Execution of the European Human Rights Court`s decisions and their effects in Turkish Domestic Law
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
TÜRKÇE ÖZET İnsanlar haklan her ne kadar yalnızca günümüz meselesi olmazsa da hukuki bir düzenlemeye konu olması geçmiş olduğumuz 20. yüzyılın ikinci yansına nasip olmuştur.Günümüzdeki uygulamanın daha iyi anlaşılabilinmesi için İnsan Haklarının kaynaklan hakkındaki görüşleri,Türkiye'de ve Dünya'da İnsan Haklarının gelişimini anlatmakla tezimize başladık. Birinci bölümde İnsan Haklan'nın bir ülkenin genel yönetim şemasmın çizildiği ve insanların haklannm ana hatları ile belirtildiği için anayasalar, özellikle Türkiye Cumhuriyeti anayasalan üzerinde aynntılı olarak duruldu, bunlan kısaca bir özetlemek gerekirse. Olağan dönemde hazırlanmış ilk Anayasamız olan 1924 Anayasası'nda temel hak ve özgürlüklere yer verilmiştir. Burada hak ve özgürlüklerin sınırlan üzerinde durulmamış ancak bunlann nasıl korunacağından da bahsedilmemiştir. Üçüncü Anayasamız olan 1961 Anayasası'nda ise hem temel hak ve özgürlüklere yer verilmiş hem de bunlann sınırlanmasına düzen getirilmiş, hem de bunlann özellikle yasama ve yürütmeye karşı garanti sistemi oluşturulmuş: yasama'nm denglenmesi için ikinci meclis `Cumhuriyet Senatosu` kurulmuş, ve hem yürütmenin hem de yasama'nm eylemlerinin Anayasa'ya uygunluğunun denetimi için Anayasa Mahkemesi bu dönemde ihdas edilmiştir. 1982 Anayasasındaki temel hak ve hürriyetlerin düzenlenmesi Avrupa İnsan Haklan Sözleşmesi'ne en uygun sözleşme olmuştur çünkü nerdeyse aynen tercüme edilmiştir. İkinci bölümde Avrupa İnsan Haklan Sözleşmesi 'nden insan haklan konusunda dünya hukuk düzeninde meydana getirmiş olduğu devrimlerden bahsedildi. Bu sözleşme bazı yazarlarca Avrupa Topluluğu'nun Anayasası olarak kabul edilmektedir. Devrim olarak kabul edilebilecek olan yeniliklerden brincisi egemenlik haklarının en önemlilerinden biri olan `Yargı Hakkı`nın başka bir güce de özgür irade iletanınmasıdır. Bu sözleşmenin ikinci devrimi `bireyleri` uluslararası hukukun bir sujesi durumuna getirmesidir. Üçüncü bir devrimde gerçekten işleyen, kararlarının ulusal mahkeme kararlarının yerine getirildiği gibi infaz edildiği bir uluslarüstü mahkemenin kurulmasıdır. Üçüncü bölümde yabancı ülkelerle yapılan sözleşmelerin Türk hukukundaki yeri belirtilmiş, bu konu üzerindeki iki trendden basedilmiş ve Türkiye'nin monist sistem üzerinde herne kadar konsensüs olmamışsa da çoğunluk sağlanmış birgörüştür. Bu bölümün ikinci kısmında ise yabancı mahkeme kararlarının Türkiye'de tanınması ve tenfizi üzerinde duruldu, Türk Miletlerarası Usul Hukukunun esasen özel hukuk ile ilgili meşelerle ilgili verilen yabancı mahkeme kararlan ile ilgili olduğunu ancak bunun ceza kararlannmda da uygulanabileceğinden bahsedildi. Türk Anayasasının 90. maddesine göre: `usulüne uygun olarak yürülüğe giren anlaşmalar kanun hükmündedir` buna göre Avrupa İnsan Haklan Mahkemesinin yabancı mahkeme sayılamayacağı, dolayısı ile vermiş olduğu kararların diğer yabancı mahkeme kararlanndaki yönteme göre tenfız edilmesinin mümkün olmadığından bahsedildi. Ancak bu Avrupa İnsan Haklan Mahkemesinin bir Uluslararası sözleşme ile kurulduğu gerçeğini değiştirmeyeceği ve sonuçta sözleşme hükümlerine göre hareket edilmesi gerektiği anlatıldı. Mahkeme kararlan verilen hükme göre ya doğrudan verilen hükümlerin yerine getirilmesi (sadece tazminatın ödenmesi ile ilgili hükümlerde), veya tazminatın yanında duruma göre bazı hallerde önceki durumun mağdur lehine tekrar düzeltilmesi (eski hale iade) veya iadei muhakeme yöntemine başvurulması, kararın tenfîzinin gerçekleşmesi için gerekebilir. Bir kurumun (Devlet Güvenlik Mahkemesi gibi) veya sürekli ihlal kararlarına sebebiyet veren kanunlann (TCK 312, TMK 8...gib ) değiştirilmesi gibi bazı görevler yüklemiştir sözleşme taraf ülkelere, yani kısaca Avrupa İnsan Haklan Sözleşmesi sadece tanınmayı, kabul etmeyi değil bunun yanında gerekli düzenlemelerin, değişikliklerin yapılması gibi aktif bir takım görevler yüklemiştir. Mahkeme kararlarının yorumu ve uygulanması taraf ülkelerin kendilerine bırakılmıştır ancak bu devletlerin tamamen kendi keyfi tutumlarına göre kendi algılamalarına göre bunlan uyulayacağı anlamına gelmez, nitekim devletler yapmış olduklan eylemleri, yenilikleri Bakanlar Komitesine rapor halinde bildirmekle görevlendirilmişlerdir. Yukanda özetlediğim şemaya göre Türkiye'deki uygulamayı, yapılan kanun değişiklikleri, ve bunların en iyi şekilde yerine getirilmesi için hükümetin almış olduğu tedbirleri özellikler gözaltına alma, işkence yasağı ile ilgili konularda yapılan değişiklikler Avrupa İnsan Haklan Mahkemesi kararlan ışığında anlatıldı. Son olarak da, Türkiye'de insan haklan ihlallerini önlenmesi için kurulan TBMM İnsan Haklannı İnceleme Komisyonu ve