Çocukluk çağı immuntrombositopenik purpurasında değişik tedavi seçeneklerinin karşılaştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Bu Çalışma ile İstanbul üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Hematoloji Bilim dalında tanı konulan ve tedavileri tamamlanan, yaşları 2 ay-13 yaş arası değişen Akut tdyopatik trombositopenik purpura' lı (İTP) 205 olgu değerlendirildi. Hastalar klinik ve laboratuar özel likler ile tedaviye verdikleri yanıtlar açısından ir delendi. 1- Olgularımızın 105 'i erkek, 100'ü kızdı (erkek/ kız 1.05). Geçirilmiş üst solunum yolu anamnezi % 20 vakada, ilaç kullanma öyküsü % 5 olguda belirlendi. 2- Klinik bulgularda ilk sırayı ekimoz ve peteşi türünde deri kanamaları, ardından oral kanama ve hema- türi ile mukoza kanamaları almaktaydı, splenomegali vakaların % 9. 3 'ünde saptandı. Hastalığa bağlı ciddi komplikasyon intrakranyal kanama bir vakada gözlendi % 0.5 ve hastanın kaybı ile sonuçlandı.3- Laboratuar bulgularında trombopeni tüm vakalarda 100.000/mm3 in altında idi ve % 70 'inde trombopeni 30.000/mm3 den düşük bulundu. Hastaların % 50 'sinde 11 g/dl altında hemoglobin ile anemi saptandı. Kemik iliği aspirasyonu 106 olguda yapıldı ve % 64 `ünde megakaryositler sayıca artmış, % 28 'inde normal bulundu. 4- Hastaların % 25 'inde hiç bir tedavi uygulanmak sızın spontan iyileşme gözlendi. 5- Olguların % 57 'sinde standart doz kortikosteroid ( prednizolon ) kullanıldı ve % 74 'ünde tedaviye başarı lı yanıt alındı, en erken 4. günde trombosit sayısı 50.000/mm3 ve üzerine çıktı. Yüksek doz metil predni zolon (30 mg/kg/gün x 3) olguların % 16'sında uygulan dı ve bu olguların % 92 'sinde başarılı sonuç alındı, en erken 2. günde trombosit sayısı tehlikesiz düzeye yükseldi, hiper tansiyon ve geçici hiper glisemi dı şında komplikasyon gözlenmedi. 70Yüksek doz intravenöz immunoglobulin (IVIG) % 14 olguda kullanıldı ve % 91* inde başarılı sonuç elde edildi* en erken 1. günde trombosit sayısı güvenli düzeylere yükseldi. Görüldüğü gibi IVIG tedavisi ile başarılı sonuç daha erken olmakla birlikte genel başa rı oranı yüksek doz metil prednizolon ile aynı oran dadır, aralarında istatistiksel fark bulunamamıştır. 7- Olguların % 5 ' inde anti-Rh D immunoglobulin ile tedavi uygulanmış ve % 71' inde başarılı sonuç elde edilmiştir, trombosit sayısı 1. günde tehlikesiz düzeylere yükselmiştir. 8- Yirmibir hastada % 10 hastalık kronikleşti ve bu olguların 11 'ine splenektomi uygulandı. Splenektomi tüm hastalarda güvenli düzeylerde ( 50. 000-200. 000/mm3) trombosit değeri sağladı, ancak bu hastalar zaman zaman nüksler gösterdiler. Splenektoraiye bağlı komplikasyon görülmedi. Sonuç olarak yaptığımız değerlendirmede, akut İTP tedavisinde yüksek doz steroid IVIG tedavileri başarıyönünden fark göstermemiştir. IVIG tedavisinin tek avantajı daha erken yanıt alınabilmesidir. Yüksek ma liyeti ise bu ilacın dezavantajıdır. Ancak yenidoğan bebeklerde ve mukozal kanamalı yüksek riskli hastalar da, veya enfeksiyon bulgularını taşıyan olgularda seçilecek tedavi olmalıdır.
Collections