Türkiye`de dış ticaret politika ve uygulamaları
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Türkiye'de 1960 ve 1970'li yıllarda ekonomide sanayileşme politikalarının temelini, korumacı ve ithal ikameci sanayileşme politikaları oluşturmuştur. Buna karşılık, 1980'li yıllardan itibaren ise, dışa açık sanayileşme politikaları uygulanmaya başlandığı görülmektedir. 1980 sonrası dönemde, Türkiye ekonomisi, ihracata yönelik sanayileşme stratejisi ile birlikte dış ticareti de serbestleştirme yoluna gitmiştir. Keza; bu dönemde ekonomi politikasında bazı önemli yapısal dönüşümler de gerçekleştirmiştir. Ancak; ekonomide yaşanan, kronik yüksek enflasyon, imalat sanayindeki yatırım eksikliği, rekabet ortamını geliştirecek değişikliklerin gerçekleştirilmesine rağmen, yeterli verimlilik artışının bir türlü sağlanamaması, kamu finansman dengesindeki olumsuzluklar nedeniyle mali piyasaların stabil hale gelememesi ve reel faizlerin yükselmesi gibi yapısal sorunlar nedeniyle değişim sürecinin gecikmeye uğradığı görülmektedir. Artan iç ve dış borçlar, ihracatın ithalata bağımlılığının yüksek oranlara ulaşması, aşırı değerlenen Türk lirası, ithal girdi bağımlılığı, bütçe ve dış ticaret açıkları ve cari açık, yüksek faiz oranları, imalat sanayindeki yatırım eksikliği son yıllarda karşılaşılan başlıca yapısal sorunlar olarak karşımıza çıkmaktadır. Türkiye ekonomisinde, son yıllarda ithalattaki artış, ihracattaki artışın üzerinde gerçekleştirilmektedir. Buna bağlı olarak da, cari işlemler açığı sürekli olarak büyümektedir. Son yıllarda, Türk Lirasının aşırı değerlenmesine bağlı olarak, ihracata dönük sanayi, ihracatı sürdürebilmek amacıyla, ithal girdi kullanma yolunu seçmektedir. Türkiye'nin ihracatı içerisinde en önemli paya sahip olan sanayi malı ihracatı, ithalatta önemli paya sahip olan ara malı ithalatının yapılabilirliğine bağlı bulunmaktadır. Buna bağlı olarak, Türkiye ekonomisinde, ihracat için yapılan üretimde ithal girdi payı % 66,5 oranına ulaşmıştır. Dolayısıyla, günümüzde % 70 düzeyine yaklaşan ihracatın ithalata bağımlılığı, önemli bir sorun olmaya devam etmektedir. İhracata dayalı sanayileşme stratejisinin başarısı, sermaye ve ara malı üreten endüstrilerin geliştirilmesine bağlıdır. Bu gelişim sağlanamazsa, Türkiye'de dış ticaret açığına ilişkin sorun büyüyerek devam edecektir. Bunu önlemek ve yapısal süreci tersine çevirmek için, ara malı ve sermaye malı üretebilecek endüstrilerin gelişimine yönelik politikaların uygulanması gereklidir. As from point of Turkish economy, the base of Turkish industrializatıon policies has been `Import Substıtutıon` during 1960's and 1770's. Starting from 1980's, export-oriented industrializatıon policies have been implemented. While promoting these policies and liberalizatıon of foreign trade, quite a number of structrual transformatıons have taken place at Turkey's economic policies. However, macro economic problems such as, chronic high inflatıon, lack of sufficient investment in manufacturing industries, inadequate progress at the level of productivity necessary for global competıtıon, unbalanced goverment finance and high real interest rates slowed down the required transformatıons. İncreasing domestic and foreign debts, high dependency of exports to imports, over-valued Turkish Lira, dependency on imported inputs, budjet, foreign trade and foreign exchange deficits, high interest rates and lack of sufficient investment in manufacturing industries are the main structural problems of the recent years. Recently, increase in import is over the increase in export in Türkish economy. Due to this fact current account deficit increases. İn the recent years because of the over valued Turkish Lira, export dependent industry has begun to use import ınput to carry on export. Export of ındustry goods which has the most important rate in Turkish export, depends on the intermediate good import which is the crucial element of the Turkish import. As a consequence, import ınput rate which is used for the productıon of export has reached the level of 66,5 %. For that reason dependency pf export to import that reaches the level of 70 % continues to be an important problem. The success of ındustry based on export depends on the improvement of industry that produces intermediate goods. İf this improvement is not achieved the problem related with foreign trade deficit will increasingly continue. To prevent this and to turn the structural process inside out, the policies which support the improvement of producing intermediate and capital goods should be followed.
Collections