Üniversitelerde görev yapan öğretim elemanlarının genel özyeterlik düzeylerinin belirlenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu araştırmada, Türkiye'deki üniversitelerde bilim üreten ve eğitim öğretim faaliyetlerini yürüten öğretim elemanlarının genel özyeterlik düzeylerini etkileyen değişkenlerin belirlenmesi amaçlanmıştır. Öğretim elemanları, Türkiye'deki üniversitelerde ülkenin gelişmesi, ilerlemesi için gereken bilim üretme çalışmalarını yaparken, global anlamda bilime katkı sunmaya çalışırken; bunun yanı sıra rehberlik, eğiticilik, iletişim, işbaşında yetiştirme, inceleme-araştırma soruşturma ile ilgili rol ve görevlerini yerine getirirken genel özyeterlik algıları ne düzeydedir ve bu yeterlik algısına etki eden değişkenler nelerdir? Araştırma, bu temel problem üzerinde desenlendirilmiştir. Bu genel amaç doğrultusunda çalışmanın alt amaçları; Türkiye'deki üniversitelerde görev yapmakta olan öğretim elemanlarının genel özyeterlik algılarının ne düzeyde olduğu ve Türkiye'deki üniversitelerde görev yapmakta olan öğretim elemanlarının genel özyeterlik algılarına etki eden değişkenlerin neler olduğu şeklinde belirlenmiştir.Araştırma, araştırmanın yapıldığı zaman itibariyle belirli bir zaman kesitinde yapılan bir araştırma ve kullanılan teknikler itibariyle de Tarama (Survey) türünde bir araştırma modelidir. Araştırmada kullanılan ölçek, Schwarzer ve Jerusalem (1995) tarafından geliştirilen Genel Öz Yeterlik Ölçeği'dir. Çalışmaya random yoluyla seçilen 50 üniversitede görev yapan toplam 1821 ulaşılabilir akademisyenden 400 öğretim elemanına ulaşılmıştır.Ölçek Likert tipi olup, 4'lü dereceleme sistemine göre düzenlenmiştir. Bilgi toplama aracı, 6 bağımsız değişken ile 10 maddelik genel yeterliliği bildiren ifadelerden oluşmaktadır. Verilerin analizinde SPSS paket programı kullanılmıştır. Verilerin çözümlenmesinde faktör analizi yapılmış, tek yönlü varyans analizi, Post- Hoc LSD testi, t testi teknikleri ile ortalama ve yüzdelikler hesaplanmıştır.Yapılan analiz sonuçlarına göre, 61 yaş ve üstü öğretim elemanları ile Profesör Doktor ünvanına sahip öğretim elemanlarının çaba ve direnç ile yetenek ve güven boyutlarına dair özyeterlik algılarının diğer akademisyen gruplarına göre daha yüksek düzeyde olduğu belirlenmiştir. Bu da alanyazında yer alan olumlu deneyimler, tecrübe ve toplumsal saygınlık gibi faktörlerin özyeterlik algısını desteklediği yönündeki kuramı doğrular niteliktedir.Bu araştırma sonuçları, üniversitelerde görev yapan ve bilim üretmesi beklenen genç öğretim elemanlarının özyeterlik algılarının güçlendirilmesi yönünde teşvik ve desteğe ihtiyaçları olduğunu göstermektedir. This study aims to identify the variables that affect self-efficacy levels of academicians who work at Turkish universities. It focuses upon two main questions: What are their levels of self-efficacy and what variables affect these levels while producing scientific knowledge conducive to national development and to the expansion of science on a global level and performing tasks relating to guidance, instruction, communication, and research? The research is a survey conducted in a specific time period. The scale used in the research is the General Self-efficacy Scale developed by Schwarzer and Jerusalem (1995). This Likert-type measure consists of items rated on 4-point scale. The statements pertaining to self-efficacy contain 6 independent variables and 10 items. The sample has been randomly selected. 1821 academians working at 50 universities were sent questionnaires and 400 of them answered the questions. Data has been analyzed by a SPPS program and factor analysis. The means and percentages have been calculated by one-way variance of analysis, Post-Hoc LSD test, and t-test techniques.The results of the study show that the self-efficacy levels of those academicians holding the title of full professorship and/or aged over 61 are higher than the other academicians in terms of effort, resilience, ability, and confidence. This corroborates the theory found in the relevant literature to the effect that positive experience and social prestige increase perceived self-efficacy levels. Thus, the results of the study indicate that young academicians who are expected to produce scientific knowledge at universities are in need of encouragement and support for improving their self-efficacy.
Collections