Saul Bellow`un Herzog, Seize the Day ve Dangling Man adlı eserlerinde kendinden kaynaklanan sürgün ve nihai kurtuluş
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
11 ÖZET Yahudi kökenli Amerikalı edebiyatçı Saul Bellow, kaleme aldığı yapıtlarında işlediği insanın kendini evrenin merkezine koyup, kendisini hapsettiği dünyasında yaşadığı `toplumdan soyutlanma` teması ile hem Yahudi kökenli Amerikan Edebiyatı'nda hem de Dünya Edebiyatı'nda çok önemli bir yer edinmiştir. Yapıtlarında genellikle Yahudi kökenli Amerikalıların modern ve büyük şehirlerde karşılaştıkları kimlik arayışı sorununu ve yarattığı entelektüel karakterlerin toplumdan kendilerini soyutlamalarını ve bunun neticesinde çektikleri acılan çarpıcı bir şekilde dile getirir. Yazdığı romanlarıyla 1976 yılında Nobel Edebiyat Ödülü'nü alması Bellow'un edebi dehasını ve bir dünya yazan olarak ne kadar başarılı olduğunu gösterir. Bu tez çalışmasının amacı Bellow'un eserlerinde hayat verdiği baş karakterlerin - Herzog adlı romanda Moses Herzog, Seize the Day' de Tommy Wilhelm ve Dangling Man' de Joseph - kendilerini entelektüel dünyalarına isteyerek hapsedip bunun neticesinde yaşadıkları toplumdan soyutlanmalarını kanıtlamak olmayıp, aslında bu karakterlerin kendi yaptıkları geçmiş hataları hiç sorgulamadan bulundukları durumlardan başkalarını sorumlu tutmaları ve çektikleri yalnızlık acılarının da bunun neticesi olduğunu kanıtlamaktır. Toplumdan kendi hataları ve kendi istekleri neticesinde dışlanmış bu tür karakterler yaratarak, Saul Bellow'un asıl göstermek istediği kişinin geçmiş hatalarını sorgulayarak ve ders çıkararak önce kendisini affedebilecği ve daha sonra da etrafındakileri hoş görebileceği gerçeğidir.
Collections