Bulgar idaresinde Türkler 1909-1989
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bulgarlar, yüzyıllarca Osmanlı Devleti'nin bünyesi altında kendilerini `Rum` olarak tanımlamışlardır. Ancak Fransız İhtilali'nin yaydığı milliyetçilik akımına Bulgarlar da kayıtsız kalmamış; kendi devletlerini kurmak için harekete geçmişlerdir. Bunun ilk adımı, bağlı oldukları Fener Rum Kilisesi'nden ayrı bir dini otorite kurma girişimi olmuştur. Bu doğrultuda 19. yüzyılın başlarında rahip Paissiy ile 'Yeniden Doğuş' olarak adlandırılan millî uyanış hareketi başlamış; bir dizi ekonomik iyileşme ve kültürel gelişme ile Bulgar ihtilalcileri yetiştirilmiştir. Başta Çarlık Rusya'sı olmak üzere uluslararası destek alan Bulgarlar, Fener Rum Kilisesi'nden ayrılarak kendi kiliselerini kurduktan sonra millî devletlerini kurma safhasına geçmişlerdir. Osmanlı Devleti'ne karşı girişilen askeri harekât ve isyanlarla Bulgaristan, 1908 yılında bağımsızlığını ilan etmiştir. Bulgaristan topraklarında büyük bir nüfusu teşkil eden ve hakları anlaşmalarla güvence altına alınan Türkler, bundan sonra göç ve ölümle sayıları azaltılarak önce azınlık haline getirilmiş; daha sonra da kalanları asimile etme politikaları başlatılmıştır. Kuruluşundan 1989 yılına kadar Bulgaristan, muhalif kişi ve grupları düşman olarak görmüştür. Bu durum, ülkede çok sayıda toplama kampının açılmasına neden olmuştur. Bunların içinde Bulgaristan'daki Türkler için, tarihi 1949 yılına dayanan Belene Toplama Kampı ayrı önem taşımaktadır. Bu çalışma Bulgar millî uyanışı ile Bulgaristan'da Türklere uygulanan politikaları, hükümetler esas alarak ele almıştır. Ayrıca çalışmada, Bulgaristan'da bulunan toplama kampları detaylı incelenmiş; Belene Toplama Kampı'nın tarihsel süreci aktarılmıştır. For centuries, Bulgarians living under the Ottoman rule had identified themselves as `Greek`. However, after the French Revolution, Bulgarians were affected by the nationalist movements and they took action to build their own nation-state. First step for this was to separate themselves from Fener Greek Patriarchate and establish an independent religious authority instead. To this end, at the beginning of the 19th century, under the leadership of Father Paissy, Bulgarian national awakening movement called `Renaissance` began and along with a series of economic and cultural developments, Bulgarian revolutionaries were trained. Following the separation from Fener Greek Patriarchate, through uprisings and military operations supported by the Tsarist Russia, Bulgarians gained independence from Ottoman Empire in 1908. After the independence of Bulgaria, although their basic rights were preserved under the treaties, a large number of Turkish population living in Bulgaria either killed or forced to migrate and the Turks were turned into a minority and subjected to assimilation policies. From its foundation until 1989, opposing persons and groups were seen as enemies by the Bulgarian authorities. This led to the establishment of many concentration camps in the country. Of these concentrations camps, Belene Concentration Camp deserves special attention due to its role in assimilation policies against Turkish minority. This study deals with policies of Bulgarian governments against Turkish minority starting from Bulgarian national awakening.
Collections