An analysis of the Copenhagen Political Criteria from the perspective of `being a European state`
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışma, Kopenhag politik kriterleri ile `Avrupalı devlet olma` kavramı arasındaki ilişkinin incelenmesini amaçlamaktadır. Soğuk Savaş Dönemi'nin sona ermesi, Avrupalı akademik çevrelerde `Avrupa` ve `Avrupalı` terimlerinin içeriğine ilişkin tartışmaların yoğunlaşmasına yolaçmıştır. Bu gelişmenin bir sonucu olarak, farklı tercihlere dayanan bir çok tanım yapılmıştır. Bu çalışmada, `Avrupa` terimi, genel düzeyde, belli bir bölgede ortaya çıkmış olan `ulus devletler toplumu` olarak tanımlanmaktadır. Özel düzeyde ise, Soğuk Savaş Sonrası Dönem'de kazandığı özellikler sayesinde, bu toplumu en iyi temsil ettiğine inanılan Avrupa Birliği (AB) olarak tanımlanmaktadır. Bu tanımlar ışığında, çalışmada kullanılan `Avrupalı devlet olma` kavramı, hem Avrupa ulus devletler toplumu'na katılma, hem de AB'ye tam üyelik manasına gelmektedir. Kopenhag politik kriterleri'nde belirtilen değerlerin varlığının, hem Avrupa ulus devletler toplumu'nun hem de AB'nin en önemli ayırtedici özelliklerinden birisi olduğu görülmektedir. Özellikle Soğuk Savaş Sonrası Dönem'de, her iki düzeyde bu değerlere verilen önemde büyük bir artış olduğu gözlenmektedir. Bunun sonucu olarak, Kopenhag kriterleri'nde belirtilen demokrasi, hukuk devleti, insan hakları ve azınlık haklarına saygı gibi politik değerlerin her iki anlamda `Avrupalı devlet olma`nın ön şartı olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu bulgulardan hareketle, `Avrupalı devlet olma`yı uzun yıllardan beri değişmez bir hedef olarak benimsemiş olan Türkiye açısından bazı çıkarımlarda bulunulmaktadır. This study aims to examine the connection between the notion `being a European state` and the Copenhagen political criteria. Once the Cold War ended, a debate on the meaning of the terms `Europe` and `European` broke out in the European academic circles. As a result, there emerged various definitions based on different references. In this study, the term `Europe` is, at the general level, defined as a `society of states` in a certain region. At the particular level, it is defined as the European Union (EU) that represents best the European society of states in the post- Cold War period. Under the light of these definitions, the term `being a European state` used in this study means both the participation to this society and accession to the EU. Regarding the connection between the Copenhagen political criteria and `being a European state` in both senses, it is noticed that presence of the values stated in these criteria constitutes one of the most distinctive features of the European society of states and the EU. In particular, there has taken place a great increase in the importance given to these values at both levels in the post-Cold War period. Consequently, the political values of democracy, the rule of law, human rights, and the minority rights have become as pre conditions for `being a European state` in both senses. On the basis of this examination, some concluding remarks concerning Turkey that has long aspired after `being a European state` at both levels are also deduced. ii
Collections