The Impact of Turkmen identity on Turkmen foreign policy
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Ill ÖZET Bu çalışmada, öncelikle, milletleşme süreci ve kimlik-dış politika ilişkisi ile ilgili teorik bir çerçeve çizilmektedir. Birinci bölümde verilen teorik bilgiler Türkmenistan yönetiminin uyguladığı milletleşme siyasetinin daha iyi anlaşılabilmesine imkan sağlamaktadır. Benzer şekilde, kimlik- dış politika ilişkisi hakkında verilen bilgiler de Türkmen kimliğinin Türkmen dış politikasına etkisinin incelenmesine katkıda bulunmaktadır. Kimlik-dış politika ilişkisi konusunda yapılan açıklamalarda uluslararası ilişkiler alanındaki popüler teorilerden biri olan `yapısalcılık (constructivism)` teorisi esas alınmıştır. İkinci bölüm ise Türkmen kimliğini ele almaktadır. Öncelikle Türkmen kimliğinin tarihi arkaplanına değinilmektedir. Selçuklu ve Harzemşahlar döneminde İslami kimliğin, sonraki göçebe hayat döneminde ise kabile kimliğinin baskın olduğu ortaya konulmaktadır. Sovyet döneminde ise Türkmenlere Sovyet kimliği empoze edilmeye çalışılmıştır. Bağımsızlıktan bu yana Türkmenistan geçiş süreci yaşamaktadır. Bu sürecin en göze çarpan özelliği ise `kimlik krizi`dir. Türkmen yöneticileri, özellikle de Türkmenbaşı, bağımsızlık sonrası ortaya çıkan kimlik boşluğunu milletleşme politikasını uygulayarak ve bu konuda basm ve eğitim gibi araçları kullanarak doldurmaya çalışmaktadırlar. -** -*? Türkmenbaşı'nın milletleşme politikası azınlıklara karşı ayrımcılık içermemekte; barışçı bir anlayışa ve metodolojiye sahip bulunmaktadır. Türkmenistan halen çokkültürlülüğünü muhafaza etmektedir. Türkmenistan'daki çokkültürlü yapı tarihi mirasın ve ülkedeki azınlıkların bir sonucudur. Bundan dolayı, günümüzde, Türkmen TC j^KftMAKTASyOM MISKttt.IV kimliği Rus, İslam, Türk ve Batı kültürleri gibi değişik ve bazı açılardan da çelişkili faktörlerin tesiri altındadır. Tezin son kısmında ise Türkmen dış politikası üç konu esas alınarak incelenmiştir. Ük ele alman konu Türkmenistan'ın tarafsızlık statüsüdür. Bu konu, Türkmenistan'da dış politika prensibi olmanın yam sıra, bir iç kimlik meselesi olarak da kabul edilmektedir. Türkmenistan tarafsızlık statüsü ile üç hedefe ulaşmayı amaçlamaktadır: uluslararası toplumun barışsever bir üyesi olarak kabul edilmek, iktisadi kalkınmaya ağırlık vermek ve bağımsızlığını muhafaza etmek. İkinci konu ise Türkmenistan'ın Orta Asya entegrasyonu hakkındaki siyasetidir. Bu konuda Türkmenistan, Orta Asya Teşkilatı'na girmeyi reddederek tavrını ortaya koymuştur. Bununla beraber Aral Denizi'nde çevre kirliliği meselesinin çözümü için diğer Orta Asya ülkeleri ile işbirliği yapmaktadır. Türkmenistan bu ülkelerle arasındaki kültürel bağlardan çok iktisadi ilişkileri ön planda tutmaktadır. Bundan dolayı da Orta Asya cumhuriyetlerinin ekonomik yetersizlikleri Türkmenistan'ın onlarla entegre olma ihtimalini azaltmaktadır. Türkmenistan'ın bağımsızlığım koruma noktasındaki hassasiyeti ve güçlü devletlerin bölge üzerindeki menfaat mücadeleleri de Türkmenistan'ın entegrasyon karşısındaki olumsuz tutumunu detekleyen faktörlerdir. Son konu ise Türkmenistan'ın gaz politikasıdır. Türkmen ekonomisi doğalgaza bağlı durumdadır ve bu yüzden gaz ihracatı Türkmenistan'da istikrarlı iktisadi ve siyasi sistemlerin kurulabilmesi için hayati öneme sahiptir. Bundan dolayı Türkmenistan, doğalgazını çok alternatifli boruhatlan ile dünya pazarlarına satmayı ve bu konuda Rusyaya bağımlılıktan kurtulmayı amaçlamaktadır. ABD'nin desteği ile Trans-Hazar boru hattı bu alternatiflerin en önemlisi konumuna gelmiştir. Türkmenistan Hazar Denizi'nin hukuki statüsü konusunda önceleri Rusya ve İran'ın görüşünü destekleyerek Hazar'ın ortak kullammmı savunurken, son dönemde Hazar Denizi'nin kıyıdaş ülkelerin egemenlik alanlarına bölünmesi doğrultusundaki görüşü kabul. Bu üç konu göz önünde bulundurulursa Türkmenistan'ın dış politika prensiplerinden bazıları şu şekilde açığa çıkmaktadır: 1) Türkmenistan dış ülkelerle, özellikle komşuları ile barışçı ilişkilere sahiptir; 2) Realpolitik uygulamakta veekonomik menfaatlere önem vermektedir; 3) Milletüstü bağlan ön planda tutmamaktadır; 4) îkili ilişkilere önem vermekte ve uluslararası örgütlere üyeliği reddetmektedir; 5) Dış politikasında kesin bir yönlenmeye sahip olmayıp pragmatik uygulamalarda bulunmaktadır. Türkmen kimliği Türkmen dış politikası üzerinde, özellikle bu dört prensipte, etki sahibidir. İlk olarak, Türkmenler belirli düşmanlara sahip olmayan, barışsever bir toplumdur ve bu özellikleri dış politikaya yansımıştır, ikincisi, Türkmenler ekonomik menfaatlere ideolojik bağlardan daha çok önem vermektedirler ve bu özellikleri dış politikalarındaki realpolitik uygulamasına zemin sağlamaktadır. Üçüncüsü, Türkmenler bağımsızlıklarından taviz vermek, ya da merkezi bir entegrasyona üye olmak konusunda isteksizdirler. Dördüncüsü, Türkmenler milletüstü kimliklere bağlılık içinde bulunmamaktadırlar. Son olarak da günümüzde Türkmen kimliği belirsizlik içindedir ve bu belirsizlik dış politikaya da yansımakta ve kalıcı bir stratejiden çok pragmatik politikaların uygulanmasını desteklemektedir. ABSTRACT In this dissertation, first, the theoretical concepts related to the nation-building process and identity-foreign policy relations are explained.