Alzheimer hastalığında erken tanıyı sağlayacak biomarkerların tanımlanması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Alzheimer hastalığı (AH); yakın hafıza, neden sonuç ilişkisi, konsantrasyon, dil, görsel algılama ve görsel uzamsal fonksiyonları içeren kognitif fonksiyonların ilerleyici kaybıdır. AH'na bugün dünyada 35 milyon kişinin yakalandığı düşünülmektedir. Özellikle 75 yaşından sonra hızla artmakta ve oran %20-30 ları bulmaktadır. AH'nın klinik tanısı kesin kriterlerine rağmen sekonder nedenlerin ve diğer demansif hastalıkların dışlanması ile konur. Tanıda altın standart klinik AH tanısı almış kişinin beyninde tipik nöropatolojik değişikliklerin gözlenmesidir. Bu patolojik değişiklikler ilerleyici sinaptik bozulma ve nöron kaybının yanı sıra hücre dışı amiloid-beta plaklarının birikimi, hücre içinde ise hiperfosforillenmiş tau proteinini içeren nörofibriler yumakların oluşumudur. Fakat bugün amiloid-beta plaklarının birikimini ve nörofibriler yumakların oluşumunu başlatan sebeplerin ne olduğu tam olarak bilinmemektedir. Bu durum birçok genin etkileşimi ile oluşmakta ve buna çevresel faktörlerde katkıda bulunmaktadır. Şu ana kadar bilinen en major risk faktör göstergesi APOE genine ait E4 allelidir. Fakat E4 allelide sadece az bir kısmı temsil etmekte ve tek başına yeterli değildir. GWAS (Genome Wide Association Studies) çalışmaları sonucunda APOE'den sonra AH için en önemli risk faktörünün BIN1 geni olduğu düşünülmektedir. Bu açıdan bakılınca AH için spesifik biyomarkır tanımlanması çok önemlidir. Bu çalışmamızda, AH için en önemli risk faktörü genlerinden olan ApoE geni E2, E3, E4 polimorfizmleri ve BIN1 gen polimorfizminin genotip ve allel frekansları çalışma grubumuzdaki 53 Alzheimer hastası ve 56 demans öyküsü olmayan kontrol grubu bireylerde değerlendirilmiştir.Sonuç olarak, Alzheimer hastalığı ile APOE E4 aleli arasında anlamlı bir ilişki bulunurken, BIN1 geni ve Alzheimer hastalığı arasında anlamlı bir ilişki bulunamamıştır. Alzheimer's Disease is characterized with an impairment in cognitive functions such as short time memory, concentration, visual perception, executive functions. Approximately 35 million people suffer from Alzheimer's Disease today. The incidence increases especially after the age 75, up to %20-30. The diagnosis of Alzheimer's Disease is made with diagnostic criteria and the exclusion of other ethiological factors of dementia. The gold standard for the diagnosis of Alzheimer's Disease is observing neuropathological changes. These neuropathological changes include the extracellular accumulation of amiloid-beta plaques, intracellular accumulation of neurofibrillary tangles, which include hyperphosphorilated tau protein, along with progressive synaptic and neuronal loss. The factors precipitating Alzheimer's disease is still not completely known. It is thought to be a consequence of the interactions of multiple genetic and environmental factors. The E4 allele of APOE gene is the best known risk factor for Alzheimer's disease, yet it represents only a small ratio of the genetic factors. According to the studies held by GWAS(Genome Wide Association Studies), BIN1 gene was found to be the most important risk factor for Alzheimer's Disease following the APOE gene. In this perspective, BIN1 is a spesific biomarker for Alzheimer's Disease.In our study, we included 53 Alzheimer and 56 control group patients to examine the polimorfism and allele frequency of ApoE(e2,e3,e4) and BIN1 genes. In conclusion, there was a strong association between Alzheimer's disease and ApoE E4 allele, while was no relation was seen in with BIN1 gene polymorphism.
Collections