Ekonomi ve devlet ilişkisi çerçevesinde Kamu Hukuku
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Küreselleşme karşısında kamu hukukunun alanının daraldığı ve hatta yok olmaya yüz tuttuğu, literatürde genel kabul gören bir tespittir. Bu durumun nedenlerine bakıldığında, temel sebebin, küreselleşmenin kaynağı olan ekonomi paradigması ile kamu hukukunun kaynağı olan kamu hukuku paradigmasının tarihsel süreçte birbirlerine zıt şekilde konumlanmaları olduğu anlaşılmaktadır. Söz konusu zıtlığın en net görülebildiği alanlar her iki paradigmanın birey, toplum ve devlet kavramlarını algılayışlarıdır. Bu çerçevede, ekonomi paradigması açısından toplumsal yapı birey üzerine inşa edilir, bireyin önceliği temel kuraldır ve toplum bireylerin niceliksel çokluğu anlamına gelir. Devlet ise ancak bireye hizmet etmekle meşruiyet kazanabilir. Kamu hukuku paradigmasında ise bireyin önceliği reddedilmemekle birlikte, toplum sadece bireylerin niceliksel çokluğu olarak algılanmaz, kendine has bir niteliğe de sahiptir. Diğer taraftan, devlet, bireyin yanı sıra toplumsal çıkarı da dikkate almakla meşruiyet sağlar. Söz konusu iki paradigmanın bu şekilde farklılaşmasının altında yatan sebep, tarihsel süreçte, ekonomi paradigmasının kapitalist üretim tarzının gerekliliklerine göre şekillenmesi, kamu hukuku paradigmasının ise toplumsal çalkantılar sonucunda varılan uzlaşma noktalarındaki değerleri temsil edecek şekilde bir içeriğe sahip olmasıdır. Kamu hukuku paradigmasının bu özelliği, ekonomi paradigmasına göre, farklı düzeyde değerleri temsil etmesini ve uzlaşmacı bir zemine sahip olmasını sağlamıştır. Ekonomi paradigması ise birey, toplum ve devlete ilişkin olarak kendi değer yargılarını ve aksiyomlarını dayatan bir yapıya dönüşerek, tarihsel süreçte devlete biçtiği farklı rollerle kendi değer yargılarını ve aksiyomlarını hakim kılmaya çalışmıştır. Bu süreçte, ekonomi paradigması tarafından devlete biçilen rollerin içeriğine göre, devletin ekonomiye müdahalesinin arttığı dönemlerde kamu hukukunun alanı genişlemiş, devletin ekonomiye müdahalesinin sınırlandırıldığı dönemlerde ise kamu hukukunun alanı daralmıştır. Çalışmada bu dönemler incelenmiş bulunmaktadır. Decline of public law realm due to expansion of globalization is commonly accepted as a fact among academics. The main reason of this decline appears as the opposite positioning through the course of the history between economic paradigm as the source of globalization and public law paradigm as the source of public law. The perception difference between two paradigms on the concepts of individual, society, and state clearly demonstrates the dramatic magnitude of the opposition. The opposition between these two paradigms derives from historical process that shaped the economic paradigm consisting of the requirements of the capitalist mode of protection, and shaped the public law paradigm as the collection of value judgments depending on conciliations reached at the end of social conflicts. Thus, public law paradigm represents different level values and provides a reconciliatory basis. However, through the course of history, the domineering approach naturally embedded in economic paradigm aimed to impose its own value judgments and axioms regarding individual, society, and state into the general understanding. In this context, realm of public law extended or declined according to the role of state casted by economic paradigm, thus, it extended when the intervention of state to the economy increased and it declined when the intervention of state to the economy decreased. This study focuses to analyze this process.
Collections