Birinci Dünya Savaşı`nda psikolojik bir operasyon olarak Cihad-ı Ekber ilanı
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Osmanlı Devleti'nin Birinci Dünya Savaşı'na girdikten sonra 14 Kasım 1914 tarihinde Cihad ilan etmesi, din ve siyaset ilişkisine önemli bir örnek oluşturur. Cihad-ı Ekber, inanç sistemlerinin toplumsal hareketleri canlandırmaktaki rolünü gösteren bir tecrübedir. Bu ilişkiden yola çıkan çalışma, 1914 yılında Osmanlı Devleti ile İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin toplumsal seferberliğin sağlanmasında cihad ilanına yükledikleri rolü tartışır. Birinci Dünya Savaşı eşiğinde, Osmanlı basınına, Cihad-ı Ekber ilanını Osmanlı kamuoyuna anlatma görevi yüklenmiştir. Basın yoluyla, toplumsal psikolojinin savaşa hazırlanması amaçlanır. Bu şekilde, kutsal bir göreve hazırlanan kamuoyunda savaş karşıtı görüşleri dile getirmek ikinci planda kalacağı için, Osmanlı yöneticileri ortaya çıkan muhalif görüşlerin de önünü kesmiş olacaktır. İttihat ve Terakki Cemiyeti, bu süreçte müttefiki Almanya ile birlikte hareket ederek, cihad ilanının bütün dünya Müslümanları arasında yankılanmasını hedeflemiştir. Bu çalışma, Cihad-ı Ekber'in kamuoyuna duyurulmadan önce, kurgulanma sürecini göstermeye çalışır. 14 Kasım günü şahit olunan söylem, ritüel, dini motifler, toplumsal örgütlenme gibi değişkenlerin üstündeki İttihat ve Terakki dokunuşunu ortaya çıkararak, Cihad-ı Ekber'in neden psikolojik operasyon olarak görüldüğü sorusunu cevaplayacaktır. The Ottoman proclamation of the Great Jihad (Cihad-ı Ekber) in World War I in 1914 sets a good example of the relation between religion and politics. The Great Jihad is also a historical attempt which shows the role of religious belief systems in motivating social movements. In this context, the following study argues the role of proclamation of jihad carried out by the Ottoman leaders – Comity of Union and Progress- in legitimizing the social mobilization. During the period after outbreak of war in Europe and the Ottoman empire's entry, the Ottoman press adopts an Islamic rhetoric and explains to public opinion the necessity of jihad to save the Islam and Muslims around the World. Thus, the Ottoman press is used in order to prepare the psychology of the masses for the new war. In that way, the Ottoman leaders not only block the dissenter opinions but also encourage the Ottoman-Muslim masses by giving them a sacred reason to fight for. The Ottoman leaders and its allied Germany act in unison in the aim of proclaiming this jihad to all Muslim living outside Anatolia. By exploring the touch of Comity of Union and Progress on the factors like discourse, ritual, religious motifs, social organization observed on 14 November 1914, during the jihad demonstrations, this study tries to show the construction process of the Great Jihad and answers why the Great Jihad is perceived as psychological operation.
Collections