The enlightened and Apollonian Utopian worlds of Thomas More`s Utopia and Jonathan Swift`s Gulliver`s Travels
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışmanın amacı, ütopya edebiyatının iki örneği olan Thomas More'un Utopia adlı eseriyle Jonathan Swift'in Gulliver's Travels adlı eserinin ` A Voyage to the Country of Houyhnhnms ` isimli son bölümünü Thedore W. Adorno ve Max Horkheimer'ın aydınlanma düşüncesi ve Frederic Nietzsche'nin insan yaşamındaki ikircikli durumu temsil eden `Apollonian ve Dionysian` terimleri ışığında incelemektir. Bu çalışma geleneksel ütopyaların aydınlanma ideolojisinin sonucu olduğu ve yansıttıkları ideal dünyaların Fransız filozof Jacques Derrida'nın akıl merkeziyetçilik (logocentricism) diye adlandırdığı olgunun ölçütlerine göre şekillendiği önermesinde bulunur. Utopia and `A Voyage to the Country of Houyhnhnms` eserlerinde logos'un nasıl bir işlevi olduğu ve neyi ima ettiğini gösteren veriler bu eserlerin hayali dünyalarında yaşamın her alanında varolan kurallar incelenerek elde edilmiştir. Diğer bir deyişle bu çalışma söz konusu eserlerdeki kurgusal dünyaların oluşmasında aydınlanma düşüncesinin ve akıl merkezciliğin nasıl etkili olduğu ve doğayı, kadını, ilk beni/bilinçaltını ve bedensel dünyayı nasıl dışladığını inceleyen eleştirel bir çalışmadır.Bu çalışma, Nietzsche'nin The Birth of Tragedy isimli eserinde yaşamın ikircikli durumunu anlatmak için kullandığı `Apollonian` ve `Dionysian` karşıtlığını ölçüt olarak almıştır. Nietzsche `Apollonian` terimini `uygunluk, medeniyet, akıl, ölçülülük, kendini koruma` gibi kavramları sembolize etmek için kullanmıştır; `Dionysian` terimini ise `Apollonian` terimine zıt olarak `aşırılık, bedensel zevkler, duygular, aykırılık` gibi kavramları sembolize etmek için kullanmıştır. Bu çalışma kapsamında seçilmiş olan geleneksel ütopyalardaki yaşam tarzını oluşturan kuralların Nietzsche'nin yaşamın bu ikircikli durumunu anlatan terimlerinden hangisine anlamsal olarak uyduğu belirlenir.İlk önce seçilmiş olan geleneksel ütopya örneklerindeki kurallar ve bu kurallara bağlı olaylar belirlenir. Ve her iki ütopyadaki `Apollonian,` yani toplumun her alanını mantık kuralları çerçevesinde kategorize edip, insan doğası üzerinde belirli bir baskı oluşturan özellikler ve ayrıca `Dionysian,` yani toplum içerisindeki aşırılıklar, bedensel zevkler, kadın kavramı, aykırılıkları oluşturan özellikler ve bu özelliklerin uyumlu bir toplum yaratma çabası içerisinde nasıl görmezden gelindiği ya da dışlandığı örneklendirilir. Bu dışlanma sürecinde bireyselliğin yok oluşu, ya da tek tip bireylerin oluşumu ve toplum yararının nasıl bireysel faydanın önüne geçtiği incelenir. Mantığa dayalı her bir kuralın nasıl bireyleri baskı altına aldığı ve, insanların tatmin olmuş, mutlu bir şekilde yaşadıklarına inanılan geleneksel ütopya görüşünün aksine, ütopyadaki vatandaşların tıpkı bir zıt ütopyadaki gibi simge merkezli bir dünyada yaşadıkları ve bu durumdan aslında hoşnut olmadıkları ifade edilmiştir. Aslında ütopya ve zıt ütopyaların temelde aynı mantık üzerine kurulduklarından bahsedilmiştir. Sonuç olarak ütopyaların zıt ütopyalarla birçok benzerliğinin olduğu, her ikisinde de bireyin sıkı mantık kuralları kullanılarak baskı altına alındığı gözlemlenmiştir. Her iki türde yansıtılan dünyaların Nietzsche'nin 'Apollonian' tanımına uyduğu ve Adorno ve Horkheimer'ın tarif ettiği şekliyle aydınlanma düşüncesinin akıl merkezci (logocentric) kurallarına göre şekillendikleri önermesinde bulunulmuş ve buna göre iki türde de 'Dionysian' özelliklerin baskılandığı veya dışlandığı görülmüştür.ANAHTAR KELİMELERİngiliz Edebiyatı ütopya örnekleri, zıt ütopya, Apollonian özellikler, Dionysianözellikler, ütopyaların logocentric dünyaları. The general purpose of this study is to examine Thomas More's Utopia and the last chapter of Jonathan Swift's Gullivers's Travels called `A Voyage to the Country of Houyhnhnms` in the light of Theodore W. Adorne and Max Horkheimer's idea of Enlightenment and Nietzsche's idea of the `Apollonian` and `Dionysian` duality in human life. This study proposes that traditional utopias are the result of Enlightenment ideology and that they represent idealistic worlds according to the parameters of what the French philosopher Jacques Derrida calls logocentricism. The data depicting what kind of function logos has and what it implies is obtained by examining the rules in all areas of life in the imaginary worlds of Utopia and `A Voyage to the Country of Houyhnhnms.` In other words, this is a critical study dealing with the effect of the Enlightenment ideology and logocentricism on the formation of the fictional worlds in the works under consideration and with how in these utopian worlds nature, woman, the primordial/unconscious self, and the world of the body are excluded.The study employs the Apollonian-Dionysian dichotomy Nietzsche presents in his The Birth of Tragedy that explains the duality in human life. Nietzsche used the term `Apollonian` to symbolize such concepts as `moderation, civilization, wisdom, temperance, and self-protection.` On the other hand, Nietzsche used the term `Dionysian` to symbolize concepts like `excesses, bodily pleasure, emotions, and immoderations` as opposed to the `Apollonian.` That the rules forming life styles in the traditional utopias aforementioned are semantically parallel with either `Dionysian` or `Apollonian` is determined within the scope of this study. Firstly, the rules in the traditional utopia examples chosen for the study and the events depending on these rules are determined. And in both works, `Apollonian` elements symbolizing making pressure on society by categorizing every sphere of society in the framework of reason and `Dionysian` elements symbolizing the `illogical sphere, the excesses, physical pleasures, concept of woman, and binaries in society` and how these features are ignored or excluded in order to create a harmonious society are exemplified. In this exclusion process, annihilation of individuality or formation of monotypes and how welfare of society takes priority over the welfare of the individual are examined. Each rule depending on reason oppresses citizens in utopias who live in a logo centric world as in dystopias and they are not satisfied with their situation indeed, as opposed to the traditional idea that people are satisfied and lead a happy life in utopian world is expressed. In fact, it is expressed that utopias and dystopias are based on the same logic.Consequently, it is observed that utopias and dystopias have many similarities and individuals are suppressed by the application of strict rules of logic in both worlds. It can be seen that the worlds represented in both genres are formed according to the parameters of the 'Apollonian' principle and with the effect of the logocentric Enlightenment ideology as defined in Adorno and Horkheimer's work. As such, it can be proposed that in both worlds the 'Dionysian' is suppressed.KEY WORDSExamples of utopia in English Literature, dystopia, Apollonian elements, Dionysianelements, logocentric worlds of utopias, Utopia
Collections