Jinekolojik tümörlerde karsino embriyonik antigen, human korionik gonadotropin ve alfa fetoproteinin doku konsantrasyonu ile plazma düzeyleri arasındaki ilişki
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
54 ÖZET Jinekolojik tümörlerde karsino embriyonik antijen alfa fetoprotein ve human korionik gonadotropin'in doku konsantrasyonları ile ameliyat önce si ve sonrası dönemde plazma seviyelerini araştırdık ve doku kan değerleri arasındaki ilgiyi değerlendirdik. Bu çalışmada kliniğimiz ameliyat servisine müracaat eden toplam 41 olgunun ameliyat piyeslerinden hazırlanmış doku blok kesitleri immunohistokimyasal olarak bağlanmamış antikor peroksidaz antiperoksidaz tekniği ile CEA, AFP ve HCG için tarandı. Bu olgulardan ameliyat öncesi ile ameliyattan 1 ve 4 hafta sonraki dönemde alınan kan örnekle rinde aynı tümör belirteçlerinin plazma seviyeleri tespit edildi. Kırk bir olgunun 22'sinde malign jinekolojik tümör ve 19'unda nonmalign jinekolojik tümör mevcuttu. İmmunohistokimyasal boyama sonuçlarına göre malign grubu oluştu ran 22 olgunun tümör dokularında % 50 oranında CEA, % 18 oranında AFP ve % 27 oranında HCG tespit edildi. Aynı oranlar selim tümörlerden oluşan kontrol grubunda sırasıyla % 37, % 26 ve % 16 olarak bulundu. Aradaki farkın ki kare analizine göre anlamsız olduğu tespit edildi (P>0.05). Ameliyat öncesi dönemde çalışma grubumuzun kontrol olgularında plazma CEA (>2.5ng/ml), AFP (>20ng/ml) ve HCG (>10mİÜ/ml) seviyelerinin sırasıyla % 10, % 0 ve % 5 oranında yükseldiği görüldü. Aynı oranların malign tümörlü olgularda CEA için % 36, AFP için % 4 ve HCG için % 18 olduğu tespit edildi. CEA, AFP ve HCG nin plazma seviyelerinin malign jine kolojik tümörlerde kontrol grubuna nazaran anlamsız derecede yüksek olduğu55 sonucuna varıldı (P>0.05). Toplam 41 olgunun % 76'sında doku CEA konsantrasyonu ile plazma CEA seviyesi arasında uygunluk görülmüştür. Aynı oranların AFP için % 80 ve HCG için % 90 olduğu bulundu. Olgu sayısı az olduğundan ameliyat sonrası plazma belirteç seviyelerinin dağılımı değerlendirmeye alınmadı. Tümör dokusunun belirteç konsantrasyonu ile plazma belirteç sevi yeleri arasındaki uygunluk gözönüne alındığında: Hasta plazmasını bir belirteçler grubu ile taramadan evvel tümör dokusunun immunohistokimyasal olarak çeşitli belirteçler için taranmasının daha pratik olduğu görülür. Ayrıca jinekolojik patoloji laboratuvarında tümör tanısı ve seri plazma ölçümleri için uygun olan belirteci seçme amacı ile immunohistokimyasal boyamanın rutin olarak yapılmasının gerekliliğine inanıyoruz.
Collections