Laparoskopik kolesistektomilerde çok yönlü analjezi uygulamasının postoperatif ağrı, kan gazları ve bulantı kusma üzerine etkileri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Postoperatif ağrının etkin tedavisi morbidite ve mortalite ile doğrudan ilişkilidir. Ameliyat sonrası yaşanan ağrı, hastanede kalış ve iyileşme süresinin uzaması nedeniyle açık kolesistektomi yerine safra kesesinin laparoskopik yöntemle çıkarılması gittikçe yaygınlaşmaktadır. Bu çalışmada periferik ağrının tedavisinde nonsteroid antıinflamatuar ajan ve lokal anestezik kullanılırken, santral ağrı için opioidler kullanılmıştır. Amacımız, birden fazla yöntemin birlikte uygulanması ile postoperatif analjezinin ve buna bağlı olarak gelişen bulantı-kusmamn önlenmesinde daha etkin sonuç elde edilebileceğinin araştırılmasıdır. Bu çalışma, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Genel Cerrahi ameliyathanesinde laparoskopik kolesistektomi ameliyatı geçirecek olan 35-65 yaş arasında ve ASA I-II risk grubundan 40 hastada gerçekleştirildi. Operasyon öncesinde premedikasyon uygulanmayan hastalar ameliyathaneye geldiklerinde EKG, arter kan basmcı ve SpCb momtörize edildikten sonra 20 gauge iv kamil ile antekübital bölgeden girilerek %09 NaCl solüsyonu ile intravenöz infüzyona başlandı. İndüksiyon öncesinde 0.2 mg/kg metoklopramid (iv) ve 0.5 mg alfentanil (iv) uygulandı. İndüksiyon ajanı olarak thiopental 5m/kg ve nöromusküler bloker olarak 0.1 mg/kg vekuronyum kullanıldıktan sonra hastalar 37orotrakeal yolla entübe edildiler. Genel anestezi idamesi %50 O2 ve %50 N20 ve isoflorane %1 ile sağlandı. Rastlantısal olarak iki gruba ayrılan olgulardan birinci gruba cerrahi girişim başlamadan 10 dakika önce trokar giriş yerlerine 5 mi % 0.25 lik bupivakain ile cilt infîltrasyonu uygulandı. Her iki grupta da, daha sonraki işlemlerin tamamı her iki grupta da aynı şekilde gerçekleştirildi. Trokarlar yerleştirildikten sonra insüflasyonla birlikte karaciğer çevresine 35 mi %0.25 bupivakain püskürtülerek uygulandı. Uygulamadan sonra 10 dakika beklendi ve ardından cerrahi girişim başlatıldı. Kolesistektomi işlemi gerçekleştrirldikten sonra 20 mg Hyoscin- N -butyl bromid (Buscopan) (IV) ve piroksikam 20mg (İM) uygulandı. Postoperatif dönemde hastalarda ağn ve bulantı- kusma takibi yapıldı. Postop. bulantı kusma minimal, orta ve şiddetli olarak derecelendirilerek antiemetik gereksinimi olup olmadığı gözlendi. Ağn değerlendirilirken VAS (visual analog scale) skorlama sistemi kullanıldı. Hastada ağn yalanması olduğunda 10 mg meperidin iv bolus uygulamalarla titre edilerek uygulandı Hastaların arter kan gazı değerleri şu dönemlerde izlendi: 1-Preoperatif 2-İnsüflasyon öncesi 3-İnsüflasyon sonrası her 15 dakikada bir 4-Batın havası boşaltılınca 385-Ekstübasyondan sonraki 1,2 ve 24. saatlerde İM grupta elde edilen verilerin istatistiksel değerlendirmesi eşleştirilmemiş student- t testi ile gerçekleştirildi. Grup içi verilerin değerlendirilmesinde eşleştirilmiş Student-t testi uygulandı. Nümerik olmayan veriler Mann Whitney U testi ile değerlendirildi, p < 0.05 anlamlı olarak kabul edildi. İki grup arasında yaş, ağırlık bakımından fark bulunmadı. VAS değerleri infiltrasyon uygulanmayan grupta daha yüksek ve meperidin kullanımı daha fazla idi (p<0.05). PO2 değeri ekstübasyon sonrası 2. ve 24. saatlerde ikinci grupta anlamlı olarak daha düşük bulundu (p<0.05). PC02 değeri ekstübasyon sonrası 24. saatte anlamlı düşük bulundu (p<0.05). pH değeri insüflasyon sonrası 15, 30 ve 45. dakikalarda ve ekstübasyon sonrası 1. saatte 2.grupta daha düşük bulundu (p<0.05). Bulantı kusma şikayetinin infiltrasyon uygulanmayan grupta daha fazla olduğu saptandı (p<0.05). Laparoskopik kolesistektomilerde çok yönlü analjezi uygulamasının postoperatif ağn tedavisinde daha etkin olduğu ve iyi analjezi ile kan gazı değerlerinin daha az etkilendiği ve bulantı-kusma şikayetinin daha az olduğu saptanmıştır. 39 SUMMARY The laparoscopic approach to cholecystectomy has shortened the recovery period, reducing discharge times. Postoperative pain and nausea are the most common complications of laparoscopic surgery including cholesystectomy. We hypothesize that the application of more than one modality to prevent postoperative pain may be more efficious. This study has been done in Cerrahpaşa Medical School General Surgery Theatre. 40 patients between 35-65 ages, who scheduled for elective laparoscopic cholesystectomy included in this study. Preoperatively all patients received metoclopromide (İV) 0.2mg/kg and alfentanil (İV) 0.5mg. Anaesthesia was induced with thiopental 5mg/kg and vecuronium O.lmg/kg was administered to achieve muscle relaxation. Anesthesia was maintained with isoflurane %1 and 02 %50 + N20 %50. Patients allocated in to two groups, randomly. Ten minutes before the intraumbihcal and suprapubic incision, local anesthesia (%0.25 bupivacaine 5ml for group I). The following procedures were same in both groups. After the trocars inserted, 35ml 0.25% bupivacaine infiltrated around the gallbladder and liver. Ten minutes later surgery was started. After the cholesystectomy 20mg hyocin-N buty bromid (ÎV) and piroksikam 20mg (İM) were administered. 40cholesystectomy 20mg hyocin-N buty bromid (ÎV) and piroksikam 20mg (ÎM) were administered Postoperative pain was assessed using VAS (visual analog scale) ranging from 0 to 10, where 0=no pain and 10=worst possible pain. If the patients complained of pain they received meperidine lOmg (İV) Nausea was assessed subjectively using a scale ranging from 0 to 2 where 0= no nausea, l=mild nausea not requiring treatment, 3=nausea requiring metoclopromide treatment. Arterial blood gases observed at those intervals: 1-preopertively 2-Before insufflation 3-15 min after insufflation 4-After abdominal air deflation 5-1, 2 ve 24.hours after extubation Student-t test was used for statistically analysis. Main whitney u test was used for statistical analysis of nausea and vomiting. P<0.05 was statistically significant. These were no significant differences between two groups in age and weight. The VAS score and meperidine requirement was significantly lower in treatment group (group I) (p<0.05). Postoperative nausea was significantly higher in group II. 41PO2 in postoperative 2 and 24 hours were significantly lower in group H. (p<0.05) PCO2 in postoperative 24 hours were significantly lower in group II. (p<0.05) pH values 15, 30 and 45. minutes after insufflation and in postoperative 1st hours was significantly lower in group II (p<0.05). The use of multimodal approach to analgesia appears to be effective, offeing less incidence of nausea and vomiting. 42
Collections