Dişeti hiperpigmentasyonunun ER:YAG lazer ile tedavisinde dişeti osmotik basıncının incelenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Gummy smile 'ı olan ve dişetlerindeki kahverengi veya siyah renkte hiperpigmente alanlar bulunan hastalar estetik beklentilerinden dolayı bu bölgelerin giderilmesini talep edebilmektedirler. Bu hiperpigmente alanların uzaklaştırılmasında birçok teknik kullanılmıştır. Bu tekniklerden birisi 1990 yılından bugüne diş hekimliğinde birçok alanda konvansiyonel tedaviye alternatif olarak kullanılan lazer uygulamalarıdır. Çalışmamızda lazer ve gingivoplasti yöntemiyle melanin hiperpigmentasyonunun uzaklaştırılmasından bir hafta sonraki osmotik basınç ve bu dönemde hissedilen ağrı değerlerinin kıyaslamalı olarak incelenmesi amaçlanmıştır.Çalışmamız 7 'si kadın 13 'ü erkek olmak üzere sistemik olarak sağlıklı alt ve üst çenelerinin sağ ve sol taraflarında yaygın pigmente alanlar bulunan toplam 20 bireyden operasyon öncesinde ve operasyon sonrası 7. günde elde edilen dişeti örnekleri ve bu süreçte hastalar tarafından doldurulan VAS (vizüel analog skala) anketi kullanılarak gerçekleştirilmiştir. VAS değerlerini karşılaştırmalı olarak değerlendirdiğimizde ilk 2 günlük süreçte lazer grubunda hissedilen ağrının daha az olduğu 3.gün ile 7. gün arasında ise iki grup arasında hissedilen ağrıda bir fark olmadığı bulunmuştur. Osmotik basınç değerlerini kıyasladığımızda iki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmamıştır (P?0,05). Operasyon öncesi ve operasyon sonrası elde ettiğimiz osmotik basınç değerlerini kıyasladığımızda ise operasyon sonrası elde edilen değerlerin operasyon öncesine göre daha fazla olduğu bulunmuştur.Osmotik basınçta gözlemlenen bu artışın sebebinin yara yeri iyileşmesinin 7. gününde görülmeye başlanan kan damarlarının geçirgenliğinin fazla olmasıyla ilişkili olabileceğini düşünmekteyiz.Bu veriler ışığında lazer ile melanin hiperpigmentasyonunun uzaklaştırılması işleminin konvansiyonel yönteme alternatif bir tedavi metodu olabileceğini düşünmekteyiz. Patients, who have gummy smiles and concerned about the exposure of black or brown hyperpigmented areas on gingiva, can demand them to be cured because of aesthetical concerns. Several techniques have been used towards alleviating these hyperpigmented areas. One of those techniques is the application of laser, which has been used as an alternative to conventional treatment methods since 1990?s. In our study, we compare gingivoplasty and laser methods in terms of the osmotic pressure and perceived pain in 1 week after the melanin hyperpigmentation treatment.Our study was systematically conducted on 20 patients consisting of 7 females and 13 males, who had pigmented areas on the left and right of maxilla and mandibula. Gingival samples were collected before the treatment and on the 7 th day after the operation, and VAS (Visual Analog Scale) survey for pain was filled by the patients within this period.When we compared the two techniques, VAS survey results showed that the perceived pain in the first 2 days for the laser treatment group was lower and there was no significant difference from 3 rd to 7 th day. In terms of osmotic pressure, no statistical difference was found between the two groups (p<0,05). When osmotic pressure before and after operation were compared, we found that it was higher after the operation. We attribute this increase in osmotic pressure to the higher permeability of blood vessels that is seen on the 7 th day of the healing process of the wounded areas.As a conclusion of our research, we think using laser may be an alternative to conventional methods in melanin hyperpigmentation treatment.
Collections