Primer akciğer tüberkülozu hastalarda vücut çinko statüsü ve plazma bakır, seruloplazmin değerlerinin irdelenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
6. ÖZET Kronik bir enfeksiyon olan akciğer parankim tüberkülozunda konağa ait faktörleri en aza indirmeye çalışarak oluşturduğumuz çalışma ve kontrol grubunda, bir çok biyokimyasal parametreyle birlikte, semloplazmin düzeyleri ile esansiyel eser elementlerden çinko ve bakır düzeylerini araştırdık. Çalışmamızda, henüz spesifik tedavi almamış primer akciğer parankim tüberkulozlu hasta grubuna ait kilo, hemoglobin ve plazma çinko değerleri, sağlıklı bireylerin oluşturduğu kontrol grubuna göre anlamlı derecede düşük bulunurken, eritrosit sedimantasyon hızı, plazma bakır ve plazma seraloplazmin düzeyleri ile plazma bakır / çinko oram anlamlı derecede yüksek olduğu görülmüştür. PPD deri reaksiyonu çaplan ve eritrosit içi çinko değerleri açısından ise, bu iki grubun anlamlı farklılık göstermediği saptanmıştır. Çalışma grubunun PPD negatif ve pozitif olguları karşılaştrnldığmda ise, yanlnzca plazma bakır düzeyi ve plazma bakır / çinko oranlan açısından anlamlı farklılık olduğu görülmüştür. Akciğer parankim tüberkülozunda plazma eser elementlerine ait veriler çinko düzeylerinin azaldığı, seroloplazmin ve bakır düzeylerinin ise arttığı şeklinde özetlenebilir. Kronik enfeksiyonlarda görülen çinko eksikliğine primer neden olarak da, enfeksiyon sırasında artan PMNL kaynaklı LEM gösterilmektedir. Ancak çinko emilimindeki azalma ve atılırnndaki artışın da etkili olduğu düşünülmektedir. Azalan plazma çinko 77düzeylerinin en önemli yansıması ise makrofaj ve T lenfositler üzerinde görülün. Ancak bu noktada çinko eksMiğinin derecesi en önemli belirleyicidir. Azalmış makrofaj ve T lenfosit fonksiyonları ile ilişkili olarak, bir tip-IV aşın duyarlılıkk reaksiyonu olan PPD deri reaksiyonu çapının da azalacağı ileri sürülmektedir. Biz çalışmamızda, plazma çinko düzeylerindeki azalmanın ancak intrasellüler düzeylere yansıdığında bu tür bir etkinin meydana gelebileceği sonucuna vardık. Çünki azalmış plazma çinko düzeylerine rağmen PPD deri reaksiyon çaplan etkilenmemiştir ve intrasellüler çinko düzeyinin bir göstergesi olarak seçtiğimiz eritrosit içi çinko düzeyleri kontrol grubuna göre farklı değildi. Enfeksiyon hastalıklarında plazma seruloplazmin ve bakır düzeylerinde meydana gelen artışta, yine enfeksiyon sırasında salman LEM'ün etkili olduğu kabul edilmektedir. Yine enfeksiyon sırasında eser elementlerin fagosit aktivasyonunu indükleyerek serbest radikal oluşumunu yönlendirdiği, meydana gelen doku hasarının sınırlanması ve serbest radikallerin ortadan kaldınlmasına yönelik olarak da, antioksidan özelliğe sahip bir akut faz reaktanı olan semloplazrninin plazma düzeylerinin arttığı bilinmektedir. Plazma bakır düzeylerindeki artışın ise semloplazmine sekonder olduğu ya da basillerin fagositozu ve sindirilmesi sırasında hasara uğramış olan makrofajlardan ortama çıkan bakirli metalloenzim kaynaklı olduğu bildirilmiştir. Bizim çalışmamızda da plazma semloplazmin ve bakır düzeylerinin kontrol grubuna göre anlamlı olarak yüksek bulunduğu görülmüştür.
Collections