Ismail Pasha`s Governorship in Egypt: 1863-1879
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Mısır'da İsmail Paşa'nın Valiliği, 1863-1879İsmail Paşa dönemi, Mısır tarihi açısından son derece öneme haizdir. O, 19. yüzyıl Mısır'ının iki önemli şahsiyetinden biriydi. Avrupa'da eğitim gördü ve Fransız hayranı olarak yetişti. O'nun, Mısır'ı dünya arenasında temayüz ettirme hırsı, yönetiminin nihayete erdiği 1879 yılına gelindiğinde bir çöküşle sonuçlandı. Tıpkı Muhammed Ali gibi, O da Avrupalı Güçler tarafından bilinir bir devlet adamı olmak istemişti. Bu uğurda, çeşitli vesilelerle sultandan kendi muadillerinin o dönemde sahip olmadığı ayrıcalıklar elde etmeye çalıştı. Büyük Güçlerin Mısır üzerindeki dengeleri de Mısır'ın dış işlerinde olduğu kadar iç işlerinde de belirleyici bir etki meydana getirdi. Büyük Britanya ve Fransa, kendi menfaatleri doğrultusunda Mısır'a ilgi duyan iki büyük taraftı. 16 yıl boyunca süren idaresinde, İsmail Paşa çoğunlukla bağımsız bir yönetici gibi davrandı. Bazen eylemleri, Bab-ı Âli tarafından bazen de Büyük Güçler tarafından engellendi. Sultan'ın bir temsilcisi olarak, imparatorlukta hiç kimse O'nun kadar güçlü değildi. Ölüm cezalarını kendi onaylayabiliyor, Avrupalılardan borç temin edebiliyor ve zaman zaman sınırlandırmalar getirilse de, kendine ait bir orduya sahip olabiliyordu. O; Mısır'daki en güçlü çiftçi ve tüccardı. Hazinenin mal varlığını istediği gibi cömertçe kendi malıymış gibi harcayabiliyordu. Hiçbir kanun ve sınırlandırma O'nu kendi zevki namına müsrifçe harcamalar yapmaktan alıkoyamıyordu. Sonuç olarak, O her açıdan, Ortadoğulu bir yöneticinin özelliklerini yansıtıyordu.1875-1879 yılları, Avrupa ile hidiv arasında Mısır'ın kontrolü adına güç dengesi açısından eşit olmayan bir dönemi ihtiva eder. Avrupa, İsmail'in ekonomik ve siyasi gücünü yok etmek için Mısır'ın borçlarını kullanmaya başladı. İsmail borç ödemeleriyle baş edemeyince, uluslararası kurullar Mısır'a dayatıldı. Uluslararası control; kamu borç komisyonu ve Fransız ve İngiliz eşbaşkanlarından oluşan İkili Kontrol adındaki yapılarla kendini gösterdi. İki yıl sonra, İsmail kendisi ve ailesine ait mülkleri ve gayrimenkulleri kaybetti ve Nubar Paşa'nın başkanlığında bakanlar kurulu oluşturuldu. Bakanlar kurulunun oluşturulmasıyla İsmail kabinenin dışında bırakıldı. 1879'da İsmail milli programı açıkladı. İngiltere ve Fransa Almanya ile anlaşarak sultandan Hidiv İsmail'i azletmesi talebinde uzlaştı. 26 Temmuz 1879'da İsmail azledildi ve yerine oğlu Tevfik geçirildi. Arşiv belgelerine dayanarak Hidiv hakkında özellikle O'nun sürgün yılları üzerine Başbakanlık Osmanlı Arşivi'nde değerli bilgiler bulmak benim için mümkün oldu ve bunlar 3. Bölümün temel kaynağını teşkil etti. Ismail Pasha?s reign in Egypt has a prominent significance for Egypt?s history. He was one of the most important figures in the region during the 19th century. He was educated in Europe and was admired by the French. His personal ambition to bring Egypt onto the world stage gave birth to an absolute decline at the end of his rule. Just as his predecessor, Muhammed Ali, he wanted to have closer relations with the European Powers. For this sake, he tried to obtain extra privileges above those his counterparts enjoyed during the same period. The Great Powers? (Britain and France) were as influential over Egypt?s internal domestic affairs as they were over her foreign affairs. Great Britain and France were the two strongest sides with self-interests in Egypt?s fate. During his 16 year period of governorship, Ismail Pasha mostly behaved as if he were an independent ruler. Sometimes he was hindered while taking actions partly by the Sublime Porte (administrative body of the sultan of the Ottoman Empire) and partly by the Great Powers. As a governor of the sultan, nobody in the empire was stronger when compared with him in connection with his independent rights to execute death sentences, taking loans from Europeans, having his own, from time to time, unlimited army. He was the most powerful merchant and entrepreneur in Egypt. He could generously use the treasury?s assets as if they were his own. No law or limitation could restrain him from making extravagant expenditures for his own pleasure. As a result, he reflects the characteristics of a Middle-Eastern ruler in every respect.The period of 1875-79 was marked by an unequal struggle between Europe and the khedive (governor of Egypt appointed by the sultan) for the control of Egypt. Europe began to use the debts to destroy Khedive Ismail?s economic and political power. When Ismail was not able to cope with the debt payments, international bodies were imposed upon Egypt. International control was exercised through the Caisse de la dette publique (Public Debt Commission) and British-French Dual Control. Two years later he lost control of his family?s estates and a cabinet of ministers headed by Nubar Pasha was established. Ismail was separated from the cabinet by the creation of the council of ministers. In 1879, Ismail drew up a national program. Britain and France agreed to join with Germany in demanding the deposition of Ismail by the sultan. On 26th June, 1879 Ismail was deposed and succeeded by his son, Tevfik. It was possible for me to find archival documents in Başbakanlık Osmanlı Arşivi giving information about the khedive?s years in exile. I used these as the basic sources of Chapter 3.
Collections