Tiroit kanserlerinde hemoksijenaz ve prolidaz enzim aktiviteleri ile oksidatif stress parametreleri arasındaki ilişkinin incelenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Oksidan stresin kanser vakalarında arttığı bildirilmiştir. Kanser hücrelerinin çoğalmasında hücresel sinyal yolaklarının aktivasyonunda veya inhibisyonunda oksidan stresin rolü olduğu açıklanmıştır. Çalışmamızın temel amacı, tiroit kanserlerinde HO-1 ve prolidaz enzimlerinin oksidatif stres ile ilişkisini ortaya koymak ve bu enzimlerin tanıda tümor markeri olarak ya da tedavi başarısının değerlendirilmesinde kullanılabilirliğini araştırmaktır.Çalışmamıza 31 hasta ve 25 kontrol birey dahil edildi. Kontrol grubunda, PTK hastalarda tiroidektomi öncesi ve sonrası 30. günde; HO-1, prolidaz enzimlerine, oksidan stres göstergeleri olarak malondialdehit (MDA) ve protein karbonil (PC) düzeylerine ve antioksidan savunma sisteminin göstergesi olarak da süperoksit dismutaz (SOD) enzim düzeyine bakıldı.Papiller tiroit kanseri grubunda tiroidektomi sonrası MDA ve SOD serum düzeylerinde anlamlı bir azalma vardı ( p <0.001). Ayrıca, ameliyat öncesi ve kontrol grupları arasında MDA, PC, HO-1 ve SOD düzeyleri karşılaştırılmasında anlamlı fark bulunması yanında ( sırasıyla p<0.001, p=0.003, p=0.006 ve p=0.025), ameliyat sonrası ile kontrol grubu karşılaştırıldığında prolidaz, MDA, PC, SOD değerleri açısından anlamlı fark bulundu (sırasıyla p=0.024, p<0.001, p=0.002, p=0.016).Bu sonuçlar eşliğinde; HO-1 enzim eksikliğinin veya supresyonun papiller tiroit kanseri patogenezinde rol aldığı, prolidaz enzim aktivitesinin PTK oluşumunda rol almadığı düşünülebilir. Fakat daha kesin bilgi elde etmek için apoptotik markerlerin da dahil edildiği, hasta sayısının arttırıldığı ileri araştırmalara ihtiyaç vardır.Kanser patogenezinde oksidatif stresin tartışılmaz rolü göz önüne alındığında ileride, hastaların serumlarında görülen parametrik değişimlerin oksidatif stresin yol açtığı tüm değişikliklerle ilişkilendirilmesi beklenmektedir.Anahtar kelimeler: Papiller tiroit kanseri, oksidatif stres, H0-1, prolidaz It has been reported that oxidative stress is increased in cancer cases and also involved in the proliferation, activation and inhibition of signaling pathways in cancer cells. The main purpose of our study to examine the relation between papillary thyroid cancer, oxidative stress, HO-1, prolidase enzymes and investigate whether these enzymes could be utilized as tumor markers for diagnosis or in the evaluation of treatment?s success.31 patients and 25 control subjects were included in this study. HO-1, prolidase, one of the oxidant stress indicators malondialdehyde (MDA), protein carbonyl (PCO) parameters and superoxide dismutase (SOD) as indicator of antioxidant defense system were measured pre-operatively and 30 days after thyroidectomy in PTC patients and healthy individuals. In PTC group, significant decrease in the serum levels of MDA and SOD after thyroidectomy is observed (each p<0.001). Also, significant difference is observed in the serum levels of prolidase, MDA, PC, and SOD after operations between PTC and control groups (p=0.024, p<0.001, p=0.002, p=0.016 respectively) in addition to significant differences of MDA, PCO, HO-1 and SOD pre-operative serum levels (p<0.001, p=0.003, p=0.006, and p=0.025 respectively). In light of these findings, one can argue that the defiency or suppression of HO-1 enzyme plays a role in the pathogenesis of papiller thyroid cancer, yet has no role in the pathogenesis of PTK prolidase enzyme activity. However, further research with a larger number of patients is needed; such researches should include apoptotic markers in order to obtain more precise information.Given the unquestionable role of oxidative stress in the pathogenesis of cancer, in the future it is expected to associate parametric changes in the serum of patients with all the differences caused by oxidative stress.Key words: Papillary thyroid cancer, oxidative stress, HO-1, prolidase
Collections