İnsan Haklan Koordinatör Üst Kurulunun kuruluşlan, çalışmalan ve Türk İnsan Haklan hukukuna etkilerinden bahsedildi. ABSTRACT Although, human rights issue is not only the matter of our age its most important jurisprudential regulations could be done in the second half of the past 20th Century. For a better understanding of today's Human Rights practice that study began with a summary of definite opinions about the sources of Human Rights, and historical implementation of human rights in the World and in Turkey. As they are the frame of the state and main sources of human rights, Constitutions are very important to guarantee human rights and freedoms. The first constitution of Turkish Republic was prepared in 1924. In that constitution they had placed classical fundamental rights and freedoms. There was no restriction in the constitution but also there was no guarantee of safeguarding of freedoms. In 1961 constitution freedoms, their limits and their safeguarding were regulated. Those freedoms were guaranteed either against Parliament or against Government. First of all `Senate of Republic` was established to balance the parliament, secondly for constitutional controlling of the legislation or execution Constitutional Court was constructed. The 1982 Constitution was the most compatible constitution in the respect of the European Convention on Human Rights, because the regulation of human rights and freedoms are almost the translation of European Convention on Human Rights. In the second chapter the revolution that the European Convention on Human Rights made on the world legal order had been described. This convention is accepted as the Constitution of Europe. May be for the first time in the history states accepted to transfer one of the most important right of sovereignty `judgment` to another power by their free will. Second revolution was by the 25th Art. individuals became a subject of International Law. Third revolution was constructing a Supra National Court, which was really functional, which judgments are binding the states like the judgments given by national courts. The two general trends in the placement of treaties in domestic laws are discussed: monist and dualist views. Although there is not a consensus among the Turkish scholars generally monist view is accepted by most of the scholars, and by the jurisdiction. At the second part of that chapter some information about theexecution of foreign courts' decisions in Turkey is given. And we continued by saying that those rules that have been constructed by Turkish International Procedural Law are in fact for the civil, private issues but there is no negative rule to interpret for not using those rules for the criminal judgments. According to the 90th Article of Turkish Constitution the international agreements that are duly put into effect carry the force of law. From that respect ECTHR could not be accepted as a foreign court and for that reason Turkish International Procedural Law could not be applied to its decisions. But that would not change the reality of conventionality of the ECTHR. From that point of view Turkey should behave according to the rules that had been accepted by the convention. The decisions of the ECTHR are executed directly if they are just about paying compensation, but if paying a compensation would not be enough at some occasions, according to the situation retrial or restitution could be the execution of the decision given. Some times the problem is the law or the entity (like State Security Courts) itself, at that moment execution could only done by changing the law or amending the entity. In short that could do a summary, ECHR did not only wait the respect of the state by passive acceptance, it also requires active attitudes. Interpretation of the decisions and their implementation methods are left to the states, but they are not completely free in that respect, as matter of fact, they are under the obligation of reporting their implementations to the Committee of Ministers. According to that frame some examples from the legislations and the precautions of Government to fulfill those regulations, especially the regulations of Prime Ministry about the detention period and the duties of police for the people who are arrested, and reforms that had done especially for abolishing the torture are described under the respect of the decisions given by ECTHR. As a final some information about the Turkish Supervision system for the protection of fundamental rights and freedoms is been given: a brief information about Human Rights Investigation Commission of Grand National Assembly and Human Rights Coordinating High Committee, their construction, their studies and their contribution on Turkish Human Rights system.
Collections