İslam hukukunda Hıtbe (kız isteme) ve nişanlılık dönemi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
İnsanoğlunun mutlu bir yuva kurmak ve kendisiyle huzur bulacağı bir eşe sahip olabilmesi için evlenmek yüce dinimiz İslâm'a göre meşrû bir yol, Allah Rasûlü (s.a.v)'nün ümmetine tavsiye ettiği önemli sünnetlerindendir. Onun içindir ki İslâm toplumları bu sünnete büyük önem vermiş, aile hayatını kutsal bir kurum kabul etmişlerdir. Geçmişten günümüze bu kurum, toplumumuzun ve dinimizin en çok üzerinde durduğu bir yapı olarak karşımıza çıkmıştır. Bu yapıyı korumak için en önemli tedbirleri ise yine yüce dinimiz İslâm almıştır. Hayatımızın her alanında olduğu gibi aile hayatının kuruluş aşamasında da mukaddes dinimiz bir takım kurallar koymuş ve biz inananları bu konuda aydınlatmıştır. Bizde tezimizde evlilik öncesi aşamada İslâm'ın koyduğu bu kuralları açıklamaya çalıştık. Tezimizi yazarken Kur'ân, sünnet, naslar, fukaha'nın içtihatları, son dönem İslâm hukukçularının meseleye bakış açıları ve modern hukuktan faydalandık. Hıtbe (kız isteme) ve nişanlılık dönemi, evliliğin ilk aşaması olduğu için hem Allah (c.c), hem de Allah Rasûlü (s.a.v) eşlerden birinin diğerini iyi tanıyarak evliliğe sağlam bir adım atması için evlenmeden önce hıtbe'yi meşrû kılmıştır. Çalışmamızda özellikle genç neslin evlilik öncesi İslâmî çizgiden uzak, tamamen nefsânî olarak hareket ettikleri bu aşamada birbirlerini görme, görüşme hususundaki uyulması gereken sınırlara dikkat çekmeye çalıştık. Bir mü'minin her istediği kadınla evlenmeyeceğini, evlenilmesi yasak olan kadınlara evlilik dahi teklif edemeyeceğini, Kur'ân ve sünnet'e uygun bir evlilikte eşte aranması gereken nitelikleri açıklamaya çalıştık. Evlilik teklifi yapılamayan kişiler zikredilirken özellikle iddet bekleyen kadınların evlenmesiyle alakalı detaylıca açıklama yapıp, başkasının dünür olduğu bir kadına dünür olan olumsuz bir cevap almadıkça tâlip olunmasının yasak olduğu, hangi durumlarda kadına tâlip olunması gerektiği konularına dikkat çekmeye gayret ettik. Tezimizin ikinci bölümünde ise özellikle günümüzde sıklıkla karşılaştığımız nişanın bozulmasından sonra ortaya çıkan mehre mahsûben verilen takı, para, tarafların birbirlerine verdikleri hediyeler, maddî ve mânevî tazminat konusuna, İslâm hukuku açısından Kur'ân, sünnet, mezhep imamlarının görüşleri, son dönem İslâm hukukçularının meselelere bakış açıları ve medenî hukuktan faydalanarak konuyu inceledik. Bu çalışmamda bana her aşamada yardımcı olan başta değerli hocam Dr. Öğretim Üyesi Mücahit ÇOLAK hocama, maddî ve mânevî desteklerini esirgemeyen anneme, babama ve eşime teşekkür ederim. Anahtar Kelimeler: Hıtbe, Ta'rîz, İddet, Muharremat, Mehir According to our holy religion Islam, marriage is a legitimate way and ıt is one of the important sunnah of messenger of Allah that advised bay messenger of Allah to his ummah for building a happy nest and having a wife with whom find peace each other. For that reason societies of Islam gave a grat importance this sunnah and they accepted family life as a holy institution. This insitution has emerged as a structure that our society and our religion amplazisez the most. Our holy religion Islam also has taken the most important measures to protect this institution. As in every aspect of our life, our holy religion has established some rules in the foundation of family life too and has illuminated us on this subject. In our thesis we have also tried to explain these rules that set by Islam in pre-marriage stage. While writing our thesis, we have benefited from Quran, sunnah, final decision (nass), fugaha's jurisprudences, the viewpoints of the recent Islamic jurists and the modern law. Since asking for the girl's hand in marriage and engagement period is a first stage of marriage both Allah (god) and messenger of Allah legitimized to ask fora girl's hand before getting married so that one of the spouses knows the other one very well and takes a firm step in marriage. In this study, we have tried to pay attention to the limits that should be observed in seeing and meeting each other in this stage where the younger generations acted as totally emancipated and a way from the Islamic line before marriage. We have tred to expbin that a believer cannot marry every women he wanted, cannot even offer marriage to women whose marriage is forbidden and the gualities that the spouse shauld have in a marriage suitable for the Quran and sunnah. Talking about people who cannot be offared marriage especially about the marriage of women warting to remarry after divorce we have explained in detail and we have tried to take attention that ıt is forbidden to aspire to a women who someore aspire earlier unlass the first person receive a negative response and we have tried to draw attention to the issues in which situations should be demanded for women. In the second part of our thesis we have examined the issue that we often encounter today about jewelry, money, gifts given to each other as a mehr and pecuniary and non-pecuniary damages that appear after break off the angagement in torms of Islamic law and we have benefited from Quran, sunnah, the opinions of denomination ımams, the point of views of recent Islamic jurists and from civil law. At first, I would like to thank my valued master assistant professor Mücahit ÇOLAK who helped me in this study and I would like to thank to my mother, my father and my wife for their material and moral supports. Keywords: Hıtbe (asking for a girl's hand in marriage), Ta'riz (blaming indirectly), İddet (waiting period to remorry after divorce), Muharremat (same one who is forbidden to marry with), Mehir (mehr).
Collections