Erken gebelikte fetal biyometrinin gebelik prognozunu belirlemedeki değeri

Abstract

ÖZET Amaç: Prospektif olarak takip edilen gebe populasyonunda, anomali, abortus ve perinatal sonuçları irdelemek. Erken gebelikte, ultrasonografinin değerini ortaya koymak ve gebelik prognozunu belirlemekteki rolünü araştırmak. Kendi populasyonumuzda, yolk kesesi çapı, tepe- makat mesafesi, baş çevresi, abdomen çevresi ve femur uzunluğu normogramlarını oluşturmak. Materyal ve Metod: İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı'na başvuran, 6 ile 12 gebelik haftası arasında 103 gebe prospektif olarak takip edildi. Gebelere, 6 ile 20. gebelik haftaları arasında 330 ultrasonogram inceleme yapıldı. Gebelerin ultrasonografi ile tetkiki 6 ile 13 gebelik haftalan arasında transvaginal, 14 ile 20. gebelik haftaları arasında transabdominal olarak yapıldı. Fetal anatomi değerlendirildi, yolk kesesi çapı ölçüldü ve fetal biyometrik ölçümler yapıldı.. Prospektif olarak takip edilen gebeliklerin sonuçları değerlendirildi. Bulgular: Takip edilen 103 gebenin 10'u ( %9.7) yapılan ilk ultrasonografilerinde missed abortus tanısı aldı. İlk ultrasonografilerinde fetal kalp atım hareketleri saptanarak takibe devam edilen 93 gebenin 2'si takipte missed abortus oldu. Grubumuzdaki abortus oranı %11.6 (12/103), ultrasonografi ile fetal kalp hareketlerinin gözlendiği gebeliklerdeki abortus oranımız ise % 2.1 (2/93) dir. Bir olguda kistik higroma saptandı, konjenital anomali oranımız %1.07 (1/93) olarak belirlendi. Yapılan 330 ultrasonogram incelemede ekstraamniotik kavitenin en erken 1 1 hafta 4 günde, en geç ise 13 hafta 5 günde kapandığı gözlendi. Yolk kesesi ortalama çapının gebelik haftası ile ilişkisinin en iyi şekilde kuadratik fonksiyon ile belirlendiği saptandı. Gebelik haftasına göre % 95 konfidans intervalin dışında ölçülen ortalama yolk kesesi değerlerinin, abortus ve konjenital anomalinin birlikte değerlendirildiği kötü obstetrik sonucu belirlemekteki, sensitivitesi = %66.6, spesifitesi= % 94.4, pozitif belirleyici değeri= %28.5 ve negatif belirleyici değeri = % 98.8 olarak bulundu. Fetal biyometrik ölçümlerin (tepe-makat mesafesi, baş çevresi, abdomen çevresi ve femur uzunluğu) gebelik haftası ile ilişkisinin en iyi şekilde kuadratik fonksiyon ile belirlendiği saptandı ve gebelik haftalarına göre dağılım grafikleri oluşturuldu. Sonuç: Erken gebelikte, canlı bir gebeliğin mevcudiyeti, gebelik yaşı ve konjenital anomali varlığı ile ilgili sorulara en iyi yanıt transvaginal ultrasonografi ile verilebilir. Fetal anomalilerin erken tesbiti, gebeliklerin daha erken sonlandınlabilmesine imkan sağlar. Erken gebelikte, kendi populasyonumuzda fetusa ve yolk kesesine ait normogramların oluşturulması, gebelik yaşı tayininde, gebeliğin prognozunun değerlendirilmesinde ve erkenden gelişim bozukluklanna neden olabilecek, genetik bozuklukların tanınmasında yararlı olmuştur. 40

ABSTRACT The value of early fetal biometry in assessing the outcome of pregnancy Objective: The purpose of this study is to investigate perinatal outcomes, abortions and abnormalities in pregnant population. We aimed establishing the value of ultrasonography in determination of prognosis during early pregnancy. We intended to create normograms for yolk sac measurements, crown-rump, femur length, head and abdominal circumference in our own population. Design: Prospective clinical study in early pregnant population. Materials And Methods: One hundred and three pregnant women whose gestational age varied between 6 and 12 were followed prospectively in Istanbul University, Cerrahpaşa Medical Faculty, Department of Obstetrics & Gynecology. Patients received a total of 330 ultrasonographic examinations between 6 and 20th weeks of gestation. Between 6 and 13th weeks of pregnancy transvaginal ultrasonography was applied, whereas transabdominal ultrasonography was used between 14 and 20th weeks. During sonographic examination, fetal anatomy was evaluated, yolk sac diameter was measured and fetal biometry was established. These prospectively followed pregnancies were evaluated in terms of gestational outcome. Findings: Ten out of 103 pregnant women (9.7%) were diagnosed as missed abortion. Fetal heart beat was detected at first ultrasonograhic examination in 93 women and during follow-up 2 of them had missed abortion. Abortion rate in our group was 11.6% (12/103) while this rate was 2.1% (2/93) in pregnancies with a positive heart beat at initial ultrasonograhy. Cystic hygroma was detected in one case which constituted the only congenital anomaly seen in our study group. Therefore, congenital anomaly rate was 1.07% (1/93). Extraamniotic cavity was observed to close at earliest 11 weeks and 4 days and latest 13 weeks and 5 days in 330 ultrasonograhic examinations. The relation between average yolk sac diameter and gestational age was best determined by quadratic function. Average yolk sac diameters measured off the 95% confidence interval were associated with poor obstetric outcome which included abortions and congenital anomalies. In this respect, sensitivity was 66.6%, specificity 94.4%, positive predictive value 28.5%, negative predictive value 98.8%. Relation of fetal biometric parameters (CRL, head and abdominal circumferences, femur length) with gestational week was best determined by quadratic function and this data was converted into spread graphs. 41Results: In an early pregnancy, questions regarding existence of a living embryo, gestational age and congenital anomalies can be best answered by using transvaginal ultrasonography. Early detection of fetal anomalies enables us to terminate pregnancies more conveniently. Creating our own normograms of fetal measurements and yolk sac in early pregnancy help to evaluate gestational age, prognosis and to identify genetic disorders which could cause developmental problems. 42