Kişilerarası iletişim bağlamında madde bağımlılarının iletişim süreçleri ve damgalama ile mücadele biçimleri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Madde bağımlılığı günümüz toplumları için giderek büyüyen bir sorun haline gelmekte ve sorunun çözümü pek çok farklı disiplinin bir arada çalışmasını gerektirmektedir. Sorunun çözümünün önündeki engellerden biri de damgalamadır. Damga kavramı Antik Yunan'dan itibaren insanlık tarihinde farklı anlamlar taşıyarak günümüz toplumsal hayatını etkileyen bir fenomendir. Damga önceleri insanları işaretlemek ve toplumun genelinden çeşitli gerekçelerle ayrıştırmak için kullanılırken, günümüzde sadece fiziksel değil sosyal bazı damgalar da benzer işlevleri yerine getirmektedir. Madde bağımlılığı sorununa iletişim alanı çerçevesinden bakmanın, sorunun anlaşılmasına katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Bu tez çalışması ile kişilerarası iletişim bakış açısıyla madde bağımlısı bireylerin damgalanma deneyimleri incelenmiştir. Madde bağımlılığı toplumsal bir sorun olması sebebiyle toplumsal bağlamı göz ardı etmeden, bağımlı bireylerin deneyimleri fenomenolojik yöntem aracılığı ile değerlendirilmiştir. Çalışma kapsamında alkol ve uyuşturucu madde bağımlısı tanısını almış 15 katılımcı ile yarı yapılandırılmış görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Yapılan görüşmeler kendisi ile iletişim, tedavi ve destek ve toplumsal çevre süreçleri ana temaları altında analiz edilmiştir. Çalışmanın sonucunda damgalanmanın madde bağımlısı bireylerin iletişimsel süreçlerini etkilediği görülmüş ve toplumun madde bağımlılığı konusunda bilgilendirilmesi ve damgalanmanın azaltılmasına yönelik iletişimsel stratejilerin oluşturulması önerilmiştir. Substance addiction is becoming a growing problem for today's societies, and the solution of this problem requires a combination of different disciplines. One of the obstacles to solving the problem is stigmatization. The concept of stamp is a phenomenon that has different meanings in the history of mankind since ancient Greece and affects today's social life. While the stigma was initially used to mark people and differentiate them from society in general, some stigmas, not only physical, but also socially, perform similar functions. It is thought that looking at the problem of substance addiction within the framework of communication will contribute to the understanding of the problem. In this thesis, the experience of stigmatization of substance addicts from the perspective of interpersonal communication was examined. Since substance addiction is a social problem, the experiences of addicts have been evaluated by the phenomenological method without ignoring the social context. Semi-structured interviews were conducted with 15 participants who were diagnosed as alcohol and drug addicts. The interviews were analyzed under the main themes of self-communication, treatment and support and social environment processes. As a result of the study, it was seen that stigmatization affects the communicative processes of drug addicts and it was suggested to inform the society about substance addiction and to establish communicative strategies to reduce stigmatization.
Collections