The effects of the Customs Union on Turkish manufacturing sectors
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
11 ÖZET Türkiye-AB Ortaklık Konseyi'nin 1/95 sayılı karan ile, 1959 yılında Ankara Anlaşması ile planlandığı gibi, Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki Gümrük Birliği 1 Ocak 1996 tarihinde yürürlüğe girdi. Gümrük Birliğinin temel niteliği taraflar arasındaki sanayi ürünleri ve işlenmiş tarım ürünleri ticaretinde uygulanan gümrük tarifelerinin kaldırılması ve Türkiye'nin diğer ülkelerle olan ticaretinde Avrupa BirHğinin ortak gümrük tarifesini uygulamasıdır. Gümrük Birliğinin, yeni ticaret yaratmak veya daha önce Birliğe üye olmayan ülkelerden yapılan ithalatı Birlik üyesi ülkelere kaydırmak yoluyla, taraflar arasındaki ticaret hacmini arttırması beklenir. Bu çalışma, Türkiye ile Avrupa Birliği arasında oluşturulan Gümrük Birliğinin Türk dış ticareti üzerindeki ticaret yaratma ve ticaret saptırma etkileri üzerine yoğunlaşmıştır. Uluslararası Standart Sanayi smıflandmnasına göre belirlenen imalat sanayi sektörleri için, Gümrük Birliğinin ticaret yaratma ve ticaret saptırma etkilerinin değerlendirilmesi amacıyla Türkiye'nin dış ticaret verileri kullanılmıştır. 1989 yılından 2002 yılma kadar olan dönemin verileri kullanılarak, Gümrük Birliği öncesi ve sonrası yedi yıllık dönemlerin karşılaştırılması suretiyle Türkiye'nin ithalat ve ihracat performasmdaki değişimler incelenmiştir. Gümrük Birliği, Türkiye'nin Avrupa Birliği'nden sanayi ürünleri ithalatının artışı, ve Avrupa Birliği'nin Türkiye ihracatındaki payının azalması ile sonuçlanmıştır. Kısa dönemde, Gümrük Birliğinin Türk üreticilerden daha fazla Avrupa Birliği üreticileri için yararlı olduğu söylenebilir. Türkiye'nin ihracatında ve yurtiçi üretiminde hakim imalat sanayi sektörleri Avrupa pazarında önemli bir gelişme göstermemişlerdir. Buna karşın, bu sektörlerin bir çoğu yurtiçi pazarda Avrupa Birliği üreticüerinin artan rekabet baskısıyla karşılaşmışlardır. Bununla birlikte, Gümrük Birliği, ihracatta ve yurtiçi üretimde pazar paylan göreceli olarak küçük olan baza sektörlerin, Avrupa Birliği pazarına giriş kolaylığı imkanından faydalanmalarım sağlamıştır. ABSTRACT The customs union between Turkey and the European Union (EU), which was envisaged by the Ankara Agreement in 1959, entered into force in 1st January 1996 with the Association Council Decision 1/95. The main features of the customs union are the elimination of tariffs between the Parties and the adoption of common external tariff of the European Union by Turkey on trade of industrial and processed agricultural products. It is expected that the formation of a customs union increase trade volume among its members creating some new trade or diverting member countries' imports to intra-union from the rest of the world. This study focused on the trade creation and trade diversion effects of the establishment of the customs union between Turkey and the European Union on Turkish trade patterns. Total and more micro data on trade of Turkey were used to attempt to consider the trade diversion and trade creation effects of the customs union by manufacturing sectors defined at three-digit level according to International Standard Industrial Classification of all Economic Activities (ISIC - Rev.2). It was examined the change in Turkey's import and export performances compared the seven-year periods before and after the customs union, by using data from 1989 to 2002. It was observed that the customs union resulted in the expansion of imports of manufacturing goods from the EU, and in a decline of the EU's share in Turkish total exports. It can be said that the customs union seems to be more beneficial for the EU's producers rather than Turkish producers in the short run. The leading sectors in Turkish exports and domestic production have not realized significant improvement through the EU's market. In contrary, most of these sectors faced with increasing competition of the EU's producers in domestic market. However, the customs union enabled some Turkish manufacturing sectors, whose market share is small relatively, to use the opportunities of improved access to the EU's market.
Collections