Avrupa tiyatrosunda sahne ve seyirci ilişkisi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
'Avrupa Tiyatrosunda Sahne ve Seyirci İlişkisi' başlığını taşıyan, bu yüksek lisans tez çalışması; tarihsel süreci içerisinde, 'sahne ve seyirci ilişkisini incelemek', tartışmaları bugün dahi geçerliliğini koruyan 'seyircide bir eylem alanının mümkün olup olmadığı' ve de 'seyirci algısını belirleyen ögeler' hususunda bir araştırma yapmak gayesiyle ortaya çıkmıştır.Bu bakımdan ilk olarak sanat olgusu içerisinde alıcı kavramı incelenerek; alıcının, sanat eseri ve sanatçı ile birlikte eşit öneme sahip olduğu belirlenmiştir. Daha sonra alıcının tiyatrodaki karşılığı olan seyirci kavramı araştırılarak, sahnenin tamamlayıcı ögesinin seyirci olduğu ve sahnede yaratılanı kendi bakış açısıyla anlamlandırma yetisine sahip olduğu vurgulanmıştır.Bir şimdiki zaman sanatı olarak görülen tiyatro sanatı, aynı zamanda da bir eylem sanatı olarak değerlendirilmektedir. Hannah Arendt'in eylem tanımlamasında yer alan eylemin sürekliliği göz önüne alındığında; sahnede başlayan her bir eylem, yeni bir eylemi de beraberinde getirmektedir. Bu eylemsellik sahne üzerindeki oyuncuyu etkilediği gibi aynı zamanda edilgen konumdaki seyircileri de bu eylemselliğe sürüklemektedir. Yani seyircinin eylemliliği; oyunu kendi bilgi ve kültür birikimi, yaşantıları, psikolojik durumu gibi pek çok veri ışığında değerlendirme, analiz etme ve yorumlama yetisi olarak kabul edilebilmektedir. Bu bağlamda belirtilmelidir ki her ne kadar bir yönetmen sahnelediği oyun çerçevesinde seyirciye ulaşmak üzere yola çıksa da seyircinin tiyatro eserinden alımlaması farklılıklar gösterebilmektedir. Yapılan tez çalışmasının da temel problemi olarak belirlenen bu durum; tez içerisinde seyirci algısının felsefik ve psikolojik veriler çerçevesinde değerlendirilmesine sebebiyet vermiş; seyirci algısını belirleyen ögeler de sahne üzerinde yer alan göstergeler üzerinden örneklendirilmiştir.Hiç şüphesiz ki yönetmenler; sahnelemelerini, seyirci ile buluşması adına yaratmakta ve bu yolla seyirciye anlatmak istediklerini göstermek üzerine kurgulamaktadırlar. Eğer ki bir yönetmen, seyirci algısını gözetmek ve hedef kitlesini bilmek suretiyle oyuna yöneliyorsa; seyirci ile kurduğu ilişki daha çok netlik kazanacaktır. Bu tez çalışmasının hipotezi olarak da belirlenen bu düşünce yapısından yola çıkılarak; Patrice Pavis'in alımlamanın koşulu olarak sunduğu psikolojik, toplumbilimsel ve antropolojik olmak üzere üç alandaki inceleme yapısı; yönetmenlerin sahneleme sürecinde, seyircinin olanak ve olanaksızlıklarını gözlemleyebileceği bir yaklaşım olarak incelenmiştir. Bu yöntemle; bir yönetmenin sahnelemesi gereken oyunu nitelendirmesi kolaylaşabileceği ve seyirciyle iletişimine de katkı sağlayabileceği düşünülmektedir. This Graduate Thesis titled `Stage and Audience Relationships in European Theatre` examines stage and audience relationships from past to present, and deals with the audience in terms of having room for action as well as the elements that shape audience perceptions.In this line of thought, it has been decided that the receiver in theatre has equal importance as the work of art and the actors. Later on the concept of the receiver in theatre is examined, and it is revealed that the audience is the deciding force, and his/her perception shapes the meaning of the performance.Theatre is also an art of action. Hannah Arendt's definition of the continuity of action suggests that every action done on stage leads to a subsequent action. This line of action not only affects the actors on stage, but also affects the passive audience members who are drawn into the stream of action. The audience's action in this case can be defined as his/her interpretation of the performance on stage as a result of cultural and educational background, past memories, current psychological state and several other factors which affect one's perception. It is important to note that even though a director sets out to reach the audience in a certain tone, what the viewer receives and perceives is entirely personal and cultural. Defined as the fundamental problem in this thesis, this dilemma has led to the evualation of the viewer on a philosophical and psychological level. The exploration of aspects and elements on stage that affect the viewers experience and perception is evaluated by examples.It is without doubt that directors contstruct their staging to connect with the audience, and direct to deliver their vision to the audience in their works. If directors are able to define their target audience and monitor theatrical elements that affect viewer perception, they will be better able to form clearer experience for the audience. This thought defines the hypothesis of this thesis, and Patrice Pavis's three principal perspectives on a spectator's ways of looking: psychological, sociological, anthropological, is offered as a tool for the director during staging, which the audience may abserve their possibilities and impossibilities. With this approach, it is believed that a director can better characterize the given play, and create a more effective and definitive impact on the audience.
Collections