Israel`s rapprochement with Russia in the post-cold war era (1991-2011): A diaspora effect?
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
1991 yılında diplomatik ilişkilerin yeniden kurulmasından bu yana geçen otuz yıldan sonra, İsrail ve Rusya Federasyonu, 2011'de `Arap Baharı` olarak bilinen demokratikleşme isyanları sırasında daha önce hiç görülmemiş bir işbirliğine sahip oldu. Her ne kadar bu yakınlaşma konusundaki literatür temel olarak güvenlik temelli açıklamaları benimsemiş olsa da, 1991'de ilişkilerin yeniden kurulmasından Arap Baharı'na kadar olan süreci görmezden gelmektedir. Bu tez, 1980'lerin sonundan itibaren İsrail'e Eski Sovyetler Birliği ülkelerinden göç etmiş Yahudilerin getirmiş olduğu demografik değişim temelinde iki ülke ilişkilerinin değişen doğasına dair bir tartışma sunmaktadır. Eski Sovyetler Birliği Yahudilerinin İsrail'de nelerin değiştiği sorusuna odaklanarak bu çalışma, bu Yahudilerin geniş bir nüfusa ve farklı kültürel özelliklere sahip olmalarını, onları bir `Rus diasporası` haline getirdiğini ve İsrail'in siyasi kuruluşunda ve sonuç olarak dış politikasında etkili hale geldiğini savunuyor. Bu çalışma, diasporanın iç ve dış politikadaki rolüyle ilgili olarak çoklu bir aidiyet duygusu ve değişken bir kimliğe sahip olmanın merkeze alındığı yeni bir bağlamlaştırma ile literatüre katkıda bulunmaktadır. Son olarak, bu tez aynı zamanda İsrail dış politikasının, eski vatanlarının bir diasporası olması olma özelliği taşıyan bu tür toplulukların etkisinden bağımsız düşünülmemesi gerektiğini göstermektedir. After three decades passed since the re-establishment of diplomatic ties in 1991, Israel and the Russian Federation have enjoyed never-before-seen cooperation during the Arab insurgencies for democratisation that started by 2011, known as the `Arab Spring`. While the literature on this rapprochement mainly adopts security-based explanations, it ignores what happened before the Arab Spring in the aftermath of the re-establishment of relations in 1991. This thesis offers a debate on the changing nature of bilateral relations based on the drastically changed demography of Israel after the massive Jewish migration flow the Former Soviet Union countries since the end of the 1980s. By focusing on the question of what the Former Soviet Union Jews changed in Israel, this study argues that these Jews' having a vast population and distinct cultural characteristics, turned them into a `Russian Diaspora` which became effective in the Israeli political establishment and Israeli foreign policy, consequently. This study contributes to the literature on the role of diaspora in domestic and foreign policy with a new contextualization, in which a multiple sense of belonging with a fluctuating identity is centralized. Finally, this thesis also demonstrates that Israeli foreign policy should not be considered without the influence of such communities being a diaspora of their former hostland.
Collections