Suda boğulma tanısında diatom testinin değeri

Abstract

46 ÖZET Diatom testinin duyarlılık ve güvenilirliği ve ülkemizde yaygın olarak uygulanabilirliğinin belirlenmesi amacıyla yapılan bu çalışmada; sudan çıkarılan veya suda boğulma kuşkusu bulunan 175 olgunun 129'unda Adli Tıp Kurumu Morg İhtisas Dairesi'nin istemi üzerine diatom testi uygulanmış, suda boğulma sonucu öldüğü belirlenen 100 olgu ile suda boğulma dışı nedenlerle ölen 9 olgu değerlendirilmiştir. Olguların yaş, cinsiyet ve aylara göre dağılımı, diatom testinin sonuçlan ve tatlı veya tuzlu suya göre organlardaki oranlan arasında anlamlı bir ilişki bulunamamıştır (p>0.05). Diatom sayılanna göre dağılımda akciğerlerde anlamlı fark olduğu (p<0.05) gözlenmiştir. Bu bulgu tanı için beyin ve kemik iliğinde az sayıda diatom bulunmasının dahi kanıt değeri taşıdığını vurgulamaktadır. l1. Çürüme düzeyi ile gözlenen diatom pozitifliğindeki azalma anlamlı bulunmamıştır (p>0.05). Diatomlar ileri çürüme dönemlerine kadar bozulmadan kalabildiklerinden, bu çalışmada elde edilen değerler çürümüş olgularda testin oldukça yararlı olduğunu göstermektedir. Sudan çıkanlan ancak suda boğulma dışı nedenlerle öldüğü belirlenen 9 olgudan 8'inde akciğerler dahil hiçbir organda diatom görülmemesi çok yüksek düzeyde (p<0.0001) anlamlı bulunmuştur. Bu sonuç, diatomlann yalnızca canlıda dolaşım yolu ile vücuda girebileceğini desteklemektedir. Çeşitli nedenlerle karada ölmüş 25 olguluk kontrol grubunda yapılan incelemede olgulann hiçbirinde diatom tespit edilmemiş, suda boğulma olgulannın diatom testi sonuçlan ile yapılan karşılaştırması çok yüksek düzeyde (p<0.0001) anlamlı bulunmuştur. Bu bulgular ışığında diatom pozitifliğinin suda boğulma tanısı için çok değerli bir laboratuvar bulgusu olduğu ortaya çıkmaktadır.Kantitatif incelemenin yamsıra diatomlann kalitatif tayini ve ortamdan elde edilen su ile karşılaştınlması da tanıya destek olacak ve adli incelemeyi kantitatif diatom testinden bir basamak yukan taşıyacaktır.