Majör depresyon ve manik bozuklukta TRH testi ve deksametazon süpresyon testi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Psikiyatrik bozukluklar içinde en fazla `afektif bozukluklar` alanında psikonöroendokrinolojik araştırmalar yapılmıştır. Araştırmalar gözden geçirildiğinde `Hipotalamik-Pitüiter-Adrenal Eksen` ( HPA ) ve `Hipotalamik- Pitüiter-Tiroid Eksen` ( HPT ) ile ilgili araştırmalar dikkat çekmektedir. HPA ekseni, sık olarak deksametazon süpresyon testi ( DST ), HPT ekseni ise sıklıkla TRH testi ve tiroid hormon düzeyleri kullanılarak incelenmiştir. Bizim böyle bir çalışma yapmamızın amacı, afektif bozukluklarda ortaya çıkabilecek psikonöroendokrinolojik bulguları, araştırdığımız hastaları sağlıklı deneklerle, kendi aralarında ve remisyon dönemleri de araştırılan hastaların hastalık ve remisyon dönemlerini karşılaştırmak suretiyle saptamak ve bu bulguların sözü edilen bozuklukların patofızyolojilerindeki önemini, tanı ve ayırıcı tanılarındaki önemini ortaya koymak ve bulduğumuz bu sonuçları daha önce yapılmış olan çalışmaların ışığında değerlendirmekti. Biz bu çalışmada afektif bozukluklarda ortaya çıkabilen HPA eksen bulgularını saptamak için DST; HPT eksen bulgularını saptamak için ise TRH testi uyguladık. Ayrıca Majör Depresif Epizodlu hastaların depresyon şiddetini ölçmek için `Hamilton Depresyon Skalası` ( HDS ) ve Zung ölçeklerini uyguladık. Ayrıca, bakabildiğimiz tüm hormonların bazal düzeylerine baktık. Hastaların tanılarını DSM-IV ve ICD-10'da tanımlanan ölçütleri kullanarak koyduk. Çalışmamızda 42 adet Majör Depresif Bozukluk ( MDB ), 22 adet Bipolar Bozukluk Manik Epizod ( BBM ), 9 adet Bipolar Bozukluk DepresifEpizod ( BBD ) tanısı almış hasta 30 adet sağlıklı ve özgeçmişlerinde psikiyatrik hastalık öyküsü; ve aile öykülerinde afektif bozukluk öyküsü olmayan kontrol deneklerle ( SK ) karşılaştırıldı. Hastalara, testleri hastalık dönemlerinde mümkün olduğunca ilaç almazken, remisyon dönemlerinde ise ilaç alırken uygulandı. TRH testiyle `TRH'a TSH, PRL ve GH cevaplan` araştırıldı. DST ise, şimdiye kadar pek uygulanmayan 3 gün süren ve her gün 1600 ve 2300 kortizol düzeylerine bakılan bir metodla uygulandı. Yaptığımız çalışma ile tespit ettiğimiz bulguları şu şekilde sıralayabiliriz: 1) DST bulguları MDB grubunun 1. Gün predeksametazon 2300 ve 2. Gün postdeksametazon 1600 kortizol değerleri kontrol grubundan yüksekti. Erkek MDB'lu hastaların 2. Gün postdeksametazon 1600 ve 3. Gün postdeksametazon 2300 kortizol değerleri kontrol erkeklerden yüksekti. MDB'lu DST nonsüprese hastaların bazal kortizol değerleri MDB'lu DST süpresörlerden yüksekti. Zung skorları ile 1. Gün predeksametazon 2300 ve 2. Gün postdeksametazon 1600 kortizol değerleri arasında pozitif korelasyon vardı. MDB grubunun hastalık dönemi 2. Gün postdeksametazon 1600 kortizol değerleri remisyon döneminden yüksekti. BBM grubunun 1. Gün predeksametazon 23°° kortizol değerleri kontrol grubundan yüksekti.BBD grubunun 1. Gün predeksametazon 2300 ve 2. Gün postdeksametazon 1600 kortizol değerleri kontrol grubundan yüksekti. 2) TRH testi bulguları MDB grubunun bazal TSH, TRH'a cevap olarak tüm (15.,30.,45.,60.,90. ve 120.dakika) TSH ve AmaxTSH değerleri kontrollerden düşüktü. MDB grubunun TRH'a cevap olarak 15.,30.,45. ve 60. dak PRL ve AmaxPRL değerleri kontrollerden yüksekti. Kadın MDB'lu hastaların TRH'a cevap olarak tüm (15.,30.,45.,60.,90. ve 120.dakika) PRL ve AmaxPRL değerleri erkek MDB'lu hastalardan yüksekti. BBM grubunun bazal TSH, TRH'a cevap olarak tüm (15.,30.,45.,60.,90. ve 120.dakika) TSH ve AmaxTSH değerleri kontrollerden düşüktü. BBM grubunun bazal PRL, TRH'a cevap olarak tüm (15.,30.,45.,60.,90. ve 120.dakika) PRL ve AmaxPRL değerleri kontrollerden yüksekti. Kadın BBM'lu hastaların TRH'a cevap olarak tüm (15.,30.,45.,60.,90. ve 120.dakika) PRL ve AmaxPRL değerleri erkek BBM'lu hastalardan yüksekti. Erkek BBM'lu hastaların AmaxGH değeri erkek kontrollerden yüksekti.BBM grubunun hastalık dönemi TRH'a 60., 90. dak GH cevaplan ve AmaxGH değerleri remisyon döneminden yüksekti. BBD grubunun TRH'a cevap olarak 30.,45.,60. ve 120.dakika TSH ve AmaxTSH değerleri kontrollerden düşüktü. BBM grubunun AmaxGH değeri kontrollerden yüksekti. 3) Diğer bazal hormon bulguları MDB'lu erkek hastaların bazal testesteron değerleri erkek kontrollerden düşüktü. - BBM grubunun hastalık dönemi FSH ve LH değerleri remisyon döneminden düşüktü. 4) DST ve TRH testinin tanısal değerleri TRH'a TSH cevabında körelme oranını MDB grubunda %69, BBM grubunda %68.2, BBD grubunda %66.7 ve SK grubunda %10.3 olarak bulduk. DST nonsupresyon oranlarını ise MDB grubunda %42.9, BBM grubunda %40.9, BBD grubunda %44.4 ve SK grubunda %13.3 olarak bulduk. Hastalık ve remisyon dönemleri araştırılan MDB'lu hastaların TRH'a TSH cevabında körelme oranını hem hastalık hem de remisyon döneminde %33.3, BBM'lu hastaların TRH'a TSH cevabında körelme oranını hastalık döneminde %58.3, remisyon döneminde %41.6 olarak bulduk. Hastalık ve remisyon dönemleri araştırılan MDB'lu hastaların DST nonsupresyon oranını hastalık döneminde %36.3, remisyon döneminde %0, BBM'luhastaların DST nonsupresyon oranını hastalık döneminde %25, remisyon döneminde %16.6 olarak bulduk. Bütün bu bulguların gösterdiği gibi, TRH testi her üç hastalık grubunda da DST'ye göre hem daha spesifik hem de daha sensitif gibi görünmektedir. Az sayıda hastada yapılmasına rağmen, afektif bozukluklarda DST'nin genelde `state`, TRH testinin ise kısmen `trait` kısmen de `state` marker olduğu söylenebilir.
Collections