Türkiye`de uygulanan bölgesel kalkınma politikaları ve 2003-2011 dönemi Bilecik ili ekonomik gelişimi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Her insanın yaşamını sürdürebilmesi için biyolojik ihtiyaçlara sahip olduğu gibi bir takım sosyal ihtiyaçlara da gereksinim duymaktadırlar. Bireylerin zorunlu ihtiyaçlarının ötesinde daha yüksek bir refah düzeyine sahip olmaları en temel haklarından birini oluşturmaktadır. Özellikle sanayi devrimiyle beraber insanlar arasında sınıf farklılıkları oluşmuştur. Sanayi devrimi ile beraber yine ülkeler arasında da meydana gelen bu farklılık ülkeler arasında gelişmiş ve az gelişmiş ülkeler şeklinde bir ayrıma gidilmesine neden olmuştur. Ülkeler arasında meydana gelen gelişmişlik farklılıkları ülkelerin kendi içindeki bölgelerinde de farlılıklar oluşturmuştur. Bu gelişmişlik farklılıkları kalkınma ve bölgesel kalkınma iktisadının doğuşuna neden olmuştur.Tezimizin giriş bölümünde çalışmamızın konusu, amacı ve önemi açıklanmaya çalışılmıştır. Hedeflediğimiz amaç ile tezin hazırlanışında kullandığımız yöntemler ele alınmıştır.Az gelişmişlik olgusu ülkelerin bir problemi haline gelmiştir. Bu probleme çözüm üretmek isteyen bilim adamları bu anlamda çalışmalar yapmışlardır. Bazı iktisatçılar kalkınmanın dengeli bir şekilde ülke düzeyinde aynı oranda ve aynı zamanda gerçekleşeceğini savunmuşlardır. Diğerleri ise kalkınmanın dengesiz bir biçimde ülkenin her bölgesinde aynı anda ve aynı oranda olmayacağını dile getirmişler ve oluşturulacak kalkınma kutuplarının kalkınmayı daha hızlı gerçekleştireceklerini savunmuşlardır. Tezimizin birinci bölümünde öncelikle kalkınma iktisadının doğuşuna ve kalkınma iktisadının doğmasının nedeni olan az gelişmişlik olgusu açıklanmaya çalışıldı. Az gelişmişlik olgusundan kurtulmak ve kalkınmanın gerçekleşmesinin sağlanması için kaynak dağılımının nasıl olması gerektiği, kalkınmanın gerçekleşmesi için iktisatçıların ortaya koydukları teori ve politikalar incelendi. Bu teori ve politikalar çerçevesinde yatırımlar incelendi.Ülkelerin kendi aralarında gelişmiş ve az gelişmiş diye ayrılırken, ülkelerin kendi içlerindeki bölgelerde gelişmiş ve az gelişmiş bölge şeklinde ayrılmaktadır. Bu ayrım kalkınma iktisadının bir alt disiplini olan bölgesel kalkınma iktisadının doğuşuna neden olmuştur. Tezimizin ikinci bölümünde öncelikle bölge kavramı açıklanmaya çalışıldı. Daha sonra bölgesel kalkınma politikasının ilkeleri, amaçları ve araçları açıklandı. Bu bağlamda ekonomistlerin yapmış olduğu bölgesel kalkınma teorilerine yer verildi.Her ülkede olduğu gibi ülkemizde de bölgeler arası gelişmişlik farklılıkları bulunmaktadır. Temizin üçüncü bölümünde ise ülkemizde uygulanan bölgesel kalkınma politikalarına değinildi. Ülkemizde ki bölgesel dengesizliğin nedenlerine ve göstergelerine bakıldı. Türkiye?de uygulanan bölgesel kalkınma politikaları üç bölüme ayrılmıştır. 1923-1950 arası plan öncesi dönem, 1950-1960 liberal dönem ve 1960 sonrası planlı dönem şeklindedir. Planlı dönem başlangıcından bu yana dokuz adet Beş Yıllık Kalkınma Planı ve çok sayıda Bölgesel Kalkınma Projeleri hazırlanmıştır. Bu bölümde kalkınma planlarında ki bölgesel kalkınma politikaları ve hazırlanan bölgesel kalkınma projeleri incelendi. Son olarak ülkemizde AB uyum çerçevesinde uygulanan bölgesel kalkınma politikaları ve ülkemizde bölgesel kalkınma politikalarında yaşanan dönüşeme yer verildi.Türkiye?de bölgesel gelişmişlik farlılıklarını azaltmak için birçok politika uygulanmıştır. AB?ye uyum sürecinde bölgesel kalkınma politikalarında bir dönüşüm yaşanmış ve yeni uygulamalar başlatılmıştır. Tezimizin dördüncü bölümünde ise yaşanan bu dönüşümler çerçevesinde Bilecik ilinin 2003-2011 dönemi ekonomik gelişimi incelendi. Bu bölümde Bilecik ilinin ekonomisi tarım, sanayi ve turizm sektörü alt başlıklarında incelendi.Sonuç ve değerlendirmeler bölümünde ise uygulanan bölgesel kalkınma politikaları çerçevesinde Bilecik ilin ekonomik gelişimi değerlendirildi ve öneriler sunuldu. Human being has both biological needs and some social needs to continue his life. A better welfare level is one of the fundamental rights of individuals beyond vital needs especially with the industrial revolution, class differences arouse. While some people lived in high life standards, some others struggled to survive. Also the industrial revolution divided the countries as less developed or developed. The less developed countries? life standard was low, and it took the attention of the scientists, made them begin scientific studies. Thus basics of economic progress have begun. Although, studies were made, economic progress emerged as a discipline after the Second World War.In this context, many economists have made studies. Some economists have believed simultaneous development at an equal rate in balance. On the other hand, the others have pointed that it is not possible and polar zones where progress will be fast, must be established.Not only the countries of the world but also regions in these countries were separated as less developed or developed. These development differences are seen widely in less developed countries. They had to consider differences in their own countries while taking necessary steps for economic development. The necessity has encouraged economics to make works in this field and regional economic development has aroused as a sub branch. Different economists have come up with various theories and policies. Economists have provided that necessity of creating development poles can affect nearby regions and decrease the level of development between the regions. In addition, within the frame of relation between centre-periphery, they have thought that constructing metropolitan cities and their having high standards may affect other cities around. By this way, development will be provided. Developing and renovating technology has made the knowledge important and small and medium- scaled enterprises have become advantageous. Thus, it has made regions where these kinds of enterprises are frequent, advantageous and helped their development.Since the Republican period, many works have been made in terms of regional development, but have never succeeded exactly. Since 1960s, five-year development plans have been started to be made and nine of them have been made up to now. Furthermore, many regional development projects have been performed. However, they haven?t been applied completely and become successful. Great changes in regional development works have been experienced in recent years.In this paper, it is intended to analyse applied policies of regional development in our country and transformation in these policies. Finally, within the frame, economic development of the city, Bilecik, in the period of 2003-2011 is tried to be analysed.
Collections