Reperfüzyon harabiyetinin (no-reflow fenomeni) önlenmesi ve tedavisinde siklosporin-A etkisinin deneysel olarak araştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET No-Ref`low fenomeni yada güncel ismiyle reperfüzyon harabiyeti, iskemik kritik fleplerde ve replantasyon olgularında morbiditeyi artıran etkenlerden biri olmaya devam etmektedir, önlenmesi ve tedavisine yönelik farmakolojik yaklaşımlarda tatminkar bir sonuç alabilme çabaları, halen güncelliğini korumaktadır. Çalışmamız, allotransplantasyon olgularında başarı ile kullanılan, etkin bir immünosüpressan olan siklosporinin, karaciğeri iskeminin zararlı etki lerinden koruyabileceği ihtimalinin literatürde rapor edilmesinden güç alınarak planlanmıştır. Bir ön çalışma niteliğinde olan çalışmamızda amaç, siklosporinin `no-reflow` fenomeninin önlenmesi yada tedavisine katkısı olup olamıyacağının, klinik olarak gösterilmesi olmuştur. Bu doğrultuda, deney hayvanı olarak seçilen 62 sıçan iki ana gruba ayrılmıştır. Birinci grup metodolojik çalışma için seçilmiş ve model olarak seçtiğimiz aksiyel deri ada flebinin standardizasyonu için kullanılmıştır. Kendi içinde, süresiz iskemi yaratılan ve iskemi yaratılmayan iki gruba bölünmüştür. Süresiz iskemi yaratılan grupta fleplerin hepsi tam nekrotik bulunmasına karşın, iskemi yaratılmayan gruptaki fleplerin hepsinin tam olarak yaşadığı gözlenmiştir. İkinci ana grup kendi içinde kontrol ve tedavi gruplarını içeren dört gruba ayrılmıştır. Bu ana grupta bütün fleplere 11 saatlik standart iskemi zamanı uygulanmıştır. Tedavi gruplarında siklosporin, (10mg/kg) iskemi yaratılmadan önce (preiskemik), iskemi yaratıldıktan sonra (post iskemik) ve pre ve post iskemik olarak sirkülasyonda bulunacak şekilde uygulanmıştır.-38- Tedavi gruplarında, fleplerde görülen nekroz miktarları kontrol grubu ile karşılaştırıldığında belirgin şekilde az görülmüştür. Diğer bir deyişle, yaşayan flep alanları belirgin şekilde artış göstermiştir. Tedavi gruplarının birbirleri ile karşılaştırılmaları sonucunda, aralarında anlamlı bir fark olmadığı görülmüştür. Bu bulgulara ve kaynak verilere dayanarak; a- Siklosporinin sıçan deri fleplerinde `no-reflow` fenomeninin önlenmesi yada tedavisine olumlu katkıları olabileceği, b- Reperfüzyon harabiyetinin klinikte görüldüğü miyokard spazm, iskemi ve enfarktüsünde, serebravasküler aksidan ve spazm olgularında denenme potansiyelinin var olabileceği, c- Diğer organ transplantasyon sırasında görülebilen reperfüzyon harabiyetinin önlenmesi ve tedavisinde olumlu sonuçlar doğurabileceği, d- Bu açılardan deneysel faaliyetlerin sürdürülmesinde yarar olduğu kanısına varılmıştır.
Collections