Kültürel sermaye ve ekonomik kalkınma arasındaki ilişkinin girdi çıktı analizi ve fayda maliyet analizi yöntemleri ile Türkiye için değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Kültürel sermaye son yıllarda sıkça ekonomik kalkınma, sosyal refah, toplumsal bütünleşme konuları ile birlikte düşünülmektedir. Kültürel sermaye birikimi ve ekonomik kalkınma arasında anlamlı bir bağ olduğu görüşü iddia edilmektedir. Bazı ülkerde temelde ekonomik kalkınma için gereken yüksek ekonomik büyüme hızı mevcut iken istenilen insani gelişim ve kalkınma düzeyi yakalanamamıştır. Kültürel sermayenin eğitim kanalı ile bireylerin sosyal ve ekonomik hayata katılımı sağladığı savunulmaktadır.Kültürel sermaye genel olarak toplumdaki entelektüel birikim, sanat, inanç, ahlak, gelenek ve görenekler, iş yapma biçimi, yaşam tarzı gibi tüm manevi değerleri kapsar. Kültürel sermaye ekonomideki fiziki ve beşeri sermayenin miktar ve verimliliğini arttırıcı niteliktedir. Kültür ekonomisi ise girdisi kültürel ve entelektüel sermaye olan çıktıları ise çoğunlukla fikri mülkiyet hukukuna konu olan ürünler, eserler, etkinliklerdir. Kültür ekonomisi kültürel miras, sanat, medya ve yaratıcı hizmetler ana başlıklarından oluşur.Kültür ekonomisi ekonomideki diğer endüstriler ile etkileşim içindedir ve bu etkileşim çarpan etkisi ile ekonomide katma değer yaratır. Bu çalışmanın amacı kültürel sermaye ile ekonomik kalkınma arasındaki ilişkiyi tartışmak, Türkiye için kültür ile ilgili faaliyetlerin çarpan etkisini hesaplanmak ve müzeler örneği üzerinden sosyal fayda ve kentsel dönüşüm katkılarını ortaya koymaktır. Çalışmada Girdi Çıktı ve Fayda Maliyet Analiz yöntemleri kullanılarak kültür ile ilgili faaliyetlerin sektörel çoğaltan katsayısı 1,7 olarak hesaplanmış, müzelerin ise sosyal faydalarının toplum refahı için önem arz ettiği sonucuna varılmıştır.Gelişmiş ülkeler ve uluslararası ekonomi örgütleri kültürel sermayenin ve yaratıcı endüstrilerin istihdam ve gelir arttırıcı potansiyelini çoktan kavramış durumdadırlar. Gelişmekte olan ülkelere tavsiye edilen kültür odaklı ekonomik kalkınma politikaları oluşturmaları, kültürel sermaye birikimi için gerekli mali, hukuki ve idari desteğin devlet tarafından temin edilmesidir. Cultural capital has often been discussed in terms of economic development, social welfare and social integration, and there is a significant relationship between cultural capital stock and economic development. Nowadays, even though many countries have achieved the high economic growth rates necessary for economic progress, they still have not attained the desired level of human development and social welfare. Cultural capital is essential to this, as it includes intellectual capital, art, beliefs, moral values, traditions, ideas, business practices, and customs that are shared by society, all of which serve to increase the output and productivity of physical and human capital. Cultural heritage, art, media and creative industries are thus an integral part of cultural industry, which in turn is involved in the production and consumption of cultural goods. Its main input is cultural and intellectual capital, and its output is any good, service or event that falls within the legal framework of patent rights.Cultural industry is constantly interacting with other industries and this creates a multiplier effect in terms of higher income levels and employment, while also providing social benefits for people as individuals and as members of society. In this way, it supports creativity and strengthens social capital. This study examines the potential economic and social benefits of cultural goods and services for the Turkish economy through the use of an Input-Output Model, and a Cost and Benefit Analysis. Taking cultural industry as its target of research, this study calculates multiplier coefficients and explores the potential social benefits of the museums in a Turkish context.While developed countries have long been aware of the functional role that cultural capital and creative industries play in affecting income and employment, developing countries have been advised to adopt economic development policies that focus on culture. In light of this, governments have been encouraged to assist in the accumulation of cultural capital by providing the necessary financial support and a suitable legal framework.
Collections