Islamic revitalization in Turkey: An urban model of a `counter-society`, a case study
dc.contributor.advisor | Akşit, Bahattin | |
dc.contributor.author | Saktanber, Ayşe | |
dc.date.accessioned | 2021-05-08T11:33:52Z | |
dc.date.available | 2021-05-08T11:33:52Z | |
dc.date.submitted | 1995 | |
dc.date.issued | 2018-08-06 | |
dc.identifier.uri | https://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/687303 | |
dc.description.abstract | Öz Bu çalışma İslami yeniden canlanma diye adlandırılan bir toplumsal olgunun Türk toplumundaki ideolojik ve toplumsal parametrelerini anlamayı amaçlamaktadır. Söz konusu olgu temel öğelerinin pragmatik bir medeniyet projesinin içinde yer aldığı ve toplumun aldaki standartlarının Sünni İslami reçeteler etrafında düzenlendiği siyasi bir proje olarak belirlenmektedir. Çalışmada bu proje içindeki en önemli girişimin bir İslami hayat tarzı oluşturma çabası olduğu tartışılmaktadır ki burada İslamiyet temel meşrulaştırıcı güç olarak görülürken, bu çabanın nihai amacı da toplumsal iktidar uygulayabilir hale gelebilmektir. İslami hareketin bir toplumsal güç haline gelebilmesi için yerine getirmesi gereken en önemli koşul ise kendi entelijansıyasını ve orta sınıf karekterini yaratabilmesidir. Bu çerçevede, laik bir toplumsal düzen içinde İslami bir yaşam tarzı oluşturarak, İslamiyeti yaşayan bir toplumsal pratiğe dönüştürebilmek, modernitenin ve modern patriyarkanın eriğine karşı çeşitli direnme ve içerme stretejileri geliştirmeyi gerekli kılmaktadır. Yukarıda belirtilen hususlar, `şuurlu Müslümanlar` olarak 'İslamiyeti yaşamak` amacıyla bir araya gelen bir grup insanın, laik Türkiye'nin başkenti Ankara'da kendilerine bir yaşam alam oluşturmak üzere kurdukları bir sitede yapılmış etno-sosyolojik bir saha çalışmasının bulgularına dayanarak tartışılmaktadır. Bu çabanın `hayat siyaseti`nin temel sorusuna - ve esasen Refah Partisi'nin Milli Görüş diye bilinen programı takip edilerek- `nasıl yaşamalıyız?` sorusuna cevap arama çabası olarak değerlendirilmesi gerektiği tartışılmaktadır. Bu bağlamda, genellikle laik kadınlara göre `öteki` olarak tanrmlanan Müslüman kadınlar İslami ideolojilerin gündelik hayatla ilişkilendirilmesi, ifadelendirilmesi ve yeniden üretilmesi ve buna bağlı hayat stratejilerin ve onların günlük taktiklerinin geliştirilmesi sürecinde bu sürecin en önemli oyuncuları haline gelmektedirler. Bu site sakinlerinin kültürel olarak önceden verili olan veya kendi geliştirdikleriyada özel olarak katılmaktan kaçındıkları toplumsal fâaliyetler İslami yaşam tarzının sınırlarını belirler ve belirli bir İslami dayanışmanın oluşmasına yol açar. Bu dayanışma duygusu, site sakinlerinin psikolojik ve davranışsal düzeyde bu sitede kurulan yaşam alanına bağlanma biçimlerini belirleyen bir güven duygusunun gelişmesini ve pekişmesini sağlar. İslami bir yaşam tarzının diyalojik sınırlarını belirleyen söylemsellik, toplumsal ritim ve strateji üreten prensiplerin tümü imanın meşrulaştırıcı gücü ve onun tüm bir hayatı sarmalayan duygusal bağlamı içinde oluşur. Dini siyasi yönelimlere sahip olan insanların belirli toplumsal baskılara maruz kaldıkları inancının hakim olduğu özel bir mağduriyet ve hayıflanma siyasetinin tarihsel kökenlerini ve oluşum biçimlerini Cumhuriyet 'in kuruluşunun ilk yıllarından itibaren takip etmek gerekir. Burada söz konusu tarihin, çok kültürlü Osmanlı toplumunun mümin kişilerinden, ulusal Türk toplumunun akılcı ulus bireylerini yaratma tarihi olarak okunabileceği tartışılmaktadır. Bu süreçde Türk devletinin toplumsal cinsiyet politikası --ki bu aslen Türk toplumunun eşit yurttaşlarını oluşturmayı amaçlar- Cumhuriyetin kimlik oluşturma sürecinde önemli bir rol oynar. Bu çalışmanın vardığı en önemli sonuç İslami alternatifini oluşturulmasına çalışılan laik yaşam biçiminin, ve dolayısıyla Türk toplumundaki laikleşme sürecinin, bunun topluma yalnızca devlet tarafından empoze edilen ve öylece kabul edilen bir olgu olarak görüldüğü, ama laikleşmenin toplumda nasıl bir kültür haline geldiği ve gelenekselleştiği araştırılmadığı sürece, İslami bir yaşam tarzı, dolayısıyla İslami bir karşı-kültür oluşturma çabalarının da gerektiği gibi değerlendirilemeyeceği ama tersine bunun yalnızca devlete ve onun kurduğu düzene bir reaksiyon olarak anlaşılmakla kalınacağıdır. Anahtar Sözcükler: islami yeniden canlanma, İslami yaşam tarzı, kentsel Türkiye'de İslam, İslami yeniden canlanmada kadın, Müslüman kimliği, Türk Laikleşmesi vı | |
