Institutional transformation and corporate governance implications in Turkish banking industry
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Küreselleşme ve sermayenin serbest dolaşımı arttıkça firmalar, yöneticiler, çalışanlar,yatırımcılar ve devletler için yeni ihtiyaçlar doğmaya başladı. Bu nedenle güvenilir bir yatırım ortamı yaratmak, OECD, İMF ve Dünya Bankası gibi bazı uluslararası kuruluşların temel amaçlarından biri haline geldi. Bu kurumların amacı hem ülkelerin hem de firmaların bilgi paylaşımı konusunda yatırımcılarına ve sorumlulukları altında olan diğer tüm kurumlara karşı daha şeffaf, adil ve hesapverebilir olmalarını sağlamaktır. Kurumsal yönetimin altında yatan temel mantık buna paraleldir ve kurumsal yönetim prensiplerini benimseyen ülkeler, hem yabancı hem de yerel yatırımcıyı kendine çekmekte rekabet avantajı sahip olmaktadır. Türkiye de ise kurumsal yönetimin önemi 2001 krizinden sonra anlaşıldı çünkü bu krizin temel nedeni bankacılık sistemindeki yozlaşmaydı. Aile şirketlerinin yoğun olduğu ve gelişmekte olan bir ülke olan Türkiye de, bu tarihten itibaren Türk bankacılık sektörü kurumsal bir dönüşüme girmeye başladı. Kurumsal yönetim ilkeleri ilk olarak 2003 yılında SPK tarafından yayınlandı ve bu tarihten itibaren halka açık şirketler başta bankalar olmak üzere kurumsal yönetime adapte olmaya başladı. Bu çalışma ise, Türk bankacılık sektöründe yaşanan kurumsal yönetim anlayışının benimsenmesini ve adaptasyonunu incelemektedir ve bu kapsamda borsada işlem gören bankaları 2000 ve 2012 yılları arasında ele almaktadır. Ancak çalışmanın temel fokus noktası kurumsal yönetimin önemli bir unsuru olan yönetim kurullarıdır. Kurumsal yönetimi ve kurumsal dönüşümü gözlemlemeyi hedefleyen bu çalışma aynı zamanda varolan tüm denetleyici ve düzenleyici kurumları ve diğer etkin katılımcıları da ele alarak Türk bankcalık sektörünü daha geniş bir perspektifle incelemektedir. Globalization and free movement of capital arise new necessitates for firms, managers, workers, investors and governments. To maintain capital security in such environment is the main concern of various international authorities such as OECD, IMF and WB. The main objective of these institutions is to ensure the countries in general and firms specifically, to become more transparent in information disclosure, fair and accountable to shareholders and responsible to all stakeholders. The corporate governance concept was generated in this manner and countries that follow the principles of good governance gain competitive advantage in terms of attracting both domestic and foreign investors. The need for good governance arose after the financial crisis of 2001 which was caused by corrupted banking industry. This date was taken as the start point of institutional transformation in Turkish banking industry in which corporate governance started to be evolved. As an emerging market and family dominated business environment, governance principles were firstly published by Capital Market Board of Turkey in 2003. Therefore, this study intends to explore the institutionalization of corporate governance practices in Turkish banking industry during 13 years period between 2000 and 2012 by observing the adaptation of publicly traded banks on Borsa Istanbul. By elaborating this institutional transformation period, all existing actors and legal regulations were included to be able to draw a wider picture of the field. However, this study only focused on board of directors, one of the four structural elements of corporate governance. The relationships among governance practices and firm characteristics were also investigated to control if there are differences between the sampled banks.
Collections