Akut myeloid lösemi hastalarında kopya sayısı değişikliklerinin dizin temelli karşılaştırmalı genomik hibridizasyon yöntemi ile değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Dizin temelli karşılaştırmalı genomik hibridizasyon yöntemi dengesiz değişiklikleri tüm genom düzeyinde tespit etme olanağı sağlayan, yüksek çözünürlüklü bir yöntemdir. AML patogenezi ve prognozu ile ilişkili olabilecek kopya sayısı değişikliklerinin saptanması, aCGH yönteminin rutin tanı uygulamalarındaki avantaj ve dezavantajlarının belirlenmesi amacı ile NimbleGen 630K Array platformu kullanılarak 18 AML tanılı hasta örneği çalışılmıştır. Hastalar karyotip sonuçlarına göre 3 grupta değerlendirilmiştir. Analiz edilen 18 hastanın tamamında kopya sayısı değişikliği tespit edilmiştir. Tüm genom düzeyinde saptanan artışlar kayıplardan fazla bulunmuştur. Ancak kompleks karyotip saptanan grupta kayıplar literatürle uyumlu olarak artışlardan fazla tespit edilmiştir. Normal karyotip grubunda AML patogenezi ile ilişkili birçok gende kopya sayısı değişikliği tespit edilmiştir. Tekrarlayan kopya artışı gözlemlediğimiz USP18 (n=4), AATF (n=2), CTF1 (n=2) genlerinin AML patogenezinde anlamlı olabileceği düşünülmüştür.Karyotip anomalisi saptanan grupta aCGH yöntemi mozaikliğin tespitinde başarılı olmuştur ancak hassasiyeti FISH kadar yüksek değildir. Translokasyonu olan 1 hastada, translokasyona dahil olan kromozomlarda kopya değişikliği saptanmamıştır. Bu durum hastadaki translokasyonun dengeli olmasına ya da NimbleGen array platformunda probların bu bölgeleri kapsamamasına bağlanmıştır. Kompleks karyotip saptanan grupta hastaların sitogenetik sonuçları ile aCGH sonuçları tam olarak uyuşmamaktadır. Bu durum kompozit karyotip yapısına sahip hastalardaki alt klonların sayısının düşüklüğüne bağlanmıştır. Sadece kompleks karyotip grubunda kopya kaybı saptanan NF1 (n=2) ve TP53 (n=2) genlerinin hastalardaki genomik instabiliteden sorumlu olduğu düşünülmüştür. Kromozom analizinde metafaz plağı elde edilemeyen bir hastada aCGH yöntemi ile çok sayıda kopya sayısı değişikliği saptanmıştır. Sonuç olarak aCGH yöntemi AML hastalarında patogenez ve prognozda etkili olabilecek genlerin ve mikroRNA'ların tespitinde, kromozom elde edilemeyen ve normal karyotip saptanan hastaların değerlendirilmesinde rutin tanıda başarı ile kullanılabilicek bir yöntemdir. Array based comparative genomic hybridization is a high resolution method which allows to detect unbalanced chromosomal alterations throughout the genome.We have performed an aCGH analysis for 18 patients with AML by using Nimblegen 6x630K array platform to determine advantages and disadvantages of aCGH in routine diagnostic pipeline and detect copy number alterations related to disease pathogenesis and prognosis. Patients were evaluated in 3 groups according to their karyotype results. Copy number alterations were determined in all AML patients. Although copy number gains were observed more frequently than losses, frequency of copy number losses were higher in complex karyotype group among other groups in accordance with the literature. We have observed recurrent copy gains at USP18 (n=4), AATF (n=2), CTF1 (n=2) genes in the normal karyotype group which made us think that these genes might have significant effects in the pathogenesis of AML. aCGH method was able to detect mosaicism in the abnormal karyotype group, but the sensitivity was not as high as FISH. aCGH did not detect any cryptic copy number alteration in a translocation carier patient. This may be due to the balanced rearrengement translocation or the probes may not cover the translocation region in the patient. Cyogenetic and aCGH results were not concordant in patients with complex karyotype. It might be related to the low number of subclones in composite karyotype patients. It was thought that copy losses of the NF1 (n=2) and the TP53 (n=2) genes might be responsible for the genomic instability in complex karyotype group. Several copy number alterations were detected by aCGH analysis in a patient whose karyotpe analysis revealed no metaphase spread. As a conclusion, aCGH can be utilized to detect the genes and microRNAs which affect the pathogenesis and prognosis of AML, and can also be used to evaluate patients with normal karyotype or patients without karyotype analysis
Collections