dc.description.abstract | ABSTRACT This study is an attempt to explore the social and ideological practices constituting what it was described as Islamic revivalism in Turkey. This appears to construct ı pragmatic project of civilization, the basic components of which are organized around a political project to set the moral standards of society according to Sunni Islamic precepts. The effort to build an Islamic way of life is the major enterprise in the overall project in that if Islam is the legitimizing social force in social life, the result will be the means of exercising ruling power over society. The potential of the Islamic movement as a social force capable of actualizing an Islamic moral/social order is contingent upon a politically determined effort to create its own intelligentsia as well as its own middle class ethos. To build an Islamic way of life in a secular order and hence render Islam a living social practice it becomes necessary to develop various strategies of containment and resistance vis-â-vis the secular ethics of modernity and of modem patriarchy. These points are discussed by the findings of a fieldwork based on an ethno-sociological study in an urban complex the inhabitants of which rallied to create an urban space to `live Islam` as şuurlu (conscious) Muslims in Ankara, in the capital city of the secular republic of Turkey. It is argued that this an effort to find answers to the basic question of 'life politics` i.e. to the question of `how should we live?` while mainly following the socio-political program of the Islamic Welfare Party, defined as Milli Görüş (National Vision). In this context, Muslim women who are usually construed as the `other` of secular women, become the most crucial agents in the dairy articulation and reproduction of Islamic ideologies and the development of various life strategies and their daily tactical extensions. Whether culturally given, newly implemented, or deliberately avoided the matrix of the social activities that the inhabitants of inthis urban complex participated defines the boundaries of an Islamic way of life and institutes an Islamic solidarity. This sense of solidarity perpetuates the feeling of trust which provides the idiosyncratic attachments of its members to this living space and cultivates a sense of security carrying out dairy life according to Islamic precepts. The discursivity, the rhythm, and the strategy-generating principles of a given quotidian which set the dialogical boundaries of an Islamic way of life are arranged around the legitimizing power of faith and its ambient emotional context. The historical roots of the politics of resentment predominated the discourse of this particular opposition as the result of perceived oppression of people with religious affiliations can be traced from the early years of the establishment of the Republican Turkish society. It is argued that this history can be read as the history of creation of rational individuals of national Turkish society out of the clay of pious members of multi-ethnic Ottoman society. In this process Republican state's gender politics plays an important role in the Republican identity formation process, which was basically actualized with the aim of creating equal citizens of new Turkish society. The major conclusion of the study is that to the extent that the parameters of secularization in Turkey did not become a question of social inquiry to explore secularization as a living culture and tradition but only seen as something imposed upon society by the state and accepted as it was, the basic effort of Islamic revivalism i.e. to build an Islamic way of life and therefore an Islamic counter-society, can not be comprehended as a social movement in its fullness, but it can be misconstrued merely as a reaction to the existing state and its social order. Keywords: Islamic revitalization, Islamic way of life, Islam in urban Turkey Women in Islamic revitalization, Muslim identity, Turkish secularization. rv | en_US |
dc.language | English | |
dc.language.iso | en | |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/embargoedAccess | |
dc.rights | Attribution 4.0 United States | tr_TR |
dc.rights.uri | https://creativecommons.org/licenses/by/4.0/ | |
dc.subject | Din | tr_TR |
dc.subject | Religion | en_US |
dc.subject | Sosyoloji | tr_TR |
dc.subject | Sociology | en_US |
dc.title | Islamic revitalization in Turkey: An urban model of a `counter-society`, a case study | |
dc.title.alternative | Türkiye`de İslami yeniden canlanma: Bir karşı toplum modeli saha araştırması | |
dc.type | doctoralThesis | |
dc.date.updated | 2018-08-06 | |
dc.contributor.department | Diğer | |
dc.subject.ytm | Islamic life | |
dc.subject.ytm | Refah Party | |
dc.subject.ytm | Women | |
dc.subject.ytm | Laicism | |
dc.subject.ytm | National idea | |
dc.subject.ytm | Muslims | |
dc.subject.ytm | Islamic society | |
dc.identifier.yokid | 43256 | |
dc.publisher.institute | Sosyal Bilimler Enstitüsü | |
dc.publisher.university | ORTA DOĞU TEKNİK ÜNİVERSİTESİ | |
dc.identifier.thesisid | 43256 | |
dc.description.pages | 339 | |
dc.publisher.discipline | Diğer |