- These concepts offer a basis to understand the nation-building process in Turkmenistan. They also make easier to analyze the impact of Turkmen identity on Turkmen foreign ^policy regarding one of the new theories of International Relations, constructivism. Second part focuses on Turkmen identity. In the beginning, the historical perspectives of Turkmen identity are explained. Mamie identity was dominant during Seljuk and Khorezm periods. After the collapse of these states, tribal identity strengthened. Then, Soviet rule tried to indoctrinate Soviet identity. After independence, Turkmenistan has undergone a transition period. One of the main issues of this period is identity crisis. Turkmen political elite, especially President Turkmenbashi, aims to fill this gap with governmental nation-building policy using state institutions, such as media and schools. The policy of Turkmenbashi does not involve discrimination of minorities. Therefore, Turkmenistan still preserves its multi-cultural character. There are two main reasons of this: the legacy of history and current minorities. In this regard, Turkmen identity has several aspects, some of which are mutually exclusive; Russian, Islamic, Turkic and Western. On the other hand, it can be said that, since independence, Russian values have relatively decreased and Islamic and Turkic values have increased. I have analyzed Turkmen foreign policy on three significant issues. Firstly, I have touched upon the policy of neutrality. It is presently accepted as not only a foreign policy principle, but also a domestic identity issue in Turkmenistan. Turkmenistan aims to reach three objectives by this policy: being a peaceful member of international society, focusing on economic development, and preserving its independence. Second issue is Turkmen policy on Central Asian integration. Turkmenistan has refused from being a member of Central Asian Organization. On the other hand, it accepts cooperation with other Central Asian countries on Aral Sea problem.Turkmenistan attaches more importance to economic interests than its cultural ties with Central Asian republics. Therefore, economic incapability of these republics negatively affects Turkmen policy on integration. Moreover, Turkmenistan's suspicions, about its independence and the pressure of foreign powerful countries, affect Turkmen refusal of integration. Last issue is Turkmen gas policy. Turkmen economy depends on natural gas. Therefore, gas exportation is vital for sustainable economic and political systems of Turkmenistan. Turkmenistan aims to reach world markets by multi-alternative pipelines, without dependence on Russia. Trans-Caspian pipeline became the most important alternative after the US support. Between 1996-98, Turkmenistan had supported joint management in Caspian Sea in accordance with Russian and Iranian viewpoints. However, it changed its perspective about the legal Status of Caspian Sea: presently it supports national division of Caspian Sea. Turkmenistan has four foreign policy principles regarding these three issues: 1) Turkmenistan has peaceful relations with other countries, especially its neighbors; 2) It uses realpolitik and emphasizes economic interests; 3) It does not respect to supranational ties; 4) It prefers bilateral relations and refuses supranational organizations; 5) Turkmen foreign policy does not have Grand Strategy and is in flux; therefore, Turkmenistan uses pragmatism. Turkmen identity has impact on Turkmen foreign policy, particularly regarding these five principles. First, Turkmens are peace-loving people and they do not create enemies in their minds. Second, Turkmens are stressing on the importance of material gains rather than ideals or ideologies. Third, they do not respect to supranational ties. Fourth, they refuse any concession from their independence, even to a central integration mechanism. Finally, Turkmen identity has been in a transition period and has several ambiguous aspects; therefore, it could not determine exact direction to Turkmen foreign policy and on the contrary it offers a basis for conjectural foreign policy implementations.
Collections