Türk sineması`nda aylaklık
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Sistem, küçük yaşlardan beri kariyer için büyütülen çocuklara çalışmanın hayatın en önemli ve en zevkli eylemi olduğunu öğretir. Öğretiye göre hayatın merkezi üretimdir. Bunun dışında kalanlar ise işe yaramaz olarak değerlendirilir. Çalışma statüyü ve yaşam standartlarını belirler. İnsanların saygınlıkları buna bağlıdır. Ancak bu doğru değildir. Geçmiş dönemde kölelerin zorla çalıştırılması şimdi toplum dışlanması korkusuyla insanların yeniden zorla çalıştırılması sistemine dönmüştür. Kapitalist düzene geçiş sömürüyü yoğunlaştırmış ve emek sömürüsü doruğa ulaşmıştır. Modern çağ kendi modern kölelerini yaratmıştır.Bu çalışmada dünya sinemasında bolca yer alan boş zaman ve aylaklık olgusunun Türk Sineması'ndaki yeri incelenmiştir. Türkiye'nin kapitalistleşme sürecinde geleneksel yaklaşımı seçenler, moderniteyi eleştirenler ve Türk tipi flanörlerin Türk Sinemasına yansıması çalışmanın ana konularındandır.Bu tezin ana sorusu, Türk Sineması'nda yer alan aylaklık olgusunun bilinçli olup olmadığını incelemek; boş zaman kuramlarının Türk Sineması'nda yer alıp almadığını ve dönem içinde nasıl bir değişim gösterdiğini sorgulamaktır. Söz konusu olgular 1960-2010 yılları arasında, farklı dönemlerde gerçekleştirilen aylaklık temalı üç film (Ah Güzel İstanbul, Tabutta Rövaşata, Bir Aylak Adam) üzerinden çözümlenmeye çalışılmıştır. The contenmporary system teaches children the worth of persuing an enjoyable career. According to the doctrine the center of the life is production. Failing to do so, a child is considered useless since the system determines the standard of living and status of an individual. People's dignity depends on it. However, this is not true. It can be compared to forced labor from the past. The fear of being socially excluded from the system has forced people to become modern slaves. The modern era has created its own modern slaves.In this study the phenomenon of leisure and idleness in Turkish cinema have been explored. During the capitalization of Turkey, the critics of modernity chose a traditional approach, which inreturn is reflected in Turkish cinema.The main question of the thesis is if this idleness idea done consciously in Turkish Cinema and how Turkish cinema reflects this change. Between 1960 - 2010 three films(Aah Beautiful İstanbul, Somersault in a Coffin, An Idle Man) which was about idleness were examined for the said ideas.
Collections