Düşük doz steroid kullanımının vücut dışı dolaşıma bağlı sistemik inflamatuar yanıta etkisi

Abstract

21 ÖZET Vücut dışı dolaşım CVDD) yöntemine bağlı sistemik inflamatuar yanıt ve dişük doz metilprednizolonun etkileri ileri dönük, randomize, çift kör klinik çalışma ile primer elektif koroner revaskülarizasyon operasyonu yapılan 25 hastada araştırıldı. Diyabet, kronik akciğer, böbrek, kalp yetmezliği bulunmayan 25 ardışık olgu çalışmaya alındı ve kan transfüzyonu gerektiren veya bozuk glukoz toleransı belirlenen 5 olgu çalışmadan çıkarıldı. Tüm olgularda membran oksijenatör, sentrifugal pompa, PVC tüp set, ve silikon kamiller kullanılarak VDD gerçekleştirildi. Metil prednisolon sodyum süksinat (MPSS) grubunda praym solüsyona lmg/kg MPSS eklendi. Anestezi indüksiyonundan sonra (TO), VDD sonunda (Tl), 24. saat (T2) ve 48. saat (T3) kan örnekleri alındı. EIA ve ELISA yöntemleri kullanılarak IL-lp/ IL-6 ve IL-8 düzeyleri, CPK-MB, lökosit sayısı ölçüldü. Postoperatif klinik parametreler yanısıra, yoğun bakımda kalış süreleri (YKS) ve sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu (EF), ventilasyon zamanlan (VZ) değerlendirildi. Grup içi değişimler `Wilcoxon Rank Sum`, gruplar arası parametreler `Mann-Whitney U` testleri, değişkenler arası korelasyon değerlendirmeleri `Spearman rank order` istatistiksel yöntemleri kullanılarak değerlendirildi. Her iki grupta IL-6 TO düzeylerine göre Tl, T2, T3 değerlerinde istatistiksel olarak anlamlı (P=0.005) yükselme bulundu. Plasebo grubunda Tl IL-6 seviyeleri MPSS grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı (P<0.05) yüksekti. IL-8 seviyelerinde her iki gruptada yükselmeler anlamlı düzeyde olmadı ve iki grup karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı fark tespit edilmedi. Plasebo grubunda yer alan ve IL-6 ve IL-8 seviyeleri diğer hastalara göre yüksek olan iki hastadan birinde daha sonra mediastinit gelişirken diğer hastada postoperatif dönemde yüksek ateş gözlendi. IL-lp` düzeyleri ölçülebilir düzeylerde değildi. Plasebo grubunda serum CPK-MB Tl düzeyleri TO değerlerine göre istatistiksel olarak anlamlı (P<0.05) yüksek iken MPSS grubunda yükselme olmadı. EF değerleri açısından operasyon öncesi değerler ile sonrası değerler ve iki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı fark yoktu. MPSS grubunda postoperatif dönemde lökositoz daha belirgindi ancak iki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı fark yoktu. IL-6 Tl değerleri ile YKS (P=0.008, R=0.57), IL-6 T2 ve T3 değerleri ile VZ arasında (P<0.05, R=0.45 ve P<0.05, R=0.47) istatistiksel olarak anlamlı korelasyon vardı. Bu çalışma ile ilk kez, düşük ve tek doz MPSS uygulaması ile sistemik inflamatuar yanıtın baskılanabileceğine ilişkin kanıtlar elde edildi. IL-6 ve IL-8 in hastaların VDD sonrası klinik seyirleri ile yakından ilişkili olduğu görüldü. Daha geniş hasta gruplarında yapılacak çalışmalarla düşük doz steroid kullanımının morbiditeye etkisi ve IL-6 run morbidite açısından erken gösterge olarak değerlendirilmesi yararlı olabilir.