The intentions and capabilities of Turkey as a regional power: A structural realist analysis (2012-2014)
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Soğuk Savaş sonrası dönemde yaşanan hadiseler, Türkiye'nin Ortadoğu ve Balkanlar'da kendisini bölgesel bir güç olarak takdim etmesine uygun bir zemin hazırlamıştır. Bu anlamda arabuluculuk, 2002 senesinde iktidâra gelen Adalet ve Kalkınma Partisi ile birlikte bu iddiaya hizmet eden bir vasıta olarak kullanılmıştır. Bu çalışmanın amacı Türkiye'yi arabuluculuk faaliyetlerine sevk eden saikleri ortaya koyarken bir yandan da arabuluculuk konusundaki vakâ tetkikleri yoluyla Türkiye'nin söz konusu iki bölgedeki kabiliyetleri ile birlikte gücünün sınırlarını tespit etmektir. Bu çalışmanın iddiası şudur ki, Türkiye gelişen bir orta-büyüklükte güç olarak maddi güç unsurlarının mahdut olmasından kaynaklanan meselelere ilâveten, bölgesel liderlik iddiasına hem bölgesel hem de küresel güçlerin muhalefeti ile karşılaşmaktadır. With the post-Cold War developments Turkey found a suitable environment to assert itself as a regional leader in the Balkans and Middle East. In this vein mediation became a tool for advancing Turkey's regional role with the Justice and Development Party rule that started in 2002. The aim of this study is to show Turkey's motivations in acting as a mediator while highlighting its capabilities and limits in the aforementioned regions based on case-studies of Turkey's mediation initiatives. It will be argued that Turkey as an emerging middle-power faces important limitations with regards to material capabilities and also resistance from regional and global actors against its regional leadership role.
Collections