Bearing the unbearable: Post-traumatic stress and coping experiences of the tortured political ex-prisoners from Diyarbakır Military Prison in the aftermath of the 1980 coup d`etat
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu tezin amacı, darbe sonrasında 1980 ile 1984 yılları arasında bir dönem Diyarbakır Askeri Cezaevi'nde hapsedilmiş ve ağır işkenceye tabi tutulmuş siyasi tutukluların travma sonrası stres ve baş etme deneyimlerini araştırmaktır. Öncelikle, genel olarak darbenin ve özel olarak Diyarbakır Askeri Cezaevi'nin arkaplanı ve sonuçları ele alınmış; işkence psiko-politik bir perspektiften tartışılmış; ve travmatik stres ve baş etme literatürleri kısaca gözden geçirilmiştir. Sonrasında, her biri kendi içerisinde sentezlenmiş iki grup çalışmadan söz edilmiştir. Çalışma I'de, 80 eski siyasi tutuklunun anlatıları travma sonrası stres bakımından içerik analizi ile değerlendirilmiş ve mevcut olduğunda, alakalı söylem veya eylemleri, Travma Sonrası Stres Bozukluğu'na (TSSB) ilişkin DSM-IV'te (American Psychiatric Association [Amerikan Psikiyatri Birliği], 1994) belirlenen kriterlerden yararlanılarak travma sonrası stres görünümleri olarak kodlanmıştır. Görüşme zamanında katılımcıların pek azının tam bir tanı için belirlenen kriterler ile uyumlu beyan verdiği veya davrandığı, ancak primer travmatik deneyimlerden yaklaşık 30 yıl sonra ve sistematik bir araştırmanın yokluğunda dahi, pek çoğunun halen eşik altı TSSB ile örtüşen deneyimlerinin veya süregelen belli bir sorun veya zorluğunun bulunduğu fark edilmiştir. Bununla birlikte, şiddetli travma sonrasında kronik TSSB'ye işaret eden pek çok çalışmaya kıyasla, düşük oranda mevcut TSSB göstergeleri ile karşılaşılmıştır. Çalışma II'de, 94 eski siyasi tutuklunun anlatıları devamlı işkencenin sürdüğü dönemdeki ve sonrasındaki baş etme çabaları bakımından içerik analizi ile değerlendirilmiştir. Katılımcıların kullandığı başlıca baş etme yolları, sırasıyla, her biri tabi tutuldukları insaniyetsizlik ve vahşetten `kurtulmaları` için kritik birer kaynak olan, politik bilinç ve duruş, sosyal baş etme, ve itaat/kabul olarak saptanmıştır. Çalışmaların sonuçları kendi kapsamlarında literatür ile birlikte değerlendirilmiştir. Ardından her iki çalışmanın kısıtlılıkları ve gelecek bilimsel araştırmalara yönelik öneriler tartışılmıştır. The purpose of this thesis is to explore the post-traumatic stress and coping experiences of the political ex-prisoners imprisoned and severely tortured in Diyarbakır Military Prison after the Turkish military coup d'état of 1980, for a course of time between 1980 and 1984. Firstly, the background to and the aftermath of the coup, in general, and Diyarbakır Military Prison, in particular, are explored; torture is discussed from a psycho-political perspective; and traumatic stress and coping literatures are briefly reviewed. Then, two sets of studies, each of which is integrated in its own context, are introduced. In Study I, the narratives of 80 political ex-prisoners were evaluated with content analysis regarding post-traumatic stress, and relevant discourses or acts, when present, were coded as manifestations of post-traumatic stress, utilizing Posttraumatic Stress Disorder (PTSD) criteria outlined in DSM-IV (American Psychiatric Association, 1994). The results revealed that only a few participants reported or showed stress manifestations in line with the criteria for a full diagnosis at the time of the interview; yet, many still suggested subthreshold PTSD or revealed a certain problem or difficulty almost 30 years after the primary traumatic experiences and in the absence of a systematic inquiry. Nevertheless, compared to studies indicating chronic PTSD following severe trauma, relatively low levels of current PTSD indications were encountered. In Study II, the narratives of 94 political ex-prisoners were evaluated with content analysis regarding their coping efforts during and after the process of constant torture. The predominant ways of coping used by the participants were identified as political awareness and stance, social coping, and obedience/acceptance, respectively, each of which has provided them critical sources to `survive` the inhumanity and atrocity they were subjected to. Each study's results are elaborated along with the literature. Limitations of both and suggestions for future research are discussed.
Collections