Preinvaziv servikal lezyonlar ve invaziv skuamoz hücreli kanserde p16ınk4a`nın ekspresyonu ve klinik önemi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Servikal kanser, tarama yöntemlerinin geliştirilip yaygınlaşmasına rağmen tüm dünyada hala önemli bir sağlık sorunu olmaya devam etmektedir.Başta serviks kanseri olmak üzere çoğu malignitelerde olduğu erken tanının ve uygun tedavinin hayat kurtarıcı olduğu bir gerçektir.Nitekim,preinvaziv servikal lezyonların teşhisi ve uygun tedavisi ile servikal kanserlerden ölüm %70 azaltılmıştır.Her ne kadar sitolojik çalışma ile erken tanıya yönelik yaklaşımların özellikle doku bazında hangi lezyonun progrese olacağı net değildir. Bu konuda çalışmalar devam etmektedir.Ancak sitolojik bazda olmak üzere uzun süreli takipte, p16INK4a'nın progresyon olup olmadığı ile ilgili çalışmalar mevcuttur. Ancak doku bazında bu konu ile ilgili doyurucu bilgi yoktur.Bu noktadan yola çıkarak,preinvaziv lezyonlar ve invaziv kanserlerde p16INK4a dağılımı ve klinik versiyonu ile ilgili çalışma planlanıp uygulandı.Çalışmamıza, 48 LSIL ve 46 HSIL tanısı almış toplam 94 olgu ile kontrol grubu olarak 30 invaziv skuamoz hücreli servikal hastası dahil edilmiştir.Histopatolojik materyallerde, p16 INK4a pozitifliğinin ekspresyonu, klinik önemi ve HPV DNA ile ilişkisi araştırılmış olup prekürsör servikal lezyonlardan invaziv servikal kansere dönüşme riski yüksek olanları belirlemede sensivite ve spesifiteyi artırarak p16INK4a takipte kullanılabilecek bir yöntem olup olmadığının araştırılması hedeflenmiştir.Sonuç olarak p16INK4a HSIL ve kanser hastalarında diffüz olarak boyanmıştır. LSIL ve HSIL tanılı olguların p16INK4a ile boyanma paternleri, farklılıklar göstermekle birlikte yüksek riskli HPV DNA ile enfekte olan LSIL hastalarında boyanma paterni yüksek grade lezyonlara benzemektedir.(p<0.001)Preinvaziv servikal lezyonlarında özellikle hem sitoloji hem de doku bazında gerçekten p16INK4a 'nın progresyon veya regresyonu göstermesi açısından kullanılması için daha fazla hasta sayısı ve uzun izlem süresine sahip prospektif randomize kontrollü çalışmalara ihtiyaç vardır. Although there is an important progress in cervical cancer screening methods, cervical cancer stil is an important health problem worldwide. Like every malign tumors, early diagnosis is important for the successful treatment and good prognosis in cervical carcinoma. Therefore, early diagnosis with screening methods is essential for the cervical cancer precurcors and invasive cervical neoplasias prevention and early diagnosis. The ideal screening test should distinguish women with non-progressive mild neoplasia from those with oncogenic transformation and at women with risk of developing invasive cancer in order to faciliate desicion on therapy and need of follow-up. p16 INK4a is one of the new diagnostic and screening marker. The aim of this study was to evaluate the p16 expression in cervical preinvasive neoplasias and invasive squamouse cell carcinomas (SCC). 38 patients with low grade cervical lesions (LSIL) and 46 patients high grade cervical lesions (HSIL) and 30 patients who treated for invasive squamous cell cervical carcinoma were compared with respect to p16INK4a expression .We also assessed the relationship between p16INK4a and HPV. Presence of HPV was determined PCR method. Strong and diffuse p16INK4a expression were seen in HSIL and SCC group. Most of the patients with LSIL showed weak expression of p16INK4a. However, p16INK4a was also strong positive in patients with LSIL lesion which was caused by high risk HPV (p<0.001).In conclusion, we showed a statistical significant relationship between p16INK4a overexpression in high grade cervical lesions and HPV infection. p16INK4a overexpression might be a useful marker for the prediction of low grade lesion progression into the high grade lesions. However, further studies with larger samples size and longer follow up are needed to reach clear conclusions.
Collections