Septorinoplastinin burun tıkanıklığı üzerindeki etkisi (Septorinoplastinin nazal pasaj üzerindeki etkisi)
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Septorinoplastinin nazal pasaj üzerindeki etkisini değerlendirdiğimiz çalışmamıza 26 hasta dahil edilmiştir. 20'si erkek, 6'sı bayan olan 26 hastanın ortalama yaşı 26,73 idi. Hastaların hiçbirisinde önceden uygulanan nazal cerrahi, septum perforasyonu veya komorbid hastalık yoktu. 24 hastanın cerrahi müdahale öncesinde, burun tıkanıklığı şikayeti vardı. Cerrahi girişim öncesinde ve sonrasında her hastaya burun tıkanıklığı şikayetlerini, her bir nazal kavite için ayrı ayrı olacak şekilde, 10 puanlık bir skala üzerine işaretlemeleri istenmiş ve vizüel analog skala (VAS) oluşturulmuştur. VAS değerleri hem topikal dekonjestan öncesi hem de sonrasında alınmıştır. Prick testi sonuçlarına göre hiçbir hastada alerjen hassasiyeti bulunmamıştır. Cerrahi öncesinde ve sonrasında burun tıkanıklığının objektif olarak değerlendirilmesi amacıyla akustik rinometri (AR) testi uygulanmıştır. Akustik rinometride nostrilden 2,2 ve 5,4 cm uzaklıklardaki kesit alanları (Ortalama kesit alanı [OKA]1 ve 2) ve hacimler (VOL1 ve 2), her bir nazal kavite için ayrı ayrı ve hem dekonjestan öncesi hem de sonrasında değerlendirilmiştir. Cerrahiden 6 ay sonra ortalama VAS değerleri hem dekonjestan öncesi hem de sonrası anlamlı olarak azalmış bulunmuştur. Akustik rinometride elde edilen ortalama OKA1 değerleri her iki nazal kavitede de, hem dekonjestan öncesi hem de sonrasında anlamlı değişim göstermemiştir. Septorinoplasti sonrasında hastaların önemli bir kısmında burun tıkanıklığı hissi subjektif olarak azalmış ancak bu değişiklik AR bulgularından en önemlisi olan OKA1 değerlerine yansımamıştır. Yine de OKA1 değerlerinde anlamlı değişiklik olmaması, fonksiyon da gözetildiğinde septorinoplasti sonrası ortaya çıkması muhtemel burun tıkanıklığını azaltacağını düşündürmektedir. 26 patients were included in our study evaluating the effect of septorhinoplasty on nasal obstruction. The median age of 26 patients of whom 20 were males, 6 females was 26,73. None of the patients had a history of previous sinonasal surgery, septum perforation and co-morbid disease. 24 patients had a complaint of nasal obstruction before surgery. Participants were asked to mark their subjective feeling of nasal obstruction on a 10 point scale for each nasal cavity and both before and after surgery. By the way visual analogue scales (VAS) were formed. VAS data was taken before decongestion as well as after. None of the patients demonstrated any allergen sensitivity as shown by skin prick tests. Acoustic rhinometry (AR) was performed, both before and after surgery, to objectively evaluate the nasal obstruction. Mean crosssectional areas (MCA) and corresponding volumes (VOL) were taken 2,2 (MCA1, VOL1) and 5.4 cm (MCA2, VOL2) away from the nostril, for each nasal cavity both before and after decongestion. Mean VAS values both before and after decongestion decreased significantly after 6 months following surgery. The change of MCA1 values following surgery didn?t reach statistical significance. The nasal obstruction subjectively decreased following septorhinoplasty in the majority of the patients, but this change did not correlate with MCA1 change. However, the absence of significant change in MCA1 values made us to think that the probability of nasal obstruction minimizes if function is also considered in septorhinoplasty.
Collections