name that I prefer in order to be able to express the recent studies for the proof of existence of God. In this thesis, entitled `Ithbat al-wajib (the Proofs of the Necessity of the Existence of God) in the Recent Period` I have investigated from the second half of the 19th century to the first half of the 20th century, three philosophers who wrote in the frame of ithbat al- wajib within approximatly a hundred-year period, what the classical and modern evidence they used to prove God's existence, whether they provide a contribution to the development of existing evidence and what kind of original evidence they have developed. The thesis consists of an introduction and three parts.In the introduction, I have focused on the aim, importance, scope, limitations, methods, and resources of the study; also I have dealt with the position of the these three thinkers in terms of kalam. Although my main aim is to expose the work of the scholars of the recent term, I examined the tradition of ithbat al-wajib and the terminology of ithbat al-wajib in order to constiture a conceptual ground in the first chapter. I introduced the literature on the existence of God in the history of kalam, then I have analyzed, as examples of this kind, the treatises on the demonstration of the existence of the God penned by Katibi and al-Tusi to each other. As the major concepts concerning the demonstration of the ithbat al-wajib, I examined the concepts of existence, essence, necessity, possibility, impossibility, precedence (qidam), emergence (huduth), davr, subsequence (tasalsul), cause, agent, signification, induction, substantiation, and also the necessity of the existence of the God (wajib al-wujud) and the demonstration of the necessary existence of the God (ithbat al-wajib.In the second chapter titled as `The Proofs of the Necessity of the Existence of God in the Recent Period`, I have examined the evidence of the three scholars utilized in demonstrating the wajib al-wujud. In this context, I applied various works of every thinker as needed, but in terms of determining the views of the mentioned thinkers I mainly resorted Tankih al-Kalām by Harputi, Is It Possible to Deny God (Allah'ı İnkâr Mümkün Mü?) by Filibeli, The New Science of Kalām (Yeni İlm-i Kelâm) by Izmirli in terms of determining the views of the mentioned thinkers. While all the three scholars used the proofs of emergence (huduth), possibility, purpose, and design as classical proofs with nuances; only a some of these scholars used the proofs of nature (fitrah) and conscience, grace and perfection of action (itqān), creation (ikhtirā) and origination (ibdā'), ethic, perfection (kamāl) and the general acceptance (kabul al-'amma). The modern proofs that only Izmirli used based on the Western philosophers are the proofs of exclusivity (inhisār), eternal, essential, and eternal truths, and psychological powers. We have determined that Izmirli came forward in terms of developing original evidence. Filibeli, with a Quranic reference, argued his afāq argument -which could be called the cosmic evidence, in a similar way to the evidence of emergence (huduth), purpose, and design- and anfus argument which referred to conscience proof. In the third chapter titled `Answers to the Objections of the Deniers` I have examined the explanations and proofs developed by these three scholars to respond to the doubts and objections that were put forward by the deniers of their time. Filibeli, who is not particularly prominent in terms of developing original proofs for demonstrating the ithbat al-wajib is more successful in responding to them. My thesis, at least, by considering three thinkers with similar and different aspects, can be considered as a modest contribution to the study of kalām.Key Words: Proof, Huduth, Possibility, ithbat al-wajib, recent period.
Collections