The impact of transradial coronary procedure on endothelial function of radial artery
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Günümüzde transradiyal koroner anjiyografi uygulaması kabul görmüş ve standart bir yöntem halini almıştır. İşleme bağlı olarak gelişen radiyal arter endotel işlev bozukluğu, radiyal arterin KABG için bir greft veya KBY'li hastalar için bir şant olarak kullanılmasını güçleştirmektedir. Biz bu çalışmamızda radiyal arter kateterizasyonunun kısa ve uzun vadede radiyal arter endotel işlevi üzerine olan etkisini göstermeyi amaçladık.Çalışmamızdaki birincil sonlanım noktası radiyal arter endotel fonksiyonunun değerlendirilmesidir. Çalışmadaki ikincil sonlanım noktaları ise: koroner anjiyografi sonrası radiyal arter tıkanma sıklığının değerlendirilmesi ve tıkanmaya yol açan etmenlerin belirlenmesi, İşlemin konforunun ve kuvvet kaybının değerlendirilmesi, radiyal arter endotel işlevine etki eden faktörlerin değerlendirilmesi, radiyal arter çapının işlem öncesi ve sonrasında değerlendirilmesi olarak belirlenmiştir.Çalışmaya prospektif olarak 43 hasta dâhil edilmiştir. Radiyal arter endotel işlevi akım aracılı vazodilatasyon testi ve nitrogliserin aracılı vazodilatasyon testi ile kateterizasyon öncesinde, ilk 24 saat içinde ve 8. haftada vasküler ultrason ile değerlendirilmiştir. Sol el kuvvet kaybının değerlendirilmesinde jamar el dinamometresi koroner anjiyografi öncesinde, kateterizasyon sonrası ilk 24 saat içinde ve 8. haftada kullanılmıştır.Çalışmamızın birincil sonlanım noktası olan radiyal arter endotel işlevi ilk 24 saat içinde bozulmuştur (p<0,05). Ancak 8. haftadaki kontrolde kataterizasyon öncesi düzeyine dönmüştür (p>0,05). İkincil sonlanım noktası olan radiyal arter tıkanma sıklığı %23 (10 hasta) saptanmıştır. Radiyal arter tıkanıklığına yol açan bağımsız bir risk faktörü saptanmamıştır. Çalışmaya alınan hastaların sol el kavrama kuvvetinde kateterizasyon öncesine göre 8. haftadaki kontrolde bir azalma izlenmiştir (p<0,05). İşlem öncesi değere göre ilk 24 saat içinde bakılan radiyal arter çapı istatiksel olarak anlamlı bir şekilde artmıştır (p < 0,05). 8. haftada bakılan kontrolde radiyal arter çapı tekrar bazal değerine gerilemiştir (p>0,05). Sekizinci haftada hastaların tüm risk faktörleri göz önüne alındığında sadece sigaranın tek başına bağımsız bir faktör olarak radiyal arter endotel işlevini bozduğu saptanmıştır (p=0,002).Sonuç olarak çalışmamızda endotel fonksiyonunun koroner anjiyografi sonrası ilk 24 saat içinde bozulduğu; ancak 8 haftada normal işlevini tekrar kazandığı izlendi. Radiyal arter tıkanıklığı, vasküler ultrason ile rutin olarak değerlendirildiğinde, oldukça yüksek oranda saptandı. Transradiyal koroner anjiyografi sonrası radiyal arterin, KABG'de greft olarak ve KBY'li hastalarda fistül olarak kullanılmasında sakınca olmadığı düşünüldü. Ancak radiyal arterde anjiyografi sonrası tıkanıklığın sık görülmesinin greft sayısını sınırlayacağı düşünüldü. Hastalarda fonksiyonel olarak bir şikâyet yaratmasa da, 8. haftadaki kontrolde sol elde kuvvet kaybı izlenmiştir. Anahtar kelimeler: Radiyal anjiyografi, endotel disfonksiyonu, akım aracılı ve nitrogliserin aracılı vazodilatasyon Transradial approach has become a popular method for coronary angiography. Endothelial dysfunction of the radial artery due to the procedure can cause problems for the use of the radial artery as grafts for CABG and shunt operations. In this study, we aimed to show the short and long term effects of the catheterization to the radial artery endothelial function.The primary endpoint of this study is the evaluation of the radial artery endothelial function after catheterisation. The secondary endpoints are as follows: The frequency of the radial artery occlusion, the determining factors causing occlusion, evaluating the loss of arm strength, procedure comfort, the factors affecting the radial artery endothelial function, artery diameter before and after the coronary angiography.43 patients were admitted in prospective manner. The radial artery endothelial function has been assessed by means of the flow-mediated and by the nitroglycerin-mediated vasodilation tests and arm strength was assessed by Jamar hand dynamometer prior to catheterization. These tests were repeated at 24 hours and 8 weeks after the procedure.The radial artery endothelial function has been impaired in the first 24 hours (p<0,05). However at the 8 week controls, the radial artery endothelial functions returned to the prior catheterization levels (p>0,05). The frequency of radial artery occlusion was 23% (10 patients). There were no independent risk factors for predicting the radial artery occlusions. There were statistically significant losses in the left hand grip strength at 8 weeks after the procedure. The radial artery diameters were significantly enlarged at 24 hours (p<0,05) but returned to baseline at 8 weeks after the catheterisation. At 8 weeks including the radial artery catheterisation procedure, smoking was the only independent risk factor which impaired the radial artery endothelial function (p=0,002). In conclusion; the radial artery endothelial function is impaired in the first 24 hours but returned to normal at follow up after radial angiography. The ultrasonographic incidence of radial artery occlusion is high after radial angiography. It is safe to use radial arteries as grafts in CABG and shunt operations but the high number of radial artery occlusions may limit the use of grafts after catheterisation. There is a loss of arm strength after radial catheterisation which does not cause any functional symptoms.Keywords: Radial angiography, endothelial dysfunction, flow-mediated and nitroglycerin-mediated vasodilatation
Collections