Deneysel neonatal hidrosefali modelinde N-asetilsisteinin lipid peroksidasyonu üzerine etkisi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
7. ÖZET Hidrosefali olduça sık görülen bir antite olmasına ve üzerinde yıllardır çalışılmasına rağmen, patogenezi tam olarak aydınlanamamıştır. Tedavisinde gelişen teknolojiye paralel olarak yeni sistemler kullanılsa da hastaların klinik tablosu ve oluşan nöronal hasar bir ölçüde geri dönebilmektedir. Hidrosefali gelişimi sırasında, birincil mekanik hasarlarıma yanında bir seri komplike biyokimyasal olaylar zinciri ve kısır döngü gelişmektedir. Bu ikincil kendi kendine yıkıma ait hasarlanmanın, nöral dokularda oluşan morfolojik değişimlere ve klinik bulgulara direkt olarak olumsuz şekilde yansıdığı tahmin edilmektedir. Bu ikincil hasarlanmayı, hidrosefali sonucunda periventriküler dokularda oluşan değişiklikler ile oksijen serbest radikallerinin tetiklediği bir biyokimyasal reaksiyonlar zincirinin gerçekleştirdiği düşünülmektedir. Bu reaksiyonların önlenmesindeki ilk yol, periventriküler bölgenin hidrosefaliden mümkün olduğunca az etkilenmesini sağlamaktır. Bu yollardan en önemlisi, hidrosefali tedavisinde bugün primer tedavi şekli olan cerrahi yaklaşımdır (diversiyon operasyonları,endoskopik girişimler vd.). Ancak cerrahi yaklaşıma ek olarak hidrosefalik süreçte ikincil hasarlanma reaksiyonlarını engellemek amacıyla herhangi bir tedavi yaklaşımı mevcut değildir. Son yıllarda santral sinir sisteminin travma ve iskemisi sonrasında gelişen ikincil hasarlanmayı engellemek amacı ile denenen çeşitli ajanların bu alanda kullanımına ait yeterli tecrübe yoktur. Bu çalışmada, deneysel olarak gine domuzlarında oluşturulan neonatal hidrosefali modelinde, hidrosefalik deneklerle kontrol denekleri arasında beyin sapı, frontal korteks, pariyetal korteks ve periventriküler alanda ölçülen lipid peroksidasyonu yönünden istatistiksel olarak anlamlı farkların gözlenmesi, hidrosefalik süreçte tartışılan ikincil hasarlarıma yönünden dikkat çekicidir. Hidrosefalik sürecin başlamasından itibaren serbest radikal toplayıcı olarak tatbik edilen N-asetilsistein, özellikle frontal korteks ve periventriküler alanda, drog verilmeyen gruba göre lipid peroksidasyon düzeylerini istatistiksel açıdan anlamlı kabul edilebilecek bir şekilde azaltmıştır. Bugüne kadar çok ayrıntılı şekilde araştırılmamış olan neonatal hidrosefalinin patogenezindeki ikincil hasarlarıma mekanizması ve bu mekanizmanın farmakolojik açıdan engellenebilirliği, gelecekte belki de yeni tedavi umutlan açabilecektir. özet 78
Collections