Tavşanlarda intestinal permeabilite ve bakteriyel translokasyon yönünden siklik ve kontinü TPN modellerinin karşılaştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Çalışmamızda ağırlıkları 800-1 500gr arasında değişen 4-8 haftalık, cinsiyetleri dikkate alınmayan ve spesifik patojen taşımayan 70 adet New Zealand türü beyaz tavşan kullanıldı. Denekler üç gruba ayrıldı. 1. Kontrol Grubu(n=10): Standart tavşan yemi ile beslendi 2.Siklik Grup(n=30): Kendi içerisinde üç alt gruba ayrıldı 51 Grubu (n=10): Üç gün 52 Grubu (n=10): Yedi gün 53 Grubu (n=10): On gün süreyle günde 4 eşit doza bölünmüş şekilde siklik TPN uygulandı. 3.Kontinü Grup(n=30): Kendi içerisinde üç alt gruba ayrıldı C1Grubu(n=10): Üç gün C2Grubu(n=10): Yedi gün C3Grubu(n=10): On gün süre ile kontinü TPN uygulandı. 41TPN gruplarına, kliniğimizde de uygulanmakta olan üçü bir arada tekniği ile hazırlanmış TPN solüsyonu verildi. Tüm gruplardaki denekler özel kafeslerde stabilize edildi. Çalışma günleri sonunda, deneklere 500u Ci Tc99m-DTPA oral yolla verilerek 24 saatlik idrarları toplandı. İdrar örneklerinde radyoaktivite sayımı yapılarak intestinal permeabiliteleri değerlendirildi. Permeabilite çalışmasını takiben denekler yüksek doz anestezi ile sakrifiye edildi ve mikrobiyolojik inceleme için laparotomi yapılıp MLN, karaciğer, dalak, akciğer, kan ve çekal sürüntü örnekleri alındı. Intestinal permeabilite sonuçları 3., 7. ve 10. günlere göre sırasıyla kontrol grubunda 0.78, 0.77, 0.75 olarak tespit edildi. Siklik grupta 0.89, 1.98 ve 1.74.kontinü grupta ise 5.61, 5.83 ve 4.26 olarak saptandı. Üçüncü günde kontinü grupta %663, siklik grupta ise %15, yedinci günde kontinü grupta %689 siklik grupta ise %161, onuncu günde ise kontinü grupta %479, siklik grupta ise %129 permeabilite artışı tespit edildi(p<0,001). Doku ve kan kültürlerinde enterik bakteri izole edilmesi esasına dayalı olarak yapılan değerlendirme sonucunda, MLN'a translokasyon S2 ve S3 grubunda %20 C1.C2 ve C3 grubunda ise %100 idi S1 grubunda MLN translokasyonu görülmedi. Karaciğere translokasyon değerlendirildiğinde S2 ve S3'te %10 C1, C2 ve C3'te ise %100 translokasyon tespit edildi. Dalağa translokasyon S3 grubunda %20, C1 ve C2 grubunda %100 saptanırken C3 grubunda %70 translokasyon görüldü. S1 ve S2 grubunda dalak translokasyonu tespit edilmedi. Siklik TPN grubunda akciğer translokasyonu görülmezken, C1 ve C2 grubunda %100, C3 grubunda ise %70 translokasyon görüldü. BT oranı kontinü grupta diğer gruplara göre(p<0,001) ve siklik grupta da kontrol grubuna göre daha fazla idi(p<0,05). Bakteriyel translokasyon tespit edilen organlardan en sık izole edilen bakteri E.coli (%40) olmuştur. Kontinü grupta translokasyonun polimikrobiyal karakterde olduğu tespit edildi. Bu grupta deneklerin %96,6'sında da pozitif kan kültürü saptandı. 42Çalışma gruplarında günlere göre permeabilite artışı ile BT oranları arasında pozitif korelasyon mevcuttu. Kontinü grupta bu artış daha erken zamanda ve yüksek oranda tespit edildi. Siklik TPN grubunda permeabilite artışının buna paralel olarakta BT'un daha az oranda ve 7. Günden itibaren gerçekleştiği görüldü. Bu grupta sepsis de daha az saptanmıştır. Sonuçta siklik TPN uygulanımında kontinü TPN'a göre intestinal permeabilite artışı ve bunun sonucunda BT oranı düşük olmaktadır. Bu sonuç uzun süre TPN uygulanması gereken, enfeksiyon riski yüksek ve gastrointestinal sistem patolojisi olan hastalarda siklik TPN'un emniyetli olarak uygulanabileceğini düşündürmektedir. 43
Collections