Türkiye`de modernleşme ve İslamcılık (1980-2000)
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu tez, genel olarak İslamcılık olgusunu ve İslamcılığın Türkiye'deki toplumsal ve siyasal gelişimini, Batı dışı bir toplum olarak Türkiye'nin deneyimlediği modernleşme ve sekülerleşme bağlamında konu edinmektedir. Özel olarak, 1990'lar ile birlikte İslamcılığın bir sosyal hareket olarak toplumsal iktidar alanlarında; siyaset, ekonomi, entelijansiya, vd. güçlenmesini, İslamcı aktörler; siyasal partiler, burjuvazi, entelektüeller ve kadınlar bağlamında analiz etmektedir. Tez, 28 Şubat süreci ve Ak Parti üzerinden yapılan İslamcılığın iflas ettiği ya da dönüştüğüne dair okumaların, İslamcılığı siyasal aktör, hedef ve stratejilere indirgediğini, onun çok-boyutlu, çok-aktörlü bir sosyal hareket olduğu gerçeğini dikkate almadığını iddia etmektedir. Tez, söz konusu dönüşümün temel parametrelerini, İslamcı aktörler, özellikle İslami burjuvazi ve İslamcı entelektüeller üzerine yoğunlaşarak göstermektedir. Çalışma, İslamcılığın Türkiye'de gelişimini ve yaşadığı dönüşümü, Şerif Mardin'in merkez-çevre ilişkileri paradigmasında sunduğu tarihsel arka plan çerçevesinde Pierre Bourdieu sosyolojisinin habitus, alan ve sermaye kavramları üzerinden anlamayı önermektedir. Buna göre Osmanlı/Türk modernleşmesi, merkez ve çevre arasında kültürel bir fay hattı oluşturmuştur. Daha sonradan Kemalizm ve İslamcılık olarak belirginleşecek merkez ve çevreyi ayrıştıran/çatıştıran faktör, tarafların sahip oldukları farklı habitus/yaşam biçimleridir. Çevreye mensup İslamcı aktörler, siyasetten ekonomiye, entelijansiyaya kadar pek çok alanda, bu alanlarda hâkim grup Kemalist seçkinlere karşı kendi yaşam biçimleri ile mücadele içerisine girmektedirler. Tez, işte bu mücadelede tarafların benimsediği amaç, eylem ve stratejilerin, İslamcılığın sistem karşıtı, muhalif bir hareketten sistemle uyumlu, daha muhafazakâr bir harekete dönüşümünde kilit unsur olduğunu iddia etmektedir. This thesis analyzes the phenomenon of Islamism and social and political development of Islamism in Turkey in the context of modernization and secularization experienced by Turkey as a non-Western society. The thesis specially focuses on the rise of Islamism as a social movement in the social power fields; politics, economy, intelligentsia, etc. in the context of Islamist actors such as political parties, bourgeoisie, intellectuals and women, in 1990s. The thesis argues that explanations regarding the failure or transformation of Islamism by focusing on 28 February process and Ak Party, reduce Islamism to political actors, target and strategy and take no account of the fact that Islamism is a social movement with its multi-dimensions and multi-actors. The thesis discusses the basic parameters of transformation of Islamism through concentrating on Islamist actors, especially Islamic bourgeoisie and Islamist intellectuals. The study suggests that the rise and transformation of Islamism in Turkey can be understood with the concepts of Pierre Bourdieu's sociology such as habitus, field and capital in the context of historical background that was explained in Serif Mardin's center-periphery relations paradigm. According to this, Ottoman/Turkish modernization has created a cultural fault line between center and periphery. The factor which seperates/puts in conflict the center and periphery, which later crystallises as Kemalism and Islamism, is the different habitus/way of lives of the parties. Islamist actors in the periphery, in many fields, from politics to economy and intelligentsia, competes with Kemalist elites who are dominant in these fields. This thesis argues that in their competition the goals, actions and strategies of the parties are the key factors in the transformation of Islamism from an anti-systemic, oppositional movement to a more compliant, conservative movement.
Collections