Kadınlarda ağırlık yönetiminin yeme tutum davranışı üzerine etkisinin değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışma hafif şişman ve obez kadınlarda ağırlık yönetiminin bireylerin yeme tutum davranışları üzerine etkisini incelemek amacıyla yapılmıştır. Çalışma İstanbul Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Diyet Polikliniği'nde Aralık 2013- Şubat 2014 tarihleri arasında 19-64 yaş arasında hafif şişman ya da obez olan 50 kadın bireyle gerçekleşmiştir. Bireylerin ilk görüşmede; demografik özellikleri, beslenme alışkanlıkları sorgulanmış, antropometrik ölçümleri alınmış, fiziksel aktivite düzeyleri belirlenmiş ve yeme tutum davranış testi olarak 3 ayrı yeme tutumunun (kısıtlayıcı yeme, duygusal yeme, dışsal yeme) değerlendirildiği Hollanda yeme davranış testi (DEBQ) uygulanmıştır. İlk görüşme sonrasında bireylere kendilerine özgü zayıflama diyet programı geliştirilmiş ve beslenme eğitimi verilmiştir. 12 hafta sonunda bireylerin vücut ağırlık ve antropometrik ölçüm değişimleri kaydedilmiş ve bireylerin yeme tutum davranışlarında meydana gelebilecek değişikliği belirlemek için Hollanda yeme davranış testi tekrar uygulanmıştır. Çalışmaya katılan bireylerin yaş ortalaması 37.8 ± 11.4 yıl olarak belirlenmiştir. Bireylerin diyet programına başlamadan önce ortalama vücut ağırlığı 92,5±17,55 kg, beden kitle indeksi ise 34.6 ± 5,9 kg/m2'dir. 12 haftalık diyet programı sonunda ortalama vücut ağırlığı 85.3± 16.8 kg'a beden kitle indeksi ortalaması 32 ± 5,82 kg/m2'ye düşmüştür. Antropometrik ölçümlerde meydana gelen bütün değişiklikler istatistiksel açıdan önemli bulunmuştur (p<0.05). Bireylerin %80'i daha önce en az bir kez zayıflama diyeti uygulamıştır. Bireylerin daha önce yapmış oldukları diyet sayısı ile başlangıç duygusal skor ve dışsal skor arasında pozitif ilişkiler saptanmış ve istatistiksel olarak önemli bulunmuştur (p<0.05). Başlangıç kısıtlayıcı skor ve diyet yapma sayısı arasında ise anlamlı bir ilişki saptanmamıştır (p>0.05). Bireylerin geçmiş diyet deneyimleri esnasında ailelerinin destek olup olmaması durumu ile başlangıç DEBQ skorları karşılaştırılmış ve ailesi tarafından diyet esnasında destek görmeyenlerin duygusal yeme skoru ve dışsal yeme skoru destek alanlardan anlamlı şekilde yüksek bulunmuştur (p<0.05). Bireylerin enerji ve makrobesin öğesi tüketim miktarlarıyla DEBQ skorları analiz edilmiştir. Bireylerin hem başlangıç hem de 12 hafta süresince uyguladıkları zayıflama programı sonrasında diyetle aldıkları enerji ve makro besin öğeleri ile DEBQ skorları arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulnmamıştır (p>0.05).Bireylere zayıflama diyetine başlamadan önce ve 12 hafta sonunda uygulanan Hollanda yeme davranış testinin başlangıç ve son skor puan farkları ise istatistiksel açıdan önemli bulunmuştur (p<0.05). Sonuç olarak vücut ağırlık kaybı yeme tutum ve davranışlarında iyileşme sağlamaktadır. Present study has been conducted to measure the effect of weight management on the eating behavior of overweight and obese women. The study took place at the Diet Polyclinic of Istanbul Faculty of Medicine's Department of Internal Medicine between December 2013 and February 2014 and on 50 overweight or obese women between the ages of 19 and 64. During the initial interview, the individuals' demographic characteristics, dietary habits, anthropometric measurements were collected, their levels of physical activities were determined and the Dutch Eating Behavior Questionnaire (DEBQ), evaluating three distinct eating behaviors (restricted eating, emotional eating and external eating) of these individuals, was conducted.Following the initial interview, a personalized weight loss dietary program was developed for every individual alongside provision of nutritional education. At the end of 12 weeks of study, changes in body weight and anthropometric measurements were recorded and Dutch Eating Behavior Questionnaire re-applied in order to find out if there have been any changes in the individuals' eating behaviors. Average age of individuals participating in the study was determined as 37.8 ± 11.4 years. Prior to the start of dietary program, average body weight of the individuals was 92,5±17,55 kg and body mass index was 34,6 ± 5,9 kg/m2. At the end of the 12-week dietary program the average body weight of the individuals dropped to 85,3±16,8 kg and the average body mass index to 32 ± 5,82 kg/m2.All anthropometric changes were found to be statistically significant (p<0.05). 80% of the individuals had dieted at least once in the past prior to study. The number of diets that the individuals had applied in their past, their initial emotional and their external scores were all positively correlated and this was found to be statistically significant (p<0.05). However, no significant statistical relationship was found between the initial restricted score and the number of diets applied in the past (p>0.05). Following the analysis of presence of family support during past diet experiences and initial DEBQ scores, it was found with statistical significance (p<0.05) that the individuals who had not received family support during their dieting experiences had higher emotional and external scores compared to the individuals who had received such support. The individuals' macronutrient intakes were compared with their respective DEBQ scores and no statistically significant correlation was found between these scores and the amount of energy and macronutrient intakes of the individuals during the 12 weeks of the diet (p>0.05). Differences were observed between the scores of the two Dutch Eating Behavior Questionnaires applied before the start of diet and at end of the 12-week period and these were found to be statistically significant (p<0.05). It can then be concluded that body weight loss results in an improvement in eating behavior.
Collections