Sağlık inanç modeli ile kadınların doğum şekli tercihini etkileyen faktörlerin incelenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu araştırmada, doğum şekli tercihlerinin belirlenmesinde kullanılan Sağlık İnanç Modeline göre `Kadınların Vajinal Doğum Algıları (SİM-KVDA)` ve `Kadınların Sezaryen Doğum Algıları (SİM-KSDA)` ölçeği Türkçe Formunun (HBM; Health Belief Model For Choices Of Delivery) geçerlilik ve güvenirliği test edilmiş ve kadınların doğum tercihlerini etkileyen faktörlerin metodolojik, kesitsel ve analitik olarak belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın evrenini ÇOMÜ Tıp Fakültesi Hastanesi jinekoloji polikliniğine başvuran üreme çağındaki kadınlar, örneklemini kriterlere uyan 324 kadın oluşturmuştur. Katılımcıların %54,3'ü 28-37 yaş grubunda, %41,1 üniversite mezunu, %36,4'ünün ilk gebeliği, %86,4'ünün planlı gebeliği olduğu saptanmıştır. Kadınların %42,3'ü son doğumunu vajinal, %57,7'si sezaryenle yapmış, bir sonraki doğum tercihlerinin ise, %42'si normal, %32,4'ü sezaryen ve %25,6'sı kararsız oldukları belirlenmiştir. Kadınların doğum şekli tercihinde; kendi ve eşinin eğitim düzeyi, gelir seviyesi, ikamet yeri, bazı obstetrik özellikleri (gebelik sayısı, destekle gebe kalma, son doğum şekli, antenatal takip yapılan ve son doğumun yapıldığı kurum, taburculuk süresi ve bebeği emzirmeye başlama zamanı, doğum korkusu) arasında ilişki bulunmuştur (p<0,05). Kadınların doğum tercihleri SİM-KVDA ölçeği puanlarına göre incelendiğinde, normal doğumu tercih edenler (X=51±5,35) ile sezaryen doğumu tercih edenler (X=40,59±5,26) arasında fark olduğu, SİM-KSDA ölçeği puanlarına göre, sezaryen doğumu tercih edenler (X=70,5±8,1) ile normal doğumu tercih edenler (X=51,19±10,03) arasında istatistiksel olarak anlamlı fark olduğu tespit edilmiştir (p=0,000).SİM-KVDA ölçeği algılanan faydalar alt boyutunda; antenatal takip, doğum korkusu, tedaviyle gebe kalma, son doğum şekli, doğum yapılan yer, emzirme, taburculuk süreleri etkin olmuştur. SİM-KSDA ölçeği algılanan faydalar alt boyutunda; yaş, eşinin yaşı, eğitim seviyeleri, çalışma durumu, son doğum şekli, doğum yaptığı kuruluş ve doğum şekilleri hakkındaki bilgisi etkili olmuştur. Bu çalışma sonucunda kadınların doğum tercihlerinde sosyo-demografik, obstetrik pek çok faktörün etkili olduğu görülmüştür. Gebelere verilen danışmanlık hizmetiyle kadınların doğuma ilişkin bilgi eksikliğinin giderilmesi ve doğuma hazırlanması, sağlık personeline de sezaryen oranlarının azaltılmasına destek vermeleri konusunda eğitimlerin verilmesi önerilmektedir. In this study, the validity and reliability of the Turkish version of `Women's Perceptions of Vaginal Delivery (HBM-WPVD)` and `Women's Perceptions of Cesarean Delivery (HBM-WPCD)` scales according to Health Belief Model used in determining the preferences of delivery mode was tested and it was aimed to determine the factors affecting the birth preferences of women methodologically, cross-sectionally and analytically. The population of the study consisted of reproductive age women who applied to the gynecology outpatient clinic of ÇOMU Medical Faculty Hospital and the sample consisted of 324 women who met the criteria. 54.3% of the participants were in the 28-37 age group, 41.1% were university graduates, 36.4% were primigravida women and 86.4% had planned pregnancies. 42.3% of women had their last child with vaginal delivery and 57.7% had cesarean delivery and it was determined that 42% of them will have normal delivery, 32,4% will have cesarean delivery and 25,6% are uncertain regarding the next birth preferences. In the preferences of delivery mode of women; a relationship was found between education level, income level, place of residence of her and her partner and some of her obstetric characteristics (number of pregnancies, assisted pregnancy, last delivery mode, institution where antenatal follow-up and last delivery were carried out, duration of discharge and time to start breastfeeding baby, fear of birth)(p <0,05). When the birth preferences of women were analyzed according to the HBM-WPVD scale scores, it was found that there was a difference between those who preferred normal delivery (X = 51 ± 5.35) and those who preferred cesarean delivery (X = 40.59 ± 5.26); and there was a statistically significant difference between those who preferred cesarean delivery (X = 70.5 ± 8.1) and those who preferred normal delivery (X = 51.19 ± 10.03) according to the HBM-WPCD scale scores (p = 0.000). In the subscale of perceived benefits of HBS-WPVD scale, antenatal follow-up, fear of birth, assisted pregnancy, last delivery mode, place of delivery, breastfeeding and duration of discharge were effective. In the subscale of perceived benefits of HBS-WPCD scale, age, partner's age, education levels, working status, last delivery mode, the institution of delivery and her knowledge of delivery modes were effective. As a result of this study, many sociodemographic and obstetric factors were found to be effective in the birth preferences of women. It is recommended to fill the women's knowledge gap about birth and to prepare them for birth with the consultancy service offered to pregnant women; to provide health personnel with the training on supporting the reduction of cesarean rates.
Collections