A critical analysis of the political economy of environment and development: Tracing ecological modernization in EU environmental policy and prospects for Turkey
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Çevre politikası 1960'lardan itibaren modern toplumların temel politika alanlarından birisi haline gelmiştir. Bu süreçte, çevre-kalkınma ilişkisi ile ilgili sıfır toplamlı oyun algısı yerini kazan-kazan ilişkisine dair bir inanca bırakmıştır. Bu değişimde rol oynayan en temel unsur, uluslararası alanda kabul gören ve çevre korumasını sosyal ve ekonomik amaçlarla eşit önemde konumlandıran sürdürülebilir kalkınma kavramının çevre literatürüne girmesi olmuştur. Sürdürülebilir kalkınma tanımının çok net olmaması nedeniyle kavramın çeşitli yorumları ortaya çıkmıştır. Sürdürülebilir kalkınmanın zayıf bir yorumu olan ve temel olarak çevre korumasının daha fazla ekonomik kalkınma için gerekli olduğunu savunan ekolojik modernleşme, egemen yorum haline gelmiştir.Bu çalışma küresel, AB ve Türkiye çevre politikalarının analizi yoluyla yukarıdaki argümanlara kanıt sunmayı amaçlamaktadır. Bu bağlamda küresel çevresel yönetişim analiz edilmiş ve ekolojik modernleşmenin temel unsurlarının, özellikle 1990'lardan itibaren, uluslararası çevre politikasını nasıl şekillendirdiği ortaya konmuştur. Bunun yanı sıra, çevre politikası alanında önemli bir uluslararası lider olan ve aynı zamanda üye ve aday ülkelere politika tercihlerini ihraç eden AB'nin çevre politikası ve ekolojik modernleşme arasındaki ilişki saptanmıştır. Son olarak, ekolojik modernleşmenin ulusal düzeyde çevre politikalarının belirlenmesindeki rolünü ve bu süreçte AB'nin etkisini ortaya koyabilmek amacıyla, Türkiye çevre politikası incelenmiştir. Bu tahliller sonucunda bu çalışma, ekolojik modernleşmenin, sürdürülebilir kalkınmanın gerçekleştirilebilmesi için egemen politika stratejisi haline geldiğini ileri sürmektedir. Environmental policy has become one of the central policy fields of modern societies from the 1960s onwards. The perception regarding a zero-sum relationship between environment and development has been transformed into a win-win case throughout this period. The main factor behind this change was the arrival of the universally embraced concept of sustainable development that placed environmental protection on an equal footing with social and economic goals. Different interpretations of sustainable development emerged due to the vague nature of the concept. Ecological modernization, as a weak form of sustainable development and with the core argument that environmental protection is necessary for further economic development, has become the dominant interpretation.This study aims to provide evidence to the above arguments through an analysis of global, EU and Turkish environmental policies. Accordingly, global environmental governance is analyzed in order to demonstrate how the main premises of ecological modernization have shaped international environmental policy, particularly from the 1990s onwards. Furthermore, the links between EU environmental policy and ecological modernization is established as the EU is an important international environmental leader and exports its policy preferences to its member and candidate countries. Finally, Turkish environmental policy is analyzed in order to draw conclusions regarding the role of ecological modernization in the design of national environmental policies as well as the extent of the EU?s impact on this process. As a result of these analyses, this study asserts that ecological modernization has become the dominant policy strategy to achieve sustainable development.
Collections