Batı Karadeniz`de frengi hastalığıyla mücadele (1860-1922)
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Frengi toplumları olumsuz bir şekilde etkileyen daha çok cinsel yolla bulaşan `Treponema Pallidum` adı verilen bir virüsten bulaşan hastalıktır. Cinsel yolla bulaşmakla birlikte, anneden çocuğa da geçen, ayrıca ortak kullanılan eşyalardan kan ve tükürük yoluyla da geçen bir hastalıktır. Frengi Osmanlı Devleti'nde yoğun olarak 19. yüzyılın son çeyreğinde salgın halini almıştır. Kastamonu Vilayeti çevre kaza, kasaba ve köylerinde de yaygın bir şekilde görülen frengiyle yoğun bir şekilde mücadele edilmiştir. Bu araştırmada Batı Karadeniz'de bulunan Safranbolu, Bolu ve Kastamonu'da frengi ile Osmanlı Devleti'nin mücadelesi değerlendirilmiştir. Osmanlı Devleti frengi ile mücadele kapsamında Safranbolu ve Kastamonu'da olduğu gibi bölgede frengi hastaneleri açmış, doktor ve ilaç gönderdiği gibi mücadele kapsamında yapılacak masraflar için ödenek de ayırmıştır. Devletin içerisinde bulunduğu maddi imkânsızlıklar hastalıkla mücadeleyi güçleştirmiştir; ancak tüm maddi yetersizliğe rağmen devlet elinden gelen hassasiyeti göstermiş, çıkardığı kanunnameler ve nizamnamelerle birlikte hastalığı belli oranda kontrol altına alabilmiştir. Bölgede yaşayan kişilerin tedaviye yanaşmaması ve bilinçsizce davranışları hastalığın tespit ve tedavisini zorlaştırmıştır. Syphilis is a disease that negatively affects the societies and mainly infects people through sexual intercourse. The virus named `Treponema Pallidum` carries this disease. Although it is transmitted sexually, it may also be transmitted to the child by his/her mother or via the, blood, saliva or commonly used objects. Syphilis has become epidemic in last quarter 19th century in Ottoman State. An intense struggle with the syphilis disease, which has been frequently seen in villages and districts of Kastamonu Province, has been made. In this research, the struggle of Ottoman State with the syphilis disease in Safranbolu, Bolu and Kastamonu located in Western Black Sea region was examined. Within the scope of struggle with syphilis disease, Ottoman state has established many hospitals, which have been specialized in syphilis disease, as in Safranbolu and Kastamonu. In addition to the medical doctors and medications, the state has also allocated funds for the expenses to be made in parallel with these efforts. Moreover, the financial problems of the state have complicated the struggle with this disease. Despite all the financial problems, the state has paid significant importance to these efforts and legislated codes and regulations. As a result of these actions, the disease has been taken partly under control. The detection and treatment of this disease has been very difficult since the local people have not paid importance to the treatment and they have acted unconsciously.
